Cuma Hutbesi konusu belli oldu! 29 Temmuz 2022 Diyanet Cuma Hutbesi konusu nedir? Cuma Hutbesinin tam metni

29 Temmuz Cuma Hutbesi'nin konusu Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. 29 Temmuz 2022 Cuma günü camilere giderek cemaat eşliğinde namaz kılacak vatandaşlar Cuma Hutbesi'nin konusunu araştırmaya başladı. Peki, 29 Temmuz Cuma Hutbesi konusu nedir? Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan yapılan açıklamanın detayları ve 22 Temmuz Cuma hutbesi konusu haberimizde...

29 Temmuz Cuma gününün cuma hutbesi konusu belli oldu. "29 Temmuz 2022 Cuma Hutbesi konusu nedir?" sorusunun yanıtı vatandaşlar tarafından merak konusu oldu. Müslümanlar Cuma hutbesi okuyup camide ne söyleneceğini bilmek istiyor. Cemaatle birlikte kılınan namaz, Müslümanları bir araya getirmeyi ön görüyor. İşte 29 Temmuz Cuma Hutbesi tam metni ve konusu...

29 TEMMUZ CUMA HUTBESİ KONUSU NEDİR?

Diyanet İşleri Başkanlığı, 29 Temmuz Cuma hutbesini yayınladı.

29 Temmuz Cuma hutbesinin konusu "Hicretimiz Rabbimize Olsun" olarak açıklandı.

Reklam
Reklam

İŞTE 29 TEMMUZ CUMA HUTBESİ TAM METNİ!

Hicretimiz Rabbimize Olsun

Muhterem Müslümanlar!

Allah Resûlü (s.a.s) Rabbinden aldığı emirle insanları bir olan Allah'a inanmaya ve yalnızca O'na ibadet etmeye davet ediyordu. Ne var ki kulluk bilincinden ve ahlaki erdemlerden yoksun olan Mekkeli müşrikler bu çağrıya kulak vermediler. Müminlere her türlü baskı, zulüm ve işkenceyi reva gördüler. Öyle ki âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)'in hayatına kastedecek kadar ileri gittiler. Artık Mekke'de İslam'ı özgürce yaşama imkânı kalmamıştı. Bunun üzerine önce sahabe-i kiram sonra da Resûl-i Ekrem (s.a.s) vefâkar insanların şehri Yesrib'e hicret etti.

Kıymetli Müslümanlar!

Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde buyurmaktadır:

"Gerçek muhacir, Allah'ın yasakladığı şeyleri terk eden kimsedir." Evet! Hicret sadece bir mekândan diğerine yapılan fiziki bir yolculuk değildir. Zorluk ve sıkıntılardan rahatlık ve kolaylığa bir kaçış asla değildir. Hicret inanç ve idealler uğrunda yeni ufuklara doğru zorlu bir yolculuktur. Hicret, Allah'a imanın, sadakat ve teslimiyetin, sabır ve sebatın göstergesidir. Tevhide sarılıp şirkten kaçınma iradesidir. Batıldan uzaklaşıp hakka ve hakikate yönelmenin nişanesidir. Yardımlaşma ve dayanışmanın, dostluk ve kardeşliğin destanıdır. Muhacir ise nefsinin heva ve arzularının tuzağına düşmeyen, şeytanın aldatmasına kanmayan, ulvi gayeleri, süfli tutkulara feda etmeyendir. Bir ömür helallerle yetinen, haramlardan uzak durandır. Her daim hayra koşan, Hakkın rızasını arayandır.

Reklam
Reklam

Değerli Müminler!

Yarın yeni bir hicri yıla giriyoruz. Hicretin gerçekleştiği yıl aynı zamanda hicri takvimin de başlangıç yılıdır. O halde geliniz, geçen bir yılın, geride bırakılan bir ömrün muhasebesini yapalım. Allah ile misakımızı, Rasûlüllah ile biatımızı yenileyelim.
Haramlardan ve günahlardan, helal ve tertemiz bir hayata hicret için bugünü milat kabul edelim.

Bu vesileyle yeni yılımızı tebrik ediyor, hicrî 1444 senesinin ülkemiz, milletimiz ve İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını Cenâb-ı Hak'tan niyaz ediyorum.

Hutbemi Yüce Rabbimizin şu müjdesiyle bitiriyorum: "İnanan, hicret eden, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerin Allah katındaki mertebeleri pek büyüktür. Muradına erecek olanlar da onlardır"

1 Buhârî, Îmân, 4.

2 Tevbe, 9/20.

Anahtar Kelimeler: