Cuma namazının saat kaçta kılınacağı Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 3 Şubat'ta yayımlanan bilgiler sonrası netleşti. Cuma namazı İstanbul'da saat 13:23'te, Ankara'da 13:07'de, İzmir'de 13.30'da kılınacak. İşte 81 il için cuma namazı saatleri...
Cuma namazı saatleri Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından paylaşıldı.
İstanbul, Ankara, İzmir ve diğer tüm illerde ibadet görevini yerine getirecek olanlar internette konuya ilişkin araştırma yapıyor. İşte cuma namazı saatleri...
İSTANBUL: 13:23
ANKARA: 13:07
İZMİR: 13:30
BURSA: 13:22
ANTALYA: 13:16
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlanan illere göre 81 ilin cuma namazı saatleri için aşağıdaki bağlantıya tıklayın:
81 İL İÇİN CUMA NAMAZI SAATLERİ
Cuma hutbesi konusu Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayımlandı.
Yüce Rabbimizin rızasına ve ebedi kurtuluşa erebilmenin temel şartı imandır. İman, Allah’ın varlığına ve birliğine, O’nun peygamberlerine, meleklerine, kitaplarına, ahiret gününe, kaza ve kaderin Allah’tan olduğuna gönülden inanmaktır. İman aynı zamanda insanın Rabbine karşı samimiyeti ve ona verdiği sadakat sözüdür. Güven ve huzur içinde yaşama isteğidir.
İmanın göstergesi ve hayata yansıması salih ameldir. Salih amel, imanla verdiğimiz kulluk ahdine vefa göstermek, bütün benliğimizle Allah’a teslim olmaktır. İmanımızı, özümüze, sözümüze, davranışlarımıza yansıtmaktır. Kendimizle, ailemizle ve çevremizle barış içerisinde yaşamaktır. Cenabıhak Kur’an-ı Kerim’de imanla salih ameli birlikte zikretmiş ve imanını salih amellerle güzelleştirenleri şöyle müjdelemiştir: "İman edip salih amel işleyenler bilmelidirler ki, biz güzel iş yapanların karşılığını asla zayi etmeyiz."
İmanımızı kemale erdiren ise müminin en temel özelliği olan güzel ahlaktır. Güzel ahlak, peygamberlerin vahiyden sonra ümmetlerine bıraktığı en büyük mirastır. Ahlâkî erdemleri kuşanmak, kötü davranışlardan kaçınmak, mümin için vazgeçilmez bir sorumluluktur. Allah Resûlü (s.a.s) bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır: أكمل المؤمنين إيمانا أحسنهم خلقا “Müminlerin iman bakımından en olgunu, ahlaken en güzel olanıdır.”2
Bizler, Rabbimizin وَاِنَّكَ لَعَلٰى خُلُقٍ عَظ۪يمٍ "Senَ elbette yüce bir ahlak üzeresin.” (3) diye övdüğü ve güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderdiği (4) bir peygamberin ümmetiyiz. Öyleyse ümmeti olmakla şeref bulduğumuz Sevgili Peygamberimiz (sas) gibi bizler de imanımızı hayatımızın her alanına yansıtmaya, onun yüce ahlakını kuşanmaya gayret edelim. İmanın aile hayatına yansıması iffettir, nezakettir, sevgidir, merhamettir; birbirini üzmekten ve kırmaktan kaçınmaktır. İmanın ticaret hayatına yansıması doğruluktur, dürüstlüktür; hak etmediğine el uzatmamak, hak edenin karşılığını eksiksiz vermektir. İmanın sosyal hayata yansıması saygıdır, güvendir. İmanın eğitim hayatına yansıması bildiğiyle amel etmek, bilgi ve tecrübesini insanlığın faydası için kullanmaktır. Hayırlı nesiller yetiştirmek için mücadele etmektir. Hasılı imanın hayatımıza yansıması Allah’ın emirlerine titizlikle riayet etmek ve onun yarattığı mahlûkata şefkat nazarıyla bakmaktır.
Yüce Rabbimiz iman ve salih amelle huzuruna varacak olan müminleri büyük bir mükâfatla ödüllendireceğini ayette şöyle ifade etmektedir: وَمَنْ يَأْتِه۪ مُؤْمِنًا قَدْ عَمِلَ الصَّالِحَاتِ فَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الدَّرَجَاتُ الْعُلٰىۙ "Kim de O’na salih ameller işlemiş bir mümin olarak gelirse, işte onlar için yüksek dereceler vardır.” (5) Öyleyse, zamanın Ramazan’a aktığı bu ayları güzel başlangıçlara vesile kılalım. İmanımızla uyuşmayan eylemlerimizi terk edelim. Bu dünyandan göç etmeden önce kendimizi hesaba çekelim. İmanımızı sâlih amel ve güzel ahlakla taçlandıralım. Unutmayalım ki kabre konulduğumuzda herkes ve her şey dönüp gidecek, yalnızca imanımız ve yaptığımız amellerle baş başa kalacağız. (6)
Hutbemi, Peygamber Efendimiz (sas)’in şu duasıyla bitiriyorum: "Allah’ım! Senden güzel ahlakla bezenmiş sağlam bir iman ve beni ebedi kurtuluşa ulaştıracak ameller bahşetmeni istiyorum."