Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ziyareti dönüşünde uçakta soruları yanıtladı: (2)

"(CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun sözleri) Her şeyden önce ana muhalefetin başındaki zatın bu açıklamaları tamamen deli saçması. Ya siyaseti öğrenecek ya siyaseti öğrenecek. Bunun başka çıkışı yok. Siyasi cinayet dediğin zaman senin yapman gereken bir şey var. Nedir o? İspat edeceksin. Böyle bir ispat söz konusu değil. Adeta bir deli bir kuyuya bir taş attı, 40 akıllı çıkaramadı. Bu da böyle. Bunu neye göre söylüyorsun?" - "Bakın şimdi AİHM bir karar almış. Bu Kavala denilen Soros artığıyla ilgili olarak Türkiye'yi adeta burada mahkum etmek istiyorlar. 10 büyükelçi bu açıklamayı niye yapar? Bu Soros artığını savunanlar, 'bunu nasıl bıraktırırız' gayreti içindeler. Söyledim Dışişleri Bakanımıza, bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz. Türkiye'ye böyle bir ders vermek haddinize mi sizin? Kimsiniz siz?" - "Uluslararası camia içerisinde Soros ne ise Kavala o. Bunlar para ile istedikleri yeri istedikleri gibi sallamaya çalışıyorlar. Şimdi Soros'un oğlu da giriyor. O da babası gibi. Bunların çok iyi takip edilmesi lazım. Bunlar mesela şu anda Balkanlara sızmanın, Balkanları sindirmenin gayreti içerisindeler. Bunlara da tabii fırsat vermeyeceğiz, verilmemesi lazım" - "(Türkiye'nin F-35 nedeniyle alacağı para) Biz bu 1 milyar 400 milyon dolarımızı öyle veya böyle alacağız. Bütün bunlar konuşuluyor. Şu anda savunma bakanlarımız karşılıklı olarak bu görüşmeleri yapıyorlar. Şimdi Milli Savunma Bakanımız, Amerika Savunma Bakanıyla bir araya gelecek, görüşecekler. Mesafe alacağız diye inanıyorum" - "Seçim zamanında yapılacak. Türkiye, seçimlerin zamanında yapılması olayını yaşayacak. O tarih de Haziran 2023'tür"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "siyasi cinayetler işlenebilir" açıklamasına ilişkin, "Her şeyden önce ana muhalefetin başındaki zatın bu açıklamaları tamamen deli saçması. Ya siyaseti öğrenecek ya siyaseti öğrenecek. Bunun başka çıkışı yok. Siyasi cinayet dediğin zaman senin yapman gereken bir şey var. Nedir o? İspat edeceksin. Böyle bir ispat söz konusu değil. Adeta bir deli bir kuyuya bir taş attı, 40 akıllı çıkaramadı. Bu da böyle. Bunu neye göre söylüyorsun?" dedi.

Reklam
Reklam

Erdoğan, Angola, Togo ve Nijerya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM'deki adaletsiz işleyişe dikkati çekmek için söylediği "Daha adil bir dünya mümkün" sloganının, Afrika ve Orta Doğu halkları ile hükümetleri nezdinde güçlü bir karşılık bulduğunu belirterek, "Bundan Fransa'nın ciddi bir rahatsızlığı var. Fransa bir süredir özellikle Cezayir'le ciddi siyasi kriz içerisinde. Macron'un bundan dolayı Türkiye'nin Cezayir halkını, devletini cesaretlendirdiği yönünde sözleri olmuştu. Peşinden de Yunanistan'a yönelik ciddi silah satışı oldu. En son da yine Türkiye karşıtı bir hamle olarak Lafarge'ın Türkiye'nin mücadele ettiği terör örgütlerine destek verdiğini de gördük. Fransa'nın, Türkiye karşıtı bu tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Erdoğan, Fransa'nın, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la aslında çok ciddi bir kriz yaşadığını hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Reklam
Reklam

"Özellikle son dönemlerin Fransa'sında bu yönetim, Fransa için en talihsiz yönetimdir. Ben Fransa'da Sarkozy ile tanıştım, Chirac ile tanıştım; bunların hiçbiriyle mukayese edilmezdi. Chirac'ta bir devlet adamlığı vardı. Sözse söz, olaya böyle bakardı. Çok ilginçtir, mesela, AB Liderler Zirvesi'nde üç adam vardı ki onlar Türkiye'yi ezdirmediler, Chirac, Schröder, Berlusconi. Türkiye o dönem içerisinde bütün AB Liderler Zirvesi'ne istisnasız katılmıştır. Fakat Sarkozy ve değerli dostum Merkel geldikten sonra Türkiye'yi Liderler Zirvesi'ne davetle ilgili tutum değişti. Tabii bu bizim Avrupa Birliğine giriş sürecimizi de olumsuz etkiledi. Adamların Türkiye'ye bakışı farklı. Eğer Türkiye'nin önünü açacak olurlarsa, biliyorlar ki Türkiye sıçrar. Bunlar Türkiye'nin sıçramasını ister mi, kabul eder mi? Biz şu anda tamamen, kendi imkanlarımızla yolumuza devam ediyoruz. Bakın şimdi AİHM bir karar almış. Bu Kavala denilen Soros artığıyla ilgili olarak Türkiye'yi adeta burada mahkum etmek istiyorlar. 10 büyükelçi bu açıklamayı niye yapar? Bu Soros artığını savunanlar, 'bunu nasıl bıraktırırız' gayreti içindeler. Söyledim Dışişleri Bakanımıza, bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz. Türkiye'ye böyle bir ders vermek haddinize mi sizin? Kimsiniz siz? Neymiş? Kavala'yı bırakın. Sen kendi ülkendeki haydutları, katilleri, teröristleri bırakıyor musun? Amerika'sı, Almanya'sı, hangisi böyle bir şeyi şu ana kadar yaptı? Yapmadılar ve yapmazlar. Konuştuğu zaman sana verecekleri cevap şudur, 'yargı bağımsızdır'. Sizde yargı bağımsız da bizdeki yargı bağımlı mı? Bizdeki yargı, bağımsızlığın en güzel örneklerini veriyor."

Reklam
Reklam

Muhalefet partilerinin de büyükelçilerin diliyle aynı dili kullandıklarının hatırlatılması üzerine Erdoğan, "Bunlardan başka bir şey bekleyemeyeceğiz. AK Parti ve MHP olarak Cumhur İttifakı'nda, biz milletimizin hakkı söz konusu olduğunda aynı hedefe vururuz. Ama diğerleri aynı hedefe vurmazlar." yanıtını verdi.

Onların birlikte hareket ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Neymiş? 4 senedir yatıyormuş. Yargı ne diyorsa o. Şimdi HDP de Selahattin Demirtaş'ı çıkarmanın gayreti içerisinde. Hale bakın. Terörist adam ya… 53 tane vatandaşımız bunun çağrısıyla ölüyor Diyarbakır'da. Yasin Börü yavrumuzun nasıl şehit edildiğini biliyorsunuz. Bütün bunlar ortadayken bakıyorsunuz bir televizyon kanalı bunun hanımını çıkarıyor, konuşturuyor, o da 'çocuklarımın babası içeride' diyor. Senin çocuklarının babası içeride de, Yasin Börü şehit oldu gitti. Diğerleri, yine aynı şekilde şehit edildi. Peki onların yavruları yok mu? Onların hali ne olacak? Hiç bunu konuşmuyorlar. Bizim bu konudaki tutumumuzu, tavrımızı da sürekli eleştiriyorlar. Kusura bakmasınlar, biz bu görevde olduğumuz sürece hukuk ne ise bunun gereğinin yapılmasını istemeye mecburuz. Buradan taviz veremeyiz."

Reklam
Reklam

- "Uluslararası camia içerisinde Soros ne ise Kavala o"

Muhalefet partilerinin neden Osman Kavala ve Demirtaş meselesine odaklandıkları, bunun arka planında ne gördüğü yönündeki soruya karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörün beslendiği odakların belli olduğunu dile getirdi.

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bunlar zaten terörün beslendiği odaklar. Selahattin Demirtaş da öyle. Daha devam eden davaları var. Kavala hakeza öyle. Fakat Kavala'nın özelliği daha farklı. Uluslararası camia içerisinde Soros ne ise Kavala o. Bunlar para ile istedikleri yeri istedikleri gibi sallamaya çalışıyorlar. Şimdi Soros'un oğlu da giriyor. O da babası gibi. Bunların çok iyi takip edilmesi lazım. Bunlar mesela şu anda Balkanlara sızmanın, Balkanları sindirmenin gayreti içerisindeler. Bunlara da tabii fırsat vermeyeceğiz, verilmemesi lazım. Kosova'da, Makedonya'da, Arnavutluk'ta her yerde buna benzer şeyleri yaparlar. Dolayısıyla bizim bilincimizin altına bunu bir defa yerleştirmemiz lazım. Elhamdülillah, Türkiye olarak biz güçlüyüz ve bize sızamıyorlar. Terörist sayısında ciddi bir düşüş var. Bundan sonra da terörle mücadeleye aynı kararlılıkla devam edeceğiz."

Reklam
Reklam

F-35'lerden dolayı Türkiye'nin 1,4 milyar dolar alacağına karşılık, Amerika tarafından F-16 alımı ve mevcutların modernizasyonu için bir teklif geldiği hatırlatılarak, "Bu durum ABD Dışişleri Bakanlığına soruldu yalanlamadılar da doğrulamadılar da. Yine bir oyalama taktiği yürütüyorlar. Bundan vazgeçmeyecek mi Amerika?" şeklindeki soruyu da yanıtlayan Erdoğan, bu görüşmelerin şu anda alt düzeyde söz konusu olduğunu bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ama biz bu 1 milyar 400 milyon dolarımızı öyle veya böyle alacağız. Bütün bunlar konuşuluyor. Şu anda savunma bakanlarımız karşılıklı olarak bu görüşmeleri yapıyorlar. Şimdi Milli Savunma Bakanımız, Amerika Savunma Bakanı ile bir araya gelecek, görüşecekler. Mesafe alacağız diye inanıyorum. Roma'da G20 Toplantısı'nda Biden ile biz de bunu tabii konuşacağız. 'Ne yapıyoruz, ne oluyor' diye soracağız. Hiçbir şekilde Türkiye'nin haklarının yenmesine fırsat vermeyiz." diye konuştu.

- Kılıçdaroğlu'nun "siyasi cinayetler işlenebilir" iddiası

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "siyasi cinayetler işlenebilir" şeklindeki sözleri sorulan Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:

Reklam
Reklam

"Her şeyden önce ana muhalefetin başındaki zatın bu açıklamaları tamamen deli saçması. Ya siyaseti öğrenecek ya siyaseti öğrenecek. Bunun başka çıkışı yok. Siyasi cinayet dediğin zaman senin yapman gereken bir şey var. Nedir o? İspat edeceksin. Böyle bir ispat söz konusu değil. Adeta bir deli bir kuyuya bir taş attı, 40 akıllı çıkaramadı. Bu da böyle. Bunu neye göre söylüyorsun? Çünkü hukuktaki kaide çok açık net ortada; müddei iddiasını ispatla yükümlüdür. Senin bunu ispat etmen lazım. Bunu ispat etmediğin sürece bu sana yapışıp kalır. Nitekim bütün arkadaşlarımız bu konuyla ilgili gerekenleri söylediler. Ama bu da aynı, yanındakiler de aynı. Aynı şeyleri dönüp dönüp konuşuyorlar. Avukat arkadaşlarımız şu anda bununla ilgili davaları açtılar. O da tutuştu. Niye? Çünkü olmayan şeyi konuşuyor. Diğeri de aynı şekilde, olmayan şeyi konuşuyor. Malum, şimdi başsavcılık bunları davet etti. Başsavcının davetiyle de bunlar ifadeyi verecekler. Bakalım ne söyleyecekler, göreceğiz."

- "Seçimler 2023 Haziran'da"

Reklam
Reklam

Seçimlere daha uzun bir zaman olduğu belirtilerek, "Muhalefet partilerinde, gerek liderlerin söylemlerinde, gerekse sözcülerin açıklamalarında son dönemde bir özgüven artışı hissediliyor. Girdiği bütün seçimleri kazanmış bir lider ve Türkiye'nin en tecrübeli siyasetçisi olarak, muhalefetteki bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?" sorusunu Erdoğan, şöyle cevapladı:

"Bunlar neredeyse iki yıldır hep erken seçim demiyorlar mı? Çok açık net bir gerçek var ortada, ben 'seçimler zamanında yapılacak diyorum, asla geri adım yok' diyorum. Devlet Bey, aynı şekilde, Haziran 2023'ü söylüyor, 'seçimler zamanında yapılacak' diyor. Ama bunlar hala avara kasnak gibi dönüp dönüp duruyorlar. Yok böyle bir şey, olmayacak böyle bir şey. Seçim zamanında yapılacak. Türkiye, seçimlerin zamanında yapılması olayını yaşayacak. O tarih de Haziran 2023'tür."

- "Suriye konusunda kesinlikle taviz yok"

Suriye'deki terörist gruplara yönelik operasyon konusundaki görüşleri de sorulan Erdoğan, "Şu anda bizim bölgede ciddi manada hassas noktalara operasyonlarımız devam ediyor. Kesinlikle taviz vermek yok. Suriye'deki bu süreci devam ettiriyoruz. Şu an itibarıyla da rejim nasıl bir tavır alır onu bilemiyorum ama biz özellikle İdlib'deki bu yaklaşım tarzına karşı gereği neyse onu yapmaya ve bütün ağır silahlarımızla beraber cevabını vermeye devam ediyoruz. Bu işi kendi akışına bırakamayız." dedi.

Reklam
Reklam

Azerbaycan'a 26 Ekim'de yapacağı ziyaretin ayrıntıları sorulan Erdoğan, "Programda Bakü yok ama (Fuzuli Uluslararası) Havalimanı'nı inşallah açıyoruz. Bu konuyla ilgili olarak İlham Aliyev kardeşimle de görüştük. O günkü programda havalimanıyla birlikte oradaki birkaç kara yolunun ve tarımla ilgili atılan bazı adımların açılışını da inşallah yapacağız. Zengezur koridorunun açılmasıyla ilgili kararlılığımız da aynı şekilde devam ediyor. Bu arada bizim mayın tarama araçlarımızdan Azerbaycan'a verdik, veriyoruz. Onlar da çok takdir topladı. Mayın taramada bu araçlar çok çok başarılı oldular. Togo ve Burkina Faso'ya da ikişer tane verdik. Onlar da çok mutlu oldular." değerlendirmesinde bulundu.

- "İran, yeni yönetimi de öyle zannediyorum ki bu yanlışı devam ettirmez"

İran'ın Nahçıvan ve Güney Kafkasya sınırında bir askeri hareketliliğinin söz konusu olduğu vurgulanarak, "İran bir taraftan da Azerbaycan'ın İsrail ile ilişkilerine atıfta bulunuyor. Türkiye'nin Kafkasya'da aktif ve kalıcı aktöre dönüştükten sonra İran'ın bu eylemlerinin bir anlamı var mı ve bu sıcak bir krize dönüşür mü?" sorusunu da yanıtlayan Erdoğan, "Benim şahsen böyle bir beklentim yok. İsrail'in Azerbaycan ile olan ilişkileri nedeniyle, İran kalkıp da Azerbaycan'a karşı, Azerbaycan'ı hedef tahtasına koymak gibi bir duruma girmez. Çünkü bugün İran'daki Azeri oranı ortadadır. Bu tabii düşündürür. Öyle kolay değil. Yapılan iş yanlıştır. İran, yeni yönetimi de öyle zannediyorum ki bu yanlışı devam ettirmez." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togo, Burkina Faso ve Liberya liderleriyle buluşmasındaki dörtlü sohbetten keyifli anların kameralara yansıdığı anımsatılarak, "Orada neler yaşandı, ne konuşuldu da o keyifli görüntü ortaya çıktı?" sorusu üzerine şunları anlattı:

"Liberya Cumhurbaşkanı Weah eski bir futbolcu. Futboldan sonra siyasete girmiş. Galatasaray'ı çok sevdiğini söylüyor. Monaco, Paris Saint-Germain, AC Milan, Chelsea, Manchester City ve Marsilya gibi birçok büyük futbol kulübünde oynamış. Yılın futbolcusu da seçilmiş. Ronaldo'nun da aldığı Altın Top Ödülü'nü o da almış. Tabii çok iyi de transfer paraları almış. Bunun üzerine yaptığımız bir espri üzerine gülümsediğimiz hoş bir sohbet oldu."

(Bitti)

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz