Özdoğan, çocuğun konuşması yaşından beklenenden çok geri yada konuşma gelişimi açısından çok daha yavaşsa o çocuğun konuşmasının gecikmiş olarak adlandırıldığını ifade etti. Özdoğan, konuşma problemi olan çocukların belli özellikleri olduğunu belirterek, "Kısıtlı sözcük dağarcıkları vardır. Ya hiç konuşmazlar yada zor anlaşılan birkaç sözcük kullanırlar. Yutma, çiğneme, salya sorunları vardır. Düşünce ve isteklerini anlatmada zorlanırlar. Jest, mimik ve işaret kullanmaya yönelirler, iletişim kurmaya karşı isteksiz davranırlar. Çevrelerindeki seslere, konuşmalara isteksiz davranırlar. Anlaşılmaz sesler çıkartırlar. Çevreleriyle ve girdikleri yeni ortamlarda uyum güçlükleri gözlenir. Yalnız kalmayı tercih ederler. İsteklerini, düşüncelerini dile getirirken hoş olmayan (vurma, çarpma, ağlama, bağırma gibi) davranışlar sergilerler. Dikkat süreleri kısa ve dağınıktır. Kavramları geç ve uzun sürede öğrenebilirler. Bellekleri zayıftır, öğrendikleri bilgileri kolay transfer edemezler" diye konuştu.
Özdoğan, bu tür özelliklere sahip çocukların konuşma probleminden dolayı kendilerini ifade edemediğini ve bu durumun konuşma problemi olan çocuklar açısından büyük zorluklar oluşturarak çocuğun kendisi ve ailesini tümüyle olumsuz etkilediğini belirterek, "Konuşma problemi olan çocuğunuza bir şeyler yapmak istiyorsanız, öncelikle sevginizin çocuğunuzun sağlıklı büyümesine, gelişmesine her şeyden daha çok yardımcı olacağını unutmayın. Ona sevildiğini, ailenin önemli bir üyesi olduğunu, kabul edildiğini ne kadar çok hissettirirseniz çocuğunuzun öz saygısı o ölçüde gelişir. Öncelikle çocuğunuz için iyi bir dinleyici olun. Çocuğunuzun sizi model aldığını unutmayın. Çocuğunuzla doğal konuşun, çocuğunuza kısa, kurallı ve basit cümleler kullanın, konuşmanızı hecelemeyin. Çocuğunuzla konuşurken uygun jest ve mimikler kullanın, süreç ilerledikçe jest ve mimikleri daha az kullanmaya gayret edin. Çocuğunuzun konuşmalarını kesinlikle taklit etmeyin. Çocuğunuzun konuşma için gösterdiği çabaları ödüllendirin, ödülü istediğiniz sesi veya sözcüğü çıkarınca verin. Söyleyebildiği sözcük ve sesler yerine ısrarla mimik, jest yada kendi tercih ettiği sesler kullanırsa duymazlıktan ve görmezlikten gelin. Çocuğunuzun yerine konuşmayın, başkalarının çocuğunuz yerine konuşmasına da izin vermeyin. Unutmayın ki, amacınız ve amacımız çocuğunuz için en iyi olanı yapmaktır" şeklinde konuştu.