Cumhurbaşkanı Erdoğan: 1 Kasım'da Inşallah Türkiye Tekrar Seçimi Yaşayacaktır (2)

Özgür ALTUNCU -Güven USTA/ İSTANBUL, (DHA) CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, "(Erken seçim) Ülkemizi erken seçime götüreceğiz. 1 Kasım'da da, inşallah, Türkiye tekrar seçimi yaşayacaktır" dedi. Erken seçim tarihinin Yüksek Seçim Kurulu tarafından 1 Kasım olarak açıklandığını hatırlatan Erdoğan, " Biliyorsunuz seçimle ilgili takvim şuanda açıklandı, açıklanıyor. Dolayısıyla bu süreç içerisinde kim ön seçim yapacaksa, kim hazırlıklarını nasıl yapacaksa, bu hazırlıkların hepsini yapacak. Şuanda açıklanan tarih 1 Kasım. Ve 1 Kasım'da da İnşallah Türkiye, ben tabi tekrar seçim diyorum, tekrar seçimi yaşayacaktır" dedi. "HEPSİ YALAN..." Cuma namazını Altunizade'deki Hz.Ali Camii'nde kılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıkışta gazetecilere açıklamada bulundu. Açıklamasına çözüm süreciyle ilgili gelinen noktaya değinerek başlayan Erdoğan, " 'Biz bölücü değiliz', 'bilmem ne değiliz'". Bunların hepsi yalan. A'dan Z'ye yalan. Tam manasıyla bölücüdürler, takiye yapıyorlar, kendilerini gizliyorlar. Maalesef bu ülkenin evlatlarını birbirine düşürmenin gayreti içerisindedirler" diye konuştu. "SÜRECİ BEN BAŞLATTIM" Çözüm sürecini başlatanın kendisi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bu süreçleri başlatan benim. Demokratik açılım olarak bu süreci başlattık. Demokratik açılımdan sonra aldığımız mesafe ile bunu milli birlik ve kardeşlik projesine dönüştürdük. Yaptığımız bütün istişareler neticesinde, bu akil insanlar vesaire bu çalışmalarla, bunu çözüm süreciyle taçlandıralım istedik. Buna ülkede karşı çıkanlar olduğu gibi, sahiplenenler de oldu. Güneydoğu'da halkımızın bunu sahiplendiğini çok açık net gördük. Bizim buradaki derdimiz neydi ? Bir defa ülkede birliğin beraberliğin, bu ülkede Kürt, Türk, Çerkez , Roman vesaire 78 milyonun kardeş olduğu bir yapıyı tesis edilelim istedik. Bunlar benim başbakanlık dönemimde yürüyen süreçlerdir. Bütün bunlardan sonra gelinen nokta, biliyorsunuz 7 Haziran seçimleri aslında bir umuttu. Ama öyle oldu ki, 7 Haziran seçimlerinden sonra, maalesef arzu edilmeyen çok çok çirkin olaylar, yani demokrasinin çok daha güçlü hale geleceği beklenirken, demokrasinin ülkemizde çok daha farklı bir şekilde taçlanacağı beklenirken, tam aksi olaylar oldu. Bunun öncesi sonrasında biliyorsunuz, 6-7- 8 Ekim olayları, aslında bu sürecin en talihsiz gelişmeleriydi. 50 vatandaşımız o zaman öldü ve burada bir şey dikkati acımasızca çekiyordu. Öldürülen Kürt vatandaşlarımızdı. Ama öldürenler de Kürt'tü. Manidardır. Peki sokaklara bunları çeken, davet eden kimdi ? Buna baktığımız zaman da bölücü terör örgütünü arkasına alan bir siyasi partinin Eşbaşkanı. Ve buna tabi bu ülkede yine bazı egemen güçler, ama medyada ama sermaye çevrelerinde, çok ciddi destekler verdiler. Alladılar pulladılar, zaman geldi eline saz verdiler. Ve bu ülkede bir farklı sürece doğru gidildi. İşte Diyarbakır'da 15 yaşındaki bir Yasin Börü, 3. kattan atılmak suretiyle, üzerinden araba geçirilmek suretiyle, şehit edildi. Bunları yaşadık. Ama buna ülkemizdeki birçok siyasi partiler ses çıkarmadı. Sessiz kaldılar. Bu gerçekleri görmemezlikten geldiler" diye konuştu. "ÖRGÜT, ÜLKEMİZİ BÖLME GAYRETLERİ İÇERİSİNE GİRDİ" 7 Haziran seçimlerinden sonra da kaygı verici gelişmelerin sürdüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "7 Haziran'dan sonra gelen süreçte parlamento dedik. Parlamentoda artık bu süreçler devam eder dedik. Ama ne yazık ki bu süreç parlamentoda devam etmedi. Tam aksine çok daha aşırı bir şekilde şiddet tırmandı, şiddetin tırmandırılmasından da öte, bölücü terör örgütü bildiğiniz gibi çok daha farklı içeriden, dışarıdan bir şekilde ülkemizi bölme gayretleri içerisine girdi. İşte şuanda gelinen noktada, artık bugüne kadar sabır, sabır sabır… Ve ben şunu söylemek durumunda kaldım; 'Çözüm süreci artık buzdolabına konmuştur'. Bundan sonra devlet milletinin huzuru için, refahı için üzerine düşen görevi yapmak durumundadır. Tüm güvenlik güçlerimiz, silahlı kuvvetlerimiz başta olmak üzere, emniyet teşkilatımız, hep birlikte, burada ne geliyorsa elimizde bunu sonuna kadar yapmakta kararlıyız" diye konuştu. "KİMİN KİM OLDUĞUNU BİLİYORUZ" "Halkımız kendi içindeki bölücü terör örgütü mensuplarını da ayıklamak durumundadır" diyerek vatandaşlara da çağrıda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, " Gerekirse bunları güvenlik güçlerine haber vermek durumundadır. Yani bölücü terör örgütü mensupları bunların arasına karışmak suretiyle, buralarda dezenformasyon yapmak suretiyle, kalkıp da halkı kandırma yoluna gitmenin artık sınıra dayandığını artık herkes bilmelidir. Kimse artık bu yalanları yutmuyor. Kimin kim olduğunu gayet iyi biliyoruz" dedi. "TAM MANASIYLA BÖLÜCÜDÜRLER" Daha dün Güneydoğu'da bir şantiyede 30 tane iş makinesinin ateşe verildiğini söyleyen Erdoğan, " Bunlar kim için ? Bu bölge için. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yapılan yatırımlar bunlar. Ama bunlar böyle birşeyi dinliyor mu ? Bunların bir defa, benim Güneydoğu'da yaşayan yurttaşımın dertleriyle dertlenmek diye bir dertleri yok. Yolmuş, havalimanıymış böyle bir dertleri yok. Bunların tek derdi var. Biz bu ülkeyi nasıl karıştırırız, sonunda biz bu ülkeyi nasıl böleriz. 'Biz bölücü değiliz, bilmem ne değiliz '. Bunların hepsi yalan. A'dan Z'ye yalan. Tam manasıyla bölücüdürler, takiye yapıyorlar, kendilerini gizliyorlar. Maalesef bu ülkenin evlatlarını birbirine düşürmenin gayreti içerisindedirler" diye konuştu. "ŞEHİTLERİN KANI YERDE KALMAYACAK" Operasyonlar sırasında verilen şehitlere de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan , "Bizler yapılan operasyonlarla bu adımları atıyoruz. Burada yeri geliyor, canımız çok yanıyor. Şehitlerimiz oluyor. Ve ben bu şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ailelerine sabırlar diliyorum. Ama bu mücadele esnasında bunların olabileceğini TSK'daki tüm kardeşlerim biliyor. Bunun yanında emniyet teşkilatında olan tüm kardeşlerim biliyor. Ama bir de şunu da biliyorlar; Eğer bu işten Allah'ın izniyle zaferle çıkacağız, zaferle çıktığımız zaman da bütün bu şehitlerimiz, bu ülkede tarih boyunca hep hayırla yadedilecektir. Çünkü onların kanı yerde kalmayacak. Ve bu mücadele bu şekilde yürüyecek. Bu topraklar şehit kanlarıyla yoğurulmuştur. Bundan sonra da yine şehit kanlarıyla yoğurulmaya devam edecektir. Bizim askerimizin de, polisimizin de hepsinin bir amacı, gayesi vardır. O gaye, o amaç, bu ülkenin birliğidir. beraberliğidir. Bu milletin huzurudur. Ama ben şunu da söylüyorum; köşelerinden yaptıkları tahribatla, yazdıkları yazılarla, bu ülkenin birliğini bozmaya gayret edenler de şunu bilmeli ki; bu millet onları da lanetliyor" ifadelerini kullandı. "BEŞTEPE'NİN ADRESİNİ BİLMEYENİ, BEŞTEPE'YE NİYE ÇAĞIRAYIM Kİ" Türkiye'nin seçim sürecine girdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan," Cumhurbaşkanının bu konuyla ilgili yetkileri bellidir. Tabi televizyonlarda vesaire birçok şeyler konuşuluyor. Cumhurbaşkanı olarak ben yetki alanlarımı biliyorum. Ve bu yetki alanlarını da sonuna kadar kullanmak durumundayım. Zaman kaybetmenin peşinde olmadım. Olmayacağım. Nedir bu; ben en fazla milletvekiline sahip siyasi partinin genel başkanına görevi verdim. 2 siyasi partiyle ciddi bir süreci geçirdiler. Netice alabildiler mi ? Alamadılar. 'Ana muhalefet partisine yetki verilmeli'. Tamam da bunlarla bu görüşmeler yapılmış, ana muhalefet partisinin başındaki zad, 'Ben Beştepe'yi tanımıyorum'. 'Beştepe kaçaktır'. 'Beştepe'ye gitmem'. Bütün bunları söylerken, şimdi ben Beştepe'yi tanımayanı, Beştepe'nin adresini bilmeyeni, Beştepe'ye niye çağırayım ki, bütün bu gerçekler ortada. Zaman kaybetmeye gerek var mı? Yok. Böyle bir şartla da , ortada bir vaka var. Nedir ? Cumhurbaşkanı ülkeyi seçime götürebilir mi ? Anayasa'ya göre, götürebilir. Bunlar maddede çok açık net var mı ? Var. Öyleyse şuanda Cumhurbaşkanı olarak, zaten Pazartesi bu işin 45 gününün sonu. Bu 45 günün sonunda da ben tekrar meclis başkanımla bir görüşme daha yapacağım. Ve bu görüşmeyi yaptıktan sonra da hayırlısıyla ülkemizi bir erken seçime götüreceğiz. Erken seçime götürürken burada önemli bir şey daha var. Kimi görevlendirirsem, kimi yetkilendirirsem, görevlendireceğim kişi de, burada seçim hükumetini parlamento içinden gerekirse parlamento dışından da almak suretiyle, bu kabineyi oluşturur. Ve bu kabine ile de biz seçime gideriz" diye konuştu. "TÜRKİYE TEKRAR SEÇİMİ YAŞAYACAKTIR" Seçim güvenliği noktasında da silahlı kuvvetlerin ve polis teşkilatının gerekli önlemleri aldığını, almaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , "YSK, atılması gereken adımlarla ilgili bütün adımlarını şuanda yaptı. Biliyorsunuz seçimle ilgili takvim şuanda açıklandı, açıklanıyor. Dolayısıyla bu süre içerisinde, kim ön seçim yapacaksa, kim hazırlıklarını nasıl yapacaksa, bu hazırlıkların hepsini yapacak. Şuanda açıklanan tarih 1 Kasım. Ve 1 Kasım'da da İnşallah Türkiye, ben tabi tekrar seçim diyorum, tekrar seçimi yaşayacaktır" dedi.