Covid-19 geçirenlerde ortaya çıkmıştı! Koku bozukluğunun sebebi bulundu

Geçtiğimiz yılları endişe içinde geçirmemize neden olan Covid-19'la ilgili sır perdeleri aralanmaya devam ediyor. Gribe benzetilen semptomlarının dışında koku ve tat duyularında kayıplara neden olan Covid-19, milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Covid-19 geçirdikten sonra bazı hastalarda koku bozukluğu ortaya çıktı. Ortaya çıkan koku bozukluğunun sebebi bulundu.

Parosmi olarak bilenen ve Covid-19 geçiren bazı hastalarda da görülen koku bozukluğunun sebebi bulundu. Bilim insanları, bazı yiyecek ve içeceklerin parosmisi olan insanlara iğrenç kokmasının sebebinin (ve muhtemelen tatlarının) “2-furanmethanethiol” molekülü olduğunu açıkladı.

İngiltere’deki Reading Üniversitesi Lezzet Merkezi’nden bilim insanları, Covid-19 sendromu sonrası görülebilen, kokuları olduğundan farklı algılama (parosmi) hastalığına yol açan molekülün, 2-furanmethanethiol olduğunu açıkladı. Aynı zamanda kahvede de bulunan oldukça güçlü koku molekülü 2-furanmethanethiol’un, parosmisi olanlarda iğrenme hissini tetiklediği belirtildi.

Reklam
Reklam

KAHVE KOKUSU YANMIŞ ÇÖP GİBİ KOKUYOR

Araştırmacı ekip, kahvenin aromasını hapsederek yüzlerce aroma bileşiğini 29 gönüllü üzerinde test etti. 15 bileşiğin, parosmiyi tetikleyen bileşik olduğu tespit edildi. Merkezi sinir sistemi de burundan aldığı sinyalleri yorumlamada kesinlikle rol oynadığını belirten araştırmacılar, parosmiyi en fazla tetikleyen yiyecek ve içeceklerin kahve, soğan, sarımsak, tavuk ve yeşil biber olduğunu belirtti.

Parosmisi olan kişiler bu yiyecek ve içeceklerin kokusunu yanmış çöp kokusu gibi algıladığı ifade edildi.Pandemi sırasında Covid-19 belirtileri, vakaların yüzde 50-60'ında koku ve tat kaybını içeriyordu ve bunların yaklaşık yüzde 10'unda parosmi gelişti. Avrupa'da 2 milyon kişi parosmiye sahip olduğu ifade edildi. Parosmisi olanlar, örneğin dışkı kokusunu ‘daha az rahatsız edici veya bisküvimsi’ olarak tanımlayarak, en rahatsız edici kokuları farklı şekilde deneyimleyebiliyor.

Anahtar Kelimeler: