Çözüm Süreci

İZMİR (A.A) - Halil Şahin - Akil İnsanlar Heyeti Ege Bölgesi Grubu Başkan Vekili Avni Özgürel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın heyetin bölge başkan, başkan vekili ve sekreterlerinin katılımıyla yapılan toplantıda, AK Parti'nin anayasanın giriş maddesinin nasıl olacağı konusundaki bir paragraflık hazırlık metnini okuduğunu bildirdi.

Özgürel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde gerçekleşen toplantıya ilişkin bilgiler verdi. Önceleri "toplantıda bölgelerin grup başkanları konuşur" diye düşünüldüğünü, ancak öyle olmadığını belirten Özgürel, hem başkanların hem de başkan yardımcıları ve sekreterlerinin ayrı ayrı konuşarak, sürece ilişkin değerlendirmelerini uzun uzun yansıttığını söyledi.

Toplantıda Doğu ve Güneydoğu grubu üyelerinin "Doğu, Güneydoğu'da yeni karakollar yapılıyor, bunun tedirginliği var" şeklinde bir tespit sunduğunu kaydeden Özgürel, bunun üzerine Başbakan Erdoğan'ın "Yeni karakol inşası, planlaması söz konusu değil. İki yıl önce başlatılan derme çatma yapıların yenilenmesinin ötesinde bir şey yok" dediğini aktardı.

Özgürel, Erdoğan'ın korucu kadrolarıyla alakalı da "Yeni korucu kadroları ihdas edilmiyor, boşalan kadrolarının yerine de yenileri verilmiyor. O bakımdan buna ilişkin kaygılar yersiz" şeklinde bir açıklama yaptığını ifade ederek, kendisinin koruculuğun kalkacağı gibi bir işaret almadığını belirtti.

Erdoğan'ın, "bölgedeki barajların güvenlik kaygısıyla yapıldığına dair bir tedirginlik bulunduğunun" ifade edilmesi üzerine gayet net bir tavır koyduğunu anlatan Avni Özgürel, "Sayın Başbakan, 'dünyanın en gelişmiş, çevre konusunda en duyarlı ülkelerinde nehirler artık boşa akıtılmıyor. Sınırı aşan sular meselesi var, bundan dolayı bir takım kısıtlamaların gelmesi ihtimali yakınlaşıyorken bize, bu barajlara karşı çıkmanın bir temelini bulmayalım. Çünkü bölgenin enerjiye, sulama sistemlerine ihtiyacı var. Dolayısıyla bu tesislerin amacı budur, bunun ötesinde amaç aramak iyi niyetle bağdaşmaz' anlamında şeyler söyledi" diye konuştu.

-Uludere'de yaşananlar-

Başbakan Erdoğan'ın toplantıda Uludere'de yaşananlara ilişkin bazı istihbarat bilgilerini de paylaştığına değinen Özgürel, şunları kaydetti:

"Uludere'de hayatını kaybedenlerin ailesinin hala örgütün baskısı altında olduğunu, bunun göz ardı edilemeyeceğini, örgüt baskısından dolayı hükümetin belirlediği tazminatın ailelerce alınmadığını, üstelik de eşi ve kızının Uludere'yi ziyaret ettiğini hatırlattı. Medya ile ilgili problemler var ama kısıtlayarak bir şeyleri çözmenin imkanı yok. Muhalefet partilerinin tavrına ilişkin ortak bir görüş olarak şu ifade edildi, 'muhalefet partilerinin yönetim kadroları ile iktidar arasında bir gerilim olabilir ama halk katında insanların daha sıcak mesajlar beklediğini biz gözlemledik, yaparsınız ya da yapmazsınız' dedik."

-AK Parti'nin anayasa hazırlığı-

"Sayın Başbakan, anayasanın giriş maddesinin nasıl olacağı konusunda AK Parti'nin hazırlık metnini, bir paragraflık metni okudu. Kişisel kanaatim son derece uygun, doğru bir metin olmuş" diyen Özgürel, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O metni revize edecekler mi bilmiyorum. Hep soruluyor ya 'Anayasada şu olacak mı, bunu çıkaracak mısınız, Türklük çıkarılıyor mu, federasyon mu olacak-' Bu Anayasa meselesinde haziran ayı uzlaşma için son tarih. Bir anlaşmaya varılmazsa, bu sözünü ettiğim metnin de yer aldığı büyük bir paket, bir anayasa değişikliği söz konusu olabilir. O paket açıklanırsa, o zaman tüm spekülasyonların, 'bu mu olacak, bu mu çıkacak, bu mu girecek' tartışmalarının son bulacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

-"Arkamızda ne siyasi parti, ne başka bir şey var"-

Avni Özgürel, toplantıda gözlem ve tespitlerini aktardıklarını söyledi.

Yerel yöneticilerin sürece yaklaşımının önemine dikkati çeken Avni Özgürel, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sadece belediye başkanları, valiler, kaymakamlar, emniyet amirleri için söylemiyorum. Siyasi partilerin il yöneticileriyle de alakalı gözlemlerimizi paylaştık. Şu gözlemimizi Sayın Başbakan'a söyledik, 8 kişiyiz, bir ile gidiyoruz. Diyelim ki Afyon'da Türkiye genelinde yüzde 37 oy almış iki parti CHP ve MHP ortak deklarasyon yayınlıyor. Biz 8 kişiyiz, arkamızda ne siyasi parti var ne başka bir şey var. Sadece itiş kakış olmasın diye güvenlik görevlisi var. Bize karşı gösterilerin ön saflarında il başkanlarını görüyoruz. Bu ana muhalefet partisine, MHP küçük bir parti değil, Türkiye'nin 3. büyük partisine yakışan bir şey değil."