Covid-19 enfeksiyonu geçiren hastalarda yatış süresi ya da kullanılan ilaçlara bağlı olarak kas erimesi gibi rahatsızlıklar oluşabildiğini belirten Ankara Şehir Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Evren Yaşar, “Covid-19 geçiren hastalarda özellikle evlerinde geçiren hastalarımız için mümkün olduğu kadar hareket etmeleri ve bu dönemde mobilize olmaları oldukça önemli. Ara dönemlerde istirahat etmeleri ve bol sıvı almaları da yine hastalığın seyri ve kolay atlatmaları açısından önemli. Covid-19 nedeniyle hastaneye yatan ve özellikle pnömoni (zatürre) geçiren hastalarda ise bu yıkıcı sonuçlar doğurabiliyor. Yoğun bakım sürecinde hastalar uzun süre hareketsiz kalıyor. Buna bağlı olarak özellikle entübe olan hastalarda, entübasyon sonrası hastaların yavaş yavaş mobilize edilmeleri (hareketlendirilmeleri) gerekiyor. Biz bir takım egzersizler ile bu hastaları sağlıklarına kavuşturmaya çabalıyoruz. Tabii bu hastalık oldukça yıkıcı ve aslında bu hastalığın tedavisinin temelinde istirahat var. Pnömoni geçiren hastaları yüzükoyun yatırıyoruz, daha rahat nefes alıyorlar. Tabii 1 hafta ya da 1 haftadan daha uzun süre bu pozisyonda kalabildiklerinden bu hastalarda kas erimesi, tansiyon düşüklüğü gibi, baş dönmesi gibi semptomlar görebiliyoruz. Bu dönemde fizyoterapist arkadaşlarımız ile beraber yavaş yavaş bu pozisyona bağlı tansiyonu da yenecek şekilde yavaşça hareketlendirmeye geçiyoruz hastalarımızı. Bu dönemde yine mümkün olduğu kadar mobilize etmeye çalışıyoruz. Taburcu olduktan sonra da bu konuda telaşa kapılmalarını istemiyoruz ve belli bir süre sonra mobilizasyon düzeyleri gitgide artıyor” diye konuştu.
Covid-19 hastalarının birden ani bir hareketlenme çabası içerisinde olmaması ve yavaş yavaş hareketlenmeleri gerektiğini belirten Başhekim Prof. Dr. Yaşar, “Burada asıl dikkat etmeleri gereken husus nabız takibi, aşırı tansiyon yüksekliği ya da nabızda aşırı artış istemiyoruz. Bu yüzden mümkün olduğu kadar yavaş tempoda başlangıçta merdiven ve yokuş çıkmadan düz zeminde mobilize olmaları oldukça önemli. Hastalarımız bu süreçte kendilerine çok fazla yüklenmeden ara ara istirahatlerini artırarak, yine ev içinde de yüzükoyun yatarak daha rahat nefes alabilerek bu süreci sürdürüyorlar. Yoğun bakım hastalarımızda yine dediğim gibi süreç biraz daha ağır. Bunun komplikasyonları oluyor. Gerek hareketsizliğe bağlı, gerekse kullanılan ilaçlara bağlı kaslarda erime görebiliyoruz bu hastalarda. Bu erimenin de geri gelebileceğini, yavaş yavaş mobilize olacaklarını bilmeleri gerek. Bu süreç 5 ila 6 hafta kadar sürebiliyor. 6 hafta sonra da şikayetleri hala devam ediyorsa pulmoner rehabilitasyona (solunum terapisi) ihtiyaç duyulacağı bilinmeli. Her taburcu olan hasta mutlaka pulmoner rehabilitasyona alınacak diye bir şart yok. Önemli olan mobilizasyon ve yürüyüş. Yürüyüş çok önemli. Hastalar bu konuda yavaş yavaş performanslarının arttığını kendileri de hissedecek ve moralleri de düzelecek. Bu konuda herhangi bir endişeye kapılmadan yavaş yavaş düz zeminde yürüyüş yapmalarını öneriyoruz” şeklinde konuştu.
Kendinin de ağır bir Covid-19 süreci atlattığını belirten Yaşar, “Hiç kalkamayacak gibi geliyor aslında, Covid-19 ağır bir süreç. Bu süreçte kalktığınız zaman dediğim gibi baş dönmeleri, tansiyon düşmeleri gerçekleşebiliyor. Hareketlerinizi mümkün olduğu kadar yavaş tutmanız gerekiyor. Yavaş hareket, uygun istirahat, beslenme düzenine dikkat ve bol sıvı ile beraber yavaş yavaş yürüyüş seviyenizi artırıyorsunuz. Gücünüzün günden güne arttığını hissediyorsunuz, bu moralinizi düzeltiyor. Ama bunları yaparken hızlı bir süreç yaşamamamız gerekiyor. Yani ‘ben daha hızlı yürürsem daha fazla iyileşirim daha iyi olurum’ gibi bir yaklaşım içinde olmamak gerekiyor. 3 ila 4 hafta içerisinde yavaş yavaş bu yürüyüşü 10 bin adım seviyesine getirmek daha sağlıklı olur diye düşünüyorum. Nitekim bunları ben yaşadım” ifadelerini kullandı.
İHA