Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bedelli askerlik konusuna ilişkin, "Burada bir birikim var, bu birikimi de biliyoruz. Dolayısıyla biz şimdi Bay Muharrem gibi bu işin dışında değiliz ki. Elimizde de bir birikim var, bunun beklentisi var, yurt dışından var, yurt içinden var. Bunun rakamını çok cüzi bir miktara da indirdik. Şu anda bu kapıyı açtığımız zaman buraya ciddi bir huruç harekatı olacaktır. Aslında burayla ilgili atılacak çok farklı adımlar da var." dedi.
Erdoğan, Kanal 7'de yayınlanan "İskele Sancak Özel" programında soruları yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
F-35 savaş uçaklarının gelip gelmeyeceğine ilişkin bir başka soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda bir manisi yok. İşi Savunma Sanayi Müsteşarlığımız takip ediyor. Zaten pilot noktasında gönderildi, orada belli bir eğitim falan da aldılar. Takvim çalışıyor. Şu ana kadar da 800 milyon dolar biz bunlar karşılığında ödeme yaptık. Bu ödemelerimiz de aksamadan devam ediyor. Yani biz bir defa sözleşmemize sadığız, herhangi bir orada da aksama söz konusu değil." karşılığını verdi.
Yerli ve milli savunma sanayi ürünlerine ilişkin ülkelerden taleplerin olduğuna yönelik bir ifade üzerine Erdoğan, "Pakistan, Katar, Azerbaycan, yani birçok yerden şu anda bu tür talepler gelmeye başladı. Bazı yerlerde özellikle parçalarda sıkıntımız oluyor, o sıkıntıları aştıkça daha da ileri inşallah gideceğiz. Özellikle bu İHA'lar, SİHA'lar, Atak helikopterleri bu konuda talepler gelmeye başladığı gibi özellikle orta menzilli silahlarda filan talepler arttı, onların çünkü ihracatında çok rahatız." diye konuştu.
Üretimde iyi bir konumda olduklarına işaret eden Erdoğan, "Bir de şu var; artık biz özel sektörün önünü de açtık. Özel sektör bunları seri üretimle devam ettirebiliyor. Bizim artık silahlı kuvvetlerimizde filan o eski silahlar kalmadı, onlar yavaş yavaş çıkıyor. Şimdi artık bu yeni üretilenler bayağı ilgi, alaka uyandırıyor ve askerimizde bir öz güven meydana getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Savunma sanayi ürünlerinin cari açığın düşürülmesi anlamında olası katkısına yönelik soru üzerine ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayinin cari açığı indirmedeki payının çok önemli olduğuna işaret etti.
Millet kıraathaneleri ve kütüphanelere ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un bu anlamda çok önemli iki kazanım elde ettiğini, Zeytinburnu'nda 17 bin cilt kitabın bulunduğu bir kütüphane yapıldığını ve burayı ziyaret ettiğini belirtti.
Ziyareti öncesinde Ankara'da benzer bir çalışmayı mimarlara verdiğine değinen Erdoğan, onların da alternatif projeler ortaya koyduklarını ve bunları da Türkiye genelinde tüm illere süratle yapacaklarını anlattı.
İstanbul'da Beyazıt'taki millet kütüphanesini "muhteşem" olarak niteleyen ve Zeytinburnu Belediyesinin yaptığı kütüphanenin ekrana verilen görüntülerini izleten Erdoğan, "Bundan Bay Muharrem çok çekiniyor, çok korkuyor. Buraları bunlar kumarhaneyle karıştırdılar." dedi.
"Onlar hala oradalar, iskambil oynama, zar atma, okey taşları falan herhalde onu anlıyorlar." ifadesini kullanan Erdoğan, "Kıraathanenin manasını öğren. Kıraat okuma, hane, okuma evi." diye konuştu.
Ekrana verilen görüntülere ilişkin açıklama yapan Erdoğan, "Şurada ders çalışan gençleri görüyoruz, kitapların önünde. Şu hava bile insanı o sokağın malum halinden kurtarıp kendini nereye veriyor? O genç kendini tamamen okuma dünyasına veriyor." ifadesini kullandı.
- "Biz siyaset konuşurken dinleniyoruz"
Erdoğan, ailesinden seçim döneminde fikir alıp almadığına ilişkin bir soru üzerine, "Almaz olur muyum? Kızlar, zaten hepsi bu işin içinde. Oğlum Bilal bu işin içinde, abisi de tabi televizyonlardan adım adım takip ediyor. Ondan sonra eleştirilecek yerler nedir, Ne değildir bunları söylüyorlar. O katkılarla beraber yürütüyoruz. Rize'deki programda küçük kızım bizimle beraberdi. Orada bazı şeylerde özellikle programın akışına müdahalesi oldu, 'şunu şöyle yapsak, bunu böyle yapsam nasıl olur' diye. Biz de onları uyguladık o akşam." yanıtını verdi.
Ailesinin kendisine giyim konusunda da tavsiyelerde bulunduğunu anlatan Erdoğan, "Aile bir defa işin içinde. Şu anda benim ailemde işin dışında olan yok." dedi.
Erdoğan, ailesiyle siyaset konuşup, konuşmadığına ilişkin bir soru üzerine de "Siyaset konuşmamak diye bir şey olur mu, biz siyaset konuşurken dinleniyoruz." yanıtını verdi.
Patilere kesilen yavru köpekle ilgili konuyu da ilk olarak kızından duyduğunu aktaran Erdoğan, bu konuda ilk müdahaleyi de onların yaptığını, büyük oğlunun ve dünürünün köpek sahibi olduğunu da kaydetti.
"Elinizde bir sihirli değnek olsa hemen yapmak istediğiniz nedir?" şeklindeki soru üzerine Erdoğan, yapmak istedikleri planları açıkladığını belirtti.
Eğitimde atılması gereken adımlar bulunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"'Sihirli değnek' dediğiniz şey onu koyalım bir kenara da özellikle kültür ve sanatta çok ciddi mesafe almamız gerekiyor burada açığımız var. Bunun için ben bu dönemde 'ne yaparlarsa yapsınlar, bir adım atacağım.' dedim. Taksim'deki AKM'yi yıkacağım ve bunun yerine o daha önce vaat ettiğim opera binasını yapacağım. Projeyi oranın gerçek müelliflerine yaptırdık. Şu anda yıkım bitti. Geçenlerde bir gece gittim o yıkılmış halini gördüm. İnşallah 24 Haziran'dan sonra da yeni proje zaten hazır. Onun animasyonunu göstermiştim. Şimdi o animasyon üzerinden Taksim Atatürk Kültür Merkezi ki bunu opera olarak yapacağız. Fakat muhteşem bir proje oldu. Onu oraya yaparak, Taksim Meydanı'na ayrı bir zenginliği kazandıracağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bedelli askerlik konusunda bir takvim vermesine ilişkin soruya da bununla ilgili bir takvimi kendisinin vermesinin yanlış olacağını vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bunu, benim başkan olduğum anda çalışacağım insan veya insanlar kimdir? Birinci derece Genelkurmay Başkanım'dır ve Milli Savunma Bakanım'dır. Onlarla beraber bunu tabii ki müzakere edeceğiz, tartışacağız. Şu anda bir defa ihtiyaç var mı yok mu, bu bir. İki, şu anda biz terörle mücadele ederken, bunun zamanlamasını nasıl yapağız. Çünkü bir tarafta terörle mücadele var, bir tarafta da bedelli askerlikle siz terörle mücadele noktasını bir kenara koyuyorsunuz. Onun için bu hassasiyeti göz önüne almamız lazım."
Bu hassasiyet içerisinde bedelli askerliğin ne zaman çıkacağı konusunda diğerleri gibi bir adım atmayacağını vurgulayan Erdoğan, "Burada bir birikim var, bu birikimi de biliyoruz. Dolayısıyla biz şimdi Bay Muharrem gibi bu işin dışında değiliz ki. Elimizde de bir birikim var, bunun beklentisi var, yurt dışından var, yurt içinden var. Bunun rakamını çok cüzi bir miktara da indirdik. Şu anda bu kapıyı açtığımız zaman buraya ciddi bir huruç harekatı olacaktır. Aslında burayla ilgili atılacak çok farklı adımlar da var. Onun için ben Genelkurmay Başkanıma da Milli Savunma Bakanıma da söyledim. Biz bu yeni düzenlemeleri silahlı kuvvetlerle ilgili çok daha farklı ele almamız lazım." dedi.
"Profesyonel askerlik gibi" şeklindeki ifade üzerine ise Erdoğan, "Profesyonel askerliğe zaten biz peyder pey geçmiş vaziyetteyiz biz ciddi anlamda. Ama bir de sürelerle ilgili üniversite mezunlarının durumları ne olacak? Bunlar biliyorsunuz bir ara 12 aya düştü, 6 aya düşürülenler oldu. Bunların hepsini yeniden silahlı kuvvetler bunları masaya yatıracaktır. Milli Savunma Bakanlığı bu işin zaten birinci dereceden sorumlusudur. Bunların üzerinde çalışmalarımızı yapacağız. Yani bunları böyle bir popülist düşünceyle bana göre siyasi polemik konusu yapmamalıyız, hele hele terörle mücadelenin yapıldığı bir süreçte bunun, bu şekilde gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum." değerlendirmesini yaptı.
"Askerlikte süre kısalabilir mi?" sorusu üzerine Erdoğan, "Zaten kısaltıldı biliyorsunuz, biraz dahası olmaz da. Bu noktada 12 aylık var, 6 aylık var. Ben kendim 16 ay askerlik yapmışım. Bunu yedek subay olarak yapmışım. Şu anda silahlı kuvvetlerimiz, Genelkurmay olarak bu konuyu beraberce onlarla müzakere ederiz, çalışırız, ondan sonra da olması gereken neyse onu yaparız." yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın sonunda özellikle yurt dışındaki vatandaşlara seslenerek, sandığı ihmal etmemeleri çağrısında bulundu.
"Bu sandık bizim demokrasi namusumuzdur, bunu muhakkak korumamız lazım." diyen Erdoğan, yarın saat 17.00'de İstanbul Yenikapı'daki Büyük İstanbul Mitingi'ni yapacaklarını bildirdi.
Tüm vatandaşların ve İslam aleminin Ramazan Bayramı'nı da kutlayan Erdoğan, "Birliğimiz beraberliğimiz daim olsun ve tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyorum." dedi.
(Bitti)