12 Mayıs 2023 Diyanet cuma hutbesi yayınlandı! Cuma hutbesi konusu ve tam metni

Cuma hutbesi konusu Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından WORD belgesi, PDF dosyası ve MP3 olarak yayınlandı. Cuma hutbesi konusu İstanbul, Ankara ve İzmir'de yaşayan vatandaşlar başta olmak üzere birçok kişi tarafından merak edildi. İşte 12 Mayıs 2023 Cuma hutbesi konusu ile ilgili ayrıntılar...

Cuma hutbesi konusu perşembe günleri Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanıyor. Bilindiği üzere geçtiğimiz hafta konu başlığı "İsraf: Tüketirken Tükenmek" olarak belirlenmişti. Peki, Cuma hutbesi konusu ne oldu? İşte 12 Mayıs 2023 cuma hutbesi konusu ile ilgili detaylar..

12 MAYIS 2023 CUMA HUTBESİ AÇIKLANDI!

Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir kadından yarattık…"[1]

Reklam
Reklam

Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: "Sizin en hayırlınız ailesine en güzel şekilde davranandır…"[2]

Aziz Müminler!
15 Mayıs Pazartesi günü Uluslararası Aile Günü’dür. Aile, kadın ve erkeğin şeref ve haysiyetini koruyacak, helal dairesinde yaşamasını sağlayacak en önemli kurumdur. Aile, Rabbimizin kullarına bahşettiği, kişinin ruhuna huzur, gönlüne sürur veren en büyük nimetlerden biridir. Aile, insan neslinin devamını ve korunmasını sağlayan muhkem bir kale, güvenli bir sığınaktır.

Aile, kadın ve erkek arasında şahitlerin huzurunda gerçekleştirilen meşru bir nikah akdiyle kurulur. Kadın, aile yuvası kurunca anne olur; anne olunca da cennet onun ayaklarının altına serilir. Anne, merhametin, şefkatin ve fedakârlığın adıdır. Sevgi ve muhabbetin kaynağıdır. Erkek, aile ocağı kurunca baba olur. Baba, adalet, huzur ve güven demektir. Ailenin direği, sarsılmaz dayanağıdır. Anne ve baba insanın varlık sebebidir.

Kıymetli Müslümanlar!
İslam’a göre evlilik dışı nikahsız birliktelikler zinadır. Zina, dinimizin haram kıldığı büyük günahlardan biridir. Ne yazık ki, nice insanlar zina sebebiyle heder olmaktadır. Nice yuvalar zina nedeniyle yıkılmaktadır. Nice umutlar ve hayaller zina yüzünden sönmektedir. Nitekim Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلاً “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.”[3]

Reklam
Reklam

Değerli Müminler!
Ne hazindir ki toplumun temel taşını oluşturan aile yapısı her geçen gün fıtrata aykırı yıkıcı etkilere daha fazla maruz kalmaktadır. Nikâhsız birliktelikler özendirilmektedir. Sosyal medyadaki uygun olmayan içerikler ile bazı televizyon dizi ve programları, aile yapısını tehdit etmektedir. Böyle bir zamanda bizlere düşen, aile içi huzur ve güveni tesis etmek için daha fazla sorumluluk almaktır.

Aziz Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam’ın gönderiliş gayelerinden birisi de sevgi ve saygıya, sadakat ve güvene dayalı güçlü bir aile yapısı inşa etmektir. Bu kapsamda İslam, aile üyelerinin her birisine ayrı ayrı sorumluluklar yüklemektedir.

Eşlerin birbirine karşı sorumluluğu, evliliği bir rekabet haline dönüştürmemek, birbirlerini Allah’ın emaneti olarak görmektir. Varlıkta ve darlıkta, sevinçte ve tasada birbirine destek olmaktır. Anne babanın sorumluluğu, çocuklarına milli ve manevi değerlerimizi öğretmektir. Onlara zaman ayırmak, sevgilerini göstermek, güvenli ve huzurlu bir aile ortamı sunmak, iyi bir gelecek hazırlamaktır. Çocukların sorumluluğu ise, anne babanın hakkını gözetmektir. Onlara güzel söz söylemek, merhametle muamele etmektir. Onlara "öf!" bile dememek, onların hayır dualarını almaktır.

Reklam
Reklam

Değerli Müminler!
Yüce Rabbimiz, kadını kadın, erkeği erkek olarak yaratmıştır. Kadın, kadın olarak; erkek de erkek olarak her türlü hürmete layık, saygın birer varlıktır. İnsanın temiz fıtratını bozmayı amaçlayan sapkın anlayışların tamamı, ilahi iradeyi yok sayarak insanın yaratılışına müdahale etmektedir. Fıtratı bozmaya yönelik davranışlar, özgürlük söylemlerinin arkasına sığınılarak asla meşru hale getirilemez. Dinimizin kadın ve erkeğe bakışıyla uyuşmayan yanlış anlayış ve tercihler, aile yapısını bozmakta, insan neslini ifsat etmekte, toplumu felakete sürüklemektedir.

Muhterem Müslümanlar!
Aile yapımız sarsıldığında millet varlığımızı devam ettirmemiz mümkün değildir. Dün olduğu gibi bugün de bizleri güçlü kılacak ve her türlü zararlı akımlardan koruyacak yegâne sığınak ailedir. Öyleyse, dünyadaki cennetimiz olan ailemizin kıymetini bilelim. Aile yapımızı tehdit eden her türlü zararlı akım karşısında uyanık olalım. Her alanda olduğu gibi aile hayatında da dinimizin emrettiği ilkelere içtenlikle bağlı kalalım. Ailemizde nezaket ve zarafeti, şefkat ve muhabbeti, hayâ ve iffeti hakim kılmak için daha çok gayret edelim.

Reklam
Reklam

Hutbemi Kur’an-ı Kerim’de yer alan şu duayla bitiriyorum: "Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle."

CUMA NAMAZI NASIL KILINIR?

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan alınan bilgilere göre Cuma namazının kılınışı şu şekildedir;

Öğle ezânı okununca, önce dört rek'at Cum'a namazının ilk sünneti kılınır.

Niyet ederken

"Niyet ettim, Allah rızası için Cuma Namazının ilk sünnetini kılmaya" denilir.

Bu namaz aynı öğle namazının ilk sünneti gibi kılınır.

İlk rekatta önce Sübhaneke okunur. Sonra Euzü Besmele çekilir.

Bütün rekatlarda Fâtiha ve zamm-ı süre okunur.

İlk oturuşta sadece Etteahiyyatü okunur.

Son oturuşta:

Sonra, câmi' içinde, ikinci ezân okunur

Sonra, İmam hutbe okumak için minbere çıkar. Hutbe okunur.

Hutbe okunurken cemâ'atin namaz kılması ve konuşması tahrimen mekruhdur.

Hatîb efendi duâ ederken, cemâ'at sesli âmîn demez. İçinden sessiz denir

Namaz kılarken yapması harâm olan her şey, hutbe dinlerken de harâmdır.

Hutbe okunup bittikten sonra müezzin kamet getirir.

Reklam
Reklam

Sonra, cemâ'at ile iki rek'at Cum'a namazının farzı kılınır. Bu namaz aynı sabah namazının farzı gibi kılınır.

Niyet şöyle edilir: "Niyet ettim, Allah rızası için Cuma namazının farzını kılmaya, uydum hazır olan imama"

Sonra, dört rek'at son sünneti, Niyeti şöyledir: "Niyet ettim Allah rızası için Cuma namazının son sünnetini kılmaya".

Bu sünnetde aynı ilk sünnet gibi kılınır. Böylece esas itibariyle Cuma namazı farzı ve sünnetleriyle birlikte kılınmış olur.

Son sünnetin ardından zuhr-i ahir, niyetiyle dört rekat daha namaz kılınmaktadır. Niyet edilirken şöyle denilir: "Niyet ettim Allah rızası için edâsı üzerime olup da henüz üzerimden sâkıt olmayan en son öğle namazının farzına". Bu şekilde niyet edilirse, eğer o günün cuma namaz şartlarında bir noksanlıktan dolayı kabul olunmamışsa, öğle namazı kılınış olur. Kabul olunmuşsa, en son kazaya kalmış öğle namazına sayılır.

Bundan sonra, iki rek'at vaktin sünneti kılınır. "Niyet ettim Allah rızası için Vaktin sünnetine" diye niyet edilir. Cum'a sahîh olmadı ise, bu on rek'at, öğle namazı olur. Bundan sonra, Âyet-el-kürsi ve tesbîhler okunup, duâ edilir.

Reklam
Reklam

CUMA NAMAZI KAÇ REKAT?

Cuma namazının farzı iki rekâttır. Bunun yanında farzdan önce dört rekât, farzdan sonra dört rekât olmak üzere sekiz rekât da sünneti vardır (Kâsânî, Bedâî’, I, 269).

İmam Ebû Yusuf’a ve İmam Muhammed’e göre ise farzdan sonra kılınacak sünnet bir selamla dört ve bir selamla iki rekât olmak üzere toplam altı rekâttır. Bu görüşün Hz. Ali’den rivayet edildiği nakledilmektedir.