Çocuklara hayvan sevgisi aşılanacak

Diyarbakır'da Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği, Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü'nün desteğiyle hayvan sevgisini öğrencilere aşılamak amacıyla Dicle Üniversitesi (D.Ü) İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nurettin Turgay'ın katılımıyla bir çalışma yapılıyor.

Derneğin hayata geçirdiği çalışmada, servis araçlarıyla okullarından alınan öğrenciler, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne ait Hayvan Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi'ne getiriliyor. Her hafta bir okulun katıldığı çalışmada, Doç. Dr. Turgay, öğrencilere İslam dininde hayvana bakış açısını aktarıyor. Öğrenciler, bir yandan Doç. Dr. Turgay'ın verdiği bilgiler ışığında aydınlanırken, diğer yandan da merkezdeki hayvanları sevme imkanı buluyor.

Doç. Dr. Turgay, merkezde öğrencilere yönelik yaptığı konuşmada, gençlerin bu konuda bilgi sahibi olmalarını arzu ettiklerini belirterek, şöyle dedi:

''Dinimizin adı İslamdır. İslamın kelime anlamı barış, huzur, saadet, mutluluk ve güzelliktir. Bu da gerçekten Kuran-ı Kerim'in ilkelerine riayet edildiği zaman her yerde İslam'ın ifade ettiği bu güzellik meydana gelmektedir. Bizim inancımızda kötülük yoktur. Bu nedenle tüm insanlara, hayvanlara, bitkilere iyilikle, merhametle, güzellikle yanaşın. İyilik yapın, kötülük düşünmeyin. Kuran-ı Kerim'in ruhunda bu vardır. Kuran-ı Kerim'de hayvana eziyet yoktur. Bitkiler tahrip edilmez. Boş yere tarlalar, ağaçlar yakılıyor, hayvanlara eziyet ediliyor. Okuyup öğrenin. Kitap okuma merakınız olsun, araştırma yapma merakınız olsun. 7 hayvanın adı Kuran sürelerine isim olarak verilmiştir.''

Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği Başkanı Sevgi Ekmekçiler de, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışmalarının amacının Diyarbakır'daki özellikle kenar semtlerde olan okullarda okuyan öğrencilere hayvan ve doğa sevgisini aşılamak olduğunu belirtti.

İslam dininde doğanın ve hayvanların korunması konusunda eğitim çalışması da yaptıklarını kaydeden Ekmekçiler, bunu İlahiyat Fakültesi'nden aynı zamanda dernek üyesi de olan Doç. Dr. Nurettin Turgay hoca ile yaptıklarını bildirdi.

-BU YIL HEDEF 2 BİN ÖĞRENCİ-

Çalışmayı, Valilik ve milli eğitim müdürlüğünün desteğiyle hayata geçirdiklerini, milli eğitim müdürlüğünün çalışma için 16 okul belirlediğini vurgulayan Ekmekçiler, şöyle konuştu:

''Çoğu okulda eğitim salonu olmadığı için öğrencilerin isteği üzerine onları alarak merkeze getiriyoruz. Burada özellikle sakat, yaralı hayvanları göstererek eğitim çalışması yapıyoruz. Çocuklar onları görünce daha çok etkileniyor. Zaten çoğu sokakta çocuklar tarafından eziyete uğramış köpekler. Köpeklerin boynuna ip bağlayarak, onları taşlayarak eziyet ediyorlar. Boğazı tamamen delik olan bir hayvan var. Bunları gösteriyoruz. Hayvanlara eziyet yapmamaları gerektiğini belirtiyoruz. Sokakta gördükleri küpeli köpeklere karışmamalarını, zaten bunların zararsız olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.''

Çalışmanın geçen yıl başladığını, hedeflerinin bu yıl 2 bin çocuğa ulaşmak olduğunu aktaran Ekmekçiler, bütün okullara ulaşıncaya kadar çalışmanın süreceğini kaydetti.

-HARAM DİYE DOKUNMAK İSTEMİYORLAR-

Ekmekçiler, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Biz ne yazık ki dinimizi çok fazla bilmiyoruz. Dinimizde doğa ve hayvan sevgisi çok fazla. Bunlarla ilgili bir sürü hadis ve ayet var. Hocamızın bu konu ile ilgili yazılmış bir kitabı da var. 'Kuran'da hayvanlar ve bitkiler' adlı kitapta, İslam dininde doğa ve hayvan sevgiyi yer alıyor. Hocamız hayvansever ve doğasever bir insanımız. İnsanlara dini açıdan ulaşmak da çok önemli. Çocukların dinimizin ne söylediğini, ne öğrettiğini, bu konuda ne dediğini öğrenmelerini istiyoruz. Bazı mezheplerde köpek haram diye biliniyor. Aslında haram diye bir şey yok. Allah'ın yarattığı hiçbir şey haram değildir. Haram olduğunu düşündükleri için de eziyet görüyor hayvanlar. Taşlıyorlar, yanlarına yaklaştırmıyorlar, hatta zehirliyorlar. Bunlara engel olmaya çalışıyoruz.''

Ekmekçiler, çalışmanın geçen yıl başlamasına rağmen çok faydasını gördüklerini, insanların bilinçlendiğini, yolda bir kedi, köpek görenlerin hemen derneği aradığını anlatarak, hayvanlara sahip çıkma bilincinin oluştuğunu sözlerine ekledi.