İlk defa okula başlayanlar ve evde geçen 1.5 yıllık çevrimiçi eğitim sürecinin ardından sınıflara dönecek tüm çocuklarımız için bu süreç zaman zaman zorlayıcı olabilir.
Okula uyum diyoruz fakat uyum dediğimiz şey tam olarak nedir? Uyum, yeni olan bir şeye, duruma alışmayı içerir ve bu alışma kişi ancak kendini güvende hissedip sinir sistemini rahat tutabildiği zaman gerçekleşir. Çocuğunuzun sinir sistemine “burası güvenli” mesajını iletebilmenin tek yolu da çocuğunuzla kuracağınız iletişimdir.
Bu iletişimi kurarken öncelikle bir ebeveyn ya da bakım veren olarak ilk bakmamız gereken kendi duygularımızdır. Ben ebeveyn olarak bu süreçle ilgili neler hissediyorum? Çocuğumdan ayrılmaya hazır mıyım? Kaygı duyuyor muyum? Aynı anda birden fazla duyguyu hissediyor, hem kaygılı hem mutlu bir yandan da hafif korkuyor olabiliriz. Bunların hepsi çok normaldir. Kendimizi bir duyguya hapsetmek yerine tüm hislerimize alan açarak önce kendi içimize bakmalıyız. Uzun bir aradan sonra okula dönecek, akranlarıyla ve öğretmenleriyle buluşacak çocuğumuz için mutlu olurken bir taraftan artan vaka sayıları, alınan tedbirler konusunda kendimizi kaygılı hissedebiliriz. Bu noktada çocuğun uyum sürecine başlamadan önce kendi duygularımıza bakmak ve bu duyguların altında yatan nedenleri bulup çözümlemek bu durumu hem çocuğumuz hem de bizim için çok kolaylaştıracaktır. Biliyoruz ki biz hangi duyguları hissediyorsak çocuğumuza da o duyguları geçiriyoruz. Ebeveynin kaygılı olduğu bir süreçte çocuğun son derece mutlu ve güvenli bir şekilde okula gitmesini bekleyemeyiz. Bu geçiş sürecinin sağlıklı olabilmesi için bizler de sakin olmalıyız. Çocuk, ebeveynlerinin okula ve öğretmenine güven duyduğunu bilirse bu süreç çok daha sağlıklı ve sakin bir şekilde ilerleyecektir.
Çocuklar açısından bakacak olursak uyum süreci birçok farklı şekilde ilerleyebilmektedir. Kimi çocuklar ilk günden itibaren hevesle, mutlulukla okula başlayıp tüm süreci bu şekilde devam ettirebilirler, kimi çocuklar başlarken zorlansa da ilerleyen günler uyum konusunda sıkıntı yaşamadan döneme devam edebilir. Bazı çocuklar en başta sakin ve uyumlu görünürken ilerleyen zamanlarda okula devam etme konusunda zorlanabilirler. Uyum süreci her çocuk için bambaşka ilerlemektedir. O nedenle çocuklar arasında kıyaslama yapmak ya da çocuğunuza başka çocukları örnek göstermek bu süreci sekteye uğratacaktır. Her çocuk nasıl biricikse hepsinin okula başlama ve uyum süreçleri de bambaşkadır.
Okula başlamak çocuklar için bir ayrılık dönemidir. Annenin, evin sıcaklığından ayrılmak, bildiğin bir dünyadan bilmediğin bambaşka bir dünyaya adım atmak gibidir. Bu adım yeni bir dünyaya merhabayı ve sıcak bir yuvaya vedayı içerir. Dolayısıyla her ayrılıkta olduğu gibi bu konuda da bir miktar hüzün ve kaygı olacaktır. Çocuğunuzun duygusunu anlamak ve bunu anladığınızı ona ifade etmek kritik bir öneme sahiptir. Çocuk duygularının anlaşıldığını bildiği zaman kendini rahatlamış ve güvende hissedecektir. “Okul yepyeni bir ortam burada olduğun için kaygı duyduğunu biliyorum. Biliyor musun ben de okulun ilk günü senin gibi hissetmiştim ve annemden ayrılıp sınıfa girmek istememişti. Seni çok iyi anlıyorum. Merak etme okulda seninle ilgilenecek çok sevgi dolu bir öğretmenin ve arkadaşların olacak. Ben de seni burada bahçede bekliyor olacağım. Yanıma istediğin zaman gelebilirsin.” demek hem onun duygusunu anladığınızı, sizin de zamanında aynı duyguları hissettiğinizi bilmesi ve rahatlaması için çok önemlidir.
Bu kaygı ve hüznün yerini heves ve mutluluğa bırakması için ebeveyn olarak dikkat etmemiz gereken önemli noktalar vardır. Okula ilk kez başlayacak çocuklar için okulla ilgili, öğretmenleri ve arkadaşları ile ilgili bir miktar merak uyandırmak çok önemlidir. Beraber okulun resimlerine bakmak, sınıfında onu neler beklediğine dair sohbet etmek, öğretmeni ve arkadaşları ile oynayacağı oyunlardan bahsetmek çok kıymetlidir. Çocuk yeni olana karşı bir heves ve heyecan duymaya başlayacaktır.
Eğer mümkün olabiliyorsa okula başlamadan evvel öğretmeniyle birebir tanışması için fırsat yaratmak, onunla sakin bir paylaşım yapabilmesi için alan açmak çok önemlidir. Okulda güvenli üssü olacak kişi öğretmenidir ve onunla kalabalık bir ortam yerine sakin bir ortamda tanışması geçiş sürecini kolaylaştıracaktır. Kendi sınıfını, yemek yiyeceği ve oyun oynayacağı ortamları görmesi ve aşina olması olması okula başladığı dönemde kendini orada güvende hissetmesi açısından çok faydalıdır.
Okulla ilgili her sürece çocuğu dahil etmek, bazı noktalarda kararı ona bırakmak ve kendi ile ilgili konularda söz sahibi olduğunu düşünmesi çok kıymetlidir. Burada bahsettiğimiz kararlar hangi okula ya da sınıfa gideceği gibi büyük kararlar değil, okulda hangi kitabı okuyacağı, hangi çantayı almak istediği ya da hangi oyuncağını okula götürmeyi istediği gibi konularda kararlar almasıdır.
Okula başlamak, ayrılıklar gibi konularda kitaplardan destek almanın da etkisi çok fazladır. Burada bahsettiğim destek tamamen okula başlamaya yönelik kitaplar okumak değil günlük okuma rutinleriniz arasına, hikaye kitaplarının yanında zaman zaman bu konularla ilgili de okumalar yapmaktadır. Sadece okula başlama, okula dönüş bir konularda kitap okumak bu konuya fazla odaklanmasına ve endişe duymasına neden olabilir.
Okula uyum süreci aynı zamanda çocuğun ebeveynlerine ve bakım verenlerine karşı güven duygusunu test ettiği bir dönemdir. Bu dönemde çocuğunuzu beklemeye söz verdiğiniz yerde beklemek ve çocuğunuz size yöneldiğinde sizi orada bulması, onu almaya söz verdiğiniz saatte almak ve geç kalmamak çok kritiktir. Çocuk size ihtiyaç duyduğu her an ulaşabileceğini bilirse, okul bittiğinde onu almak için orada olacağınıza emin olursa okula ve size güven duyup bu uyum sürecini daha sağlıklı atlatacaktır.
Çocuğunuzun okula giderken yanına sevdiği bir eşyasını ya da oyuncağını almasına teşvik edin. Özellikle ebeveynlerini hatırlatan, onunla iletişiminizde sık sık kullandığınız bir obje ya da oyuncağı yanında taşımak çocuğun kendini güvende hissetmesi için önemlidir.
Okulun kapısında yaşayacağınız ayrılık anları için çocuğunuzla kendi aranızda bir ritüel, özel bir vedalaşma şekli oluşturun. Birbirinize dil çıkarmak, 3 kez sarılmak ya da işaret dilinde bir hareket yapmak gibi sadece size özel ve ayrılık anının geldiğini hatırlatan bir vedalaşma ritüeli bu süreci daha kısa tutmanıza ve çocuğunuzun da bu ayrılık anlarına alışmasına yardımcı olacaktır.
Bu süreçte unutmamamız gereken en önemli nokta ise okula uyum süreci için mutlak kurallar olmadığı sadece dikkat etmemiz gereken önemli noktaları olduğudur. Her aile dinamiği farklı, her çocuk biriciktir o nedenle bu süreçte çocuğun ritmine, duygularına göre hareket etmek en önemli adımdır.