İki yıl önce 8 Temmuz’da, Edirne’nin Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı’ya gitmek için hareket eden trende 362 yolcu ve 6 personel yolculuk yapıyordu. Tren Çorlu’da Sarılar Mahallesi’nin yakınlarına geldiğinde raylardan çıktı. İlk gelen bilgiye göre, yağmurdan kaynaklı toprak kayması olduğu için raylardan çıktığı söylenen tren devrilerek, 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu.
Bugün kazanın yıldönümünde Çorlu tren kazasında kimler hayatını kaybetti sorusu en çok sorulan sorulardan biri oldu. Çorlu tren katlimından iki yıl sonra, kazada asıl kusurlu bulunan TCDD personelleri Turgut Kurt, Özkan Polat, Celaleddin Çabuk ile Çetin Yıldırım hakkında 'taksirli ölüme ve yaralanmaya neden olmak'tan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Peki Çorlu tren kazasında davası sonuçlandı mı? Çorlu tren kazasında dava süreci ne durumda? İşte Çorlu tren kazasında hayatını kaybedenlerin kimlikleri ve hayatları…
Faciada yaşamını yitirenlerden 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel’in annesi Mısra Öz Sel, Twitter hesabından ”Bugün efkarlıyım açmasın güller”notuyla oğlunun hem trendeki fotoğrafını hem de mezarının görüntüsünü paylaştı.
İstanbul’a seyahat ederken hayatını kaybeden yolculardan ikisi, Hasan Sel ve 10 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’di. Kazada eşini ve oğlunu kaybeden Mısra Öz Sel, kazanın sorumlularının cezalandırılması için çeşitli sivil toplum örgütleriyle mücadele etmeye devam ediyor.
Oğuz Arda Sel’in dedesi bir röportajda; “Cumhurbaşkanım torununu kucağına alıp seviyorsun. Benim torunum iki parçaydı, çuval gibi diktiler!
Bir çocuk cesedi torbası gördüm… Torbayı açabilir misiniz dedim… Açamayız dedi görevli, açın dedim ceset torbasını açtığımda torunumun belden aşağısının olmadığını gördüm. Torunumun belden yukarısını morgda buldum, ben orada, Oğuz Arda’nın gözlerinde, ölümün dehşetini gördüm… İşte o gözler, benim gözümün önünden hiç mi hiç gitmiyor.” demişti.
Uzunköprü'den trene binen Özge Nur Dikmen ve Gülce Dikmen isimli kız kardeşler ile kuzenleri Sena Köse de hayatını kaybetti.
Sena Köse, teyzesi ve teyzesinin kızları Özge Nur Dikmen ve Gülce Dikmen ile birlikte Uzunköprü'den trene bindi. Teyzesinin Çerkezköy'deki evine gitmek için yola çıkan Köse, kazada kuzenleriyle birlikte hayatını kaybetti.
Kazada annesi, anneannsei ve kız kardeşiyle birlikte trene binen 5 yaşındaki Ömer Alperen Can’da hayatını kaybetti.
Akraba ziyareti için Kırıkkale’nin Lüleburgaz ilçesine giden Derya Kurtuluş da kızı Beren’le birlikte evine dönmek için trene binmişti. Kazada kızıyla birlikte yaşamını yitiren Derya Kurtuluş geride 3 yaşındaki oğlu Kemal’i ve eşini bıraktı.
TCDD 1. Bölge Müdürlüğü Çerkezköy Koruma Görevlisi Seyfi Erbil
Çorlu tren kazasında hayatını kaybedenlerden birisi de, TCDD 1. Bölge Müdürlüğü Çerkezköy Koruma Görevlisi olarak çalışan Seyfi Erbil oldu. Erbil’in cenazesi memleketi Kırklareli’nin Pehlivanköy ilçesinde toprağa verildi.
Bir tekstil fabrikasında bakımcı olarak çalışan Ersen Gül ise geride eşi Hatice Canan Gül’ü ve iki çocuğunu bıraktı. Hatice Canan Gül Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarda, TCDD ve hükümetten kimsenin kendisini aramadığını belirterek, iki çocuğuyla nasıl geçineceğini yetkililerin yardım etmesini istediğini yazdı. Eşinin 16 saat çalışarak geçimlerini sağlayabildiklerini söyleyen Gül bir paylaşımda ise; “Ben ve iki çocuğum biri 3 buçuk yaşında biri 1 yaşında. Bize gelen elektrik faturası 171.60, doğal gaz 317 TL, su 65 TL, kiram 500 TL. Bana ve çocuklarıma bağlanan maaş ise 1.200. Siz hesaplayın ben bu çocuklara ne yedirip içireceğim. Bize reva mı bu yapılanlar” dedi.
Serhat Şahin henüz hayatının baharında, 18 yaşındaydı. Trene annesi ve ablasıyla binen Şahin Küçükçekmece’deki evlerine dönüyordu.
YKS sınavına giren yeğeninin çok başarılı bir öğrenci olduğunu söyleyen amcası Cemal Şahin," Melek gibi bir çocuktu. Tıp okumak hayaliydi" dedi.
Eşi Ekrem Tuna ile birlikte günü birlik gezi için Uuznköprü’ye giden Melek Tuna da yaşamını yitirdi. Hastanede tedavi gören Ekrem Tuna, eşinin cenazesine katılmak için hastaneden çıktı.
Tedavi gördüğü Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ekrem Tuna, “Tren giderken takırtı sesleri geldi. Eşim, ‘Ekrem ne oluyor, ölüyoruz’ dedi. Daha sonra vagon 4-5 kere takla attı. Eşim, vagonun altında kaldı, iç kanamadan öldü. Ailem öldü, melek oldu gitti. Yalnız kaldım, keşke ben de ölseydim, gitseydim.” diye kazayı anlatmıştı.
Ersen Gül, Serhat Şahin, Melek Tuna, Ayşe Başaran, Ergün Kerpiç, Hakan Sel, Oğuz Arda Sel, Özge Nur Dikmen, Gülce Dikmen, Sena Köse, İrfan Kurt, Mavinur Tiflizden, Bahar Koçman, Yağmur Laçin, Özcan Cesur, Derya Kurtuluş, Beren Kurtuluş, Emel Duman, Bihter Bilgin, Ömer Alperen Can, Seyfi Ergül, Zübeyde Seven, Gani Kartal ve Rubize Kartal.
• 9 Temmuz 2018: Tren kazası sonrası 2'si makinist 5 görevli ifadeye çağrıldı.
• 8 Ekim 2018: Bilirkişi heyeti raporu savcılığa sunuldu.
• 16 Kasım 2018: Aileler, avukatları aracılığıyla bilirkişi raporuna itiraz etti.
• 23 Kasım 2018: Çorlu'daki tren kazasının tren içi ve dışı kameralarına ait görüntüleri ortaya çıktı.
• 28 Şubat 2019: Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı; siyasetçiler, bürokratlar, TCDD'nin üst yönetimi yer alan kişiler hakkında da kovuşturmaya yer olmadığını karar verdi. Makinistlere takipsizlik kararı verilirken, 4 kişi hakkında iddianame hazırlanmasını kararlaştırdı.
• 12 Mart 2019: TCDD Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan raporda, facianın yedi nedeni açıklandı.
• 19 Nisan 2019: Çorlu tren kazasında hayatını kaybedenlerin yakınları Çorlu Adliyesi önünde "adalet nöbeti" başlattı.
• 25 Nisan 2019: Çorlu 2. Sulh Ceza Hâkimliği, siyasetçiler, bürokratlar, TCDD'nin üst yönetimi hakkında “kovuşturmaya yer yok” verilen kararın delillere uygun olarak verildiğini belirterek yapılan itirazı reddetti.
• 30 Mayıs 2019: Hayatını kaybeden 25 kişinin yakınları ve yaralananlar, dosyada gerçeğe aykırı rapor hazırlayan bilirkişiler hakkında İstanbul Anadolu Adliyesi savcılığına suç duyurusunda bulundu.
• 12 Haziran 2019: Çorlu tren kazası ailelerinin Anayasa Mahkemesi önünde yapmak istedikleri basın açıklamasına polis müdahale etti.
• 3 Temmuz 2019: Çorlu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan mahkeme için küçük bir salon seçilmesi sonucu bazı aileler dışarıda kaldı ve içeri girmelerine izin verilmedi. Protestolardan sonra mahkeme heyeti davadan çekildi. Çekilme kararı Çorlu 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaldırıldı.