Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu,"Anneler dışarıdan poğaça almak yerine kendileri evlerinde yapabilir. Türk geleneğinde ekmek arası diye bir söylem vardır. Veliler tam buğday ekmeğinin arasına peynir, yumurta, balık, tavuk kıymasından olan köfte koyabili. Alın size ne güzel beslenme çantası” dedi.
Çocukların bağışıklık sistemini korumak adına yapılması gerekenleri anlatan Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, “Çocuklar evlerden aylarca dışarı çıkamadı. Evde kaldıkları süre içerisinde yeterli ve dengeli beslenme kurallarına uyarak beslendi. Ancak dışarısı ev gibi olmaz. Çocuklar sabah okulla gidiyorsa okula gitmeden önce mutlaka evinde kahvaltısını yapması lazım. Çocuklar kahvaltıda ise ucuz ve en kaliteli protein kaynağı olan yumurta ve süt tüketilmeli. Aynı zamanda çocukların kahvaltı sofrasında her zaman bir meyvenin ve bir dilim ekmek mutlaka olması gerekir. Veliler çocukların beslenme çantası içinde aynı özeni göstermeli. Anneler dışarıdan poğaça almak yerine kendileri evlerinde yapabilir. Yapılan poğaça iyi muhafaza edilirse çocuğun beslenme çantasına her gün bir tane bırakılabilir. Bizim Türk geleneğinde ekmek arası diye bir söylem vardır. Veliler tam buğday ekmeğinin arasına peynir, yumurta, balık, tavuk kıymasından olan köfte koyabilir alın size ne güzel beslenme çantası” diye konuştu.
“Şehrin en merkezi yerlerinde maske takmadan ya da maskesi çenesinin altında bulunan satış elemanlarının olduğunu görüyorum" diyen İstinye Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, “Çocuklar kahvaltıda mümkün olduğunca ölçülü beslenmeli ve yanlarına da beslenme çantalarını almalı. Bu beslenme çantasının içinde bir kutu süt, meyve, badem, ceviz, fındık, annenin yapmış olduğu bir peynirli poğaça veya anne keki bulunmalı. Çünkü çocuklar okul bahçesinden çıktıktan sonra çevrede var olan pastane veya dönercilere gitmek isteyebilir. Bunların önüne geçmenin en doğru yolu temiz ve hijyenik bir beslenme çantalarının olması. Ama yolda yürürken şehrin en merkezi yerlerinde maskesini takmadan ya da maskesi çenesinin altında bulunan satış elemanlarının olduğunu görüyorum. Bu süreç çocuklarımızı riske sokmaktadır. Dolasıyla okul çağındaki çocuğun beslenmesi sağlıklı, hijyenik, yağda kızarmamış, nerede üretildiği belli olan gıdalarla olmalıdır” dedi.
"Veliler çocukların beslenme çantalarını dışarıdan alınan gıdalardan ziyade evden desteklemeli" diyen Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, “Biz veliler olarak okul çağındaki çocukların kalsiyum birikimlerini sağlamalıyız. Çocukların fiziki aktivitelerini sağlıklı ve ev yapımı ürünlerle harekete geçirmeliyiz. Çocukların dikkatini ve mutluluğunu beslenmeyle sağlayabiliriz. Veliler çocukların beslenme çantalarını dışarıdan alınan gıdalardan ziyade evden desteklemelidir. Bu süreçte veliler kadar öğretmenlere de büyük iş düşüyor. Öğretmenlerin çok işlerinin olduğunu biliyorum ama çocukları beslenme çantaları konusunda uyarmalarının şart olduğunun düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Anne Fatma Akçil, “Bugün çocuğumun beslenme çantası için evde sandviç yaptım. İçeceğini ise sirke suyuyla temizledim. Beslenme çantasına dışarıdan gıdalar almak pek uygun değil. Öğretmenimizde dışarıdan kesinlikle poğaça, börek gibi gıdaları almamamız konusunda bizleri uyardı. Az önce gördüğüm pastane sahibinde maske yoktu. Ben göz göre göre nasıl oradan çocuğuna nasıl poğaça alacağım. En güzeli evde yaptığımız poğaça ve börekler” dedi.
Çocuğunun beslenme çantasını gösteren Anne Ayşegül Er ise, “Ben çalışan bir kadın olarak çocuğumun beslenmesini evde hazırlıyorum. Dışarıdan bilmediğimiz gıdaları alma taraftarı değilim” diye konuştu. Anne Hatice Kalkan ise, “Çocuğumun beslenme çantasına dün yapmış olduğum böreği koydum. Beslenme çantasını hazırlayamadığım zamanlar arada oluyordu. Hazır gıdalar biz velilere kurtarıcı gibi geliyor ama zararlı olduğunu unutmamalıyız” ifadelerini kullandı.