Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Öğrenci Andı' ve ittifak açıklaması

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Cemal Kaşıkçı'nın nasıl öldürüldüğünü açıklarken, MHP lideri Bahçeli'nin 'ittifak bitti' çıkışıyla ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan "Madem ki 'biz yerel seçimlerde kendi yolumuza gidiyoruz' diyorlar, biz de 'herkes kendi yoluna' deriz." ifadelerini kullandı. Erdoğan, grup toplantısının ardından yaptığı açıklamada ise "Cumhur İttifakı noktasında sıkıntımız yok" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin bugün yaptığı ittifak açıklamasıyla ilgili "Gördük ki MHP farklı bir tercih yaptı. Madem 'Biz yolumuza' diyorlar, biz de 'Herkes kendi yoluna' deriz." dedi. Erdoğan, öğrenci andı tartışmalarıyla ilgili "İstiklal Marşı dışında bir ant tanımıyoruz, tanımayacağız." açıklamasında bulundu. Bekir Bozdağ ile ilgili de konuşan Erdoğan, "Bakanımıza yönelik bu tehdidi ve hakareti bir genel başkana yakıştıramadım. Bu çok üzücüydü. Yol arkadaşımı feda edemem" diye konuştu.

Reklam
Reklam

ERDOĞAN'DAN YENİ AÇIKLAMA: CUMHUR İTTİFAKI NOKTASINDA SIKINTIMIZ YOK

Erdoğan grup toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada ise "Cumhur İttifakı noktasında bizim bir sıkıntımız yok. Cumhur ittifakına leke gelmesini istemeyiz. MHP de biz de kendi adaylarımızla meydanlarda olacağız" dedi.

BAHÇELİ İLE GÖRÜŞECEK Mİ?

Erdoğan 'Bahçeli ile görüşecek misiniz?' sorusuna ise 'Şuanda gündemde yok ama olmaması için de bir sebep yok' cevabını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:

Grup toplantımızın partimiz ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.

Gönül sınırlarımız içindeki soydaşlarımızla olan ilişkilerimizi asırlar sonra tekrar olması gereken düzeye çıkarıyoruz. Bu irtibatı her geçen gün daha da sıklaştırarak güvenli bir ortak gelecek inşasını kesintisiz sürdüreceğiz.

CEMAL KAŞIKÇI CİNAYETİ NASIL İŞLENDİ;?

Suudi Arabistan'ın konsolosluğunda öldürüldüğü kesinleşen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili kapsamlı bir değerlendirme yapmak istiyorum. Cemal Kaşıkçı ilk olarak 28 Eylül Cuma günü saat 11:50'de konsolosluğa gidiyor. Kaşıkçı'nın bu ziyaretinin ekibe haber verildiği anlaşılıyor. Bir planlama çalışmaya başlıyor. Görevlilerden bazılarının acele ile ülkelerine gitmeleri, hazırlık çalışmalarının orada yapıldığına işaret ediyor. 1 Ekim'de 16:30'da operasyondan bir gün önce, 3 kişilik bir ekip tarifeli seferler İstanbul'a inip otele yerleşiyor sonra başkonsolosluğa gidiyor. 3 kişilik ikinci ekip yine İstanbul'a gelip otele yerleşiyor. 9 kişilik 3. ekip ise bir başka otele hareket ediyor. 15 kişiden oluşan bu ekip sabah 09:50 ile 11:00 arasında başkonsoloslukta buluşuyor. Kameradaki hard disk önce sökülüyor. Aynı gün erken saatlerde Londra'dan İstanbul'a dönen Kaşıkçı saat 13:08'de binaya giriyor.

Reklam
Reklam

Emniyet ve istihbarat derinlemesine araştırmaya başlarken savcılığımız da soruşturma açıyor. Derinleştikçe çok ilginç bilgilere ulaşılıyor. Cinayetin olduğu günün arifesinde 15 Suudi güvenlikçi, adli tıpçının ülkemize geldiği görülüyor. Şahıslar akşam Türkiye'yi terk ediyor. Kıyafeti, gözlüğü ve sakalıyla Kaşıkçı'ya benzetilmeye çalışılan kişinin gece yarısı Riyad'a hareket ettiği belirleniyor. Suudi yönetimi 4 Ekim'de iddiaları reddediyor, hatta başkonsolos 6 Ekim'de Reuters muhabirini davet ederek lakayt bir havada kendini savunmaya çalışıyor. Emniyet ve istihbarat birimlerimiz çalışmalarını yürüterek yeni belgeler çıkarmaya gayret ediyor. Dışişlerimiz de muhataplarıyla görüştü.

Bazı şeyleri sormak, cevaplarını aramak zorundayız. Bu olay İstanbul'da oluyor. Sorumluluk makamındayız. Öyleyse bunu sorgulamak hakkımız. Sis bulutu ortadan kalktıkça diğer ülkeler de harekete geçti. Biz de sessiz kalmayacağımızı ,her türlü adımı atacağımızı ifade ettik. Hiç kimseyi zan altında bırakmamak için soruşturmanın sonucunu bekledik.

Reklam
Reklam

Suudi Arabistan Kralıyla yaptığım görüşmede meseleyi anlattım. Olayı araştırmak üzere kendisinin gönderdiği heyetle yaptığım görüşmeyi ve ortak çalışma grubu oluşturmada mutabık kaldık. Kralın talimatıyla, ekiplerimiz konsoloslukta çeşitli incelemeler yaptı. Konsolosun kifayetsizliğiyle bir takım şeyler söyledim. Başkonsolos 1 gün sonra görevinden alındı ve ülkesine döndü.

'TRUMP İLE MUTABIK KALDIK'

18 Ekim'de başkonsolosluk binasında inceleme yapıldı. 19 Ekim'de Suudi Arabistan yönetimi Kaşıkçı'nın konsolosluk binasında öldürüldüğünü kabul etti. Yönetim adına yapılan açıklamada arbede sırasında öldüğü söylendi. Aynı gün Kral ile bir telefon görüşmesi daha yaptık. Olaya karıştığı belirtilen 18 kişinin tutuklandığını bana ifade etti. Verilen listedeki kişilerin olaya karıştıkları tespit edildi. Bu gelişmeler cinayetin kabul edilmesi bakımından önemlidir. 21 Ekim'de Trump ile kapsamlı bir görüşme yaparak, olayın aydınlatılması konusunda mutabık kaldık.

'GEREĞİNİ YERİNE GETİRECEĞİZ'

Türkiye olarak bu süreci devlet ciddiyeti, uluslararası hukuka göre yönettik. Ülkemizi karalamak için çeşitli medyada yoğun bir kampanya yürütüldü. Bu suikast girişimleri bizi gerçekleri arama çalışmalarından geri koyamaz. Burası Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları içerisindedir. Viyana Sözleşmesi de böyle bir vahşi cinayetin soruşturulmasını diplomatik dokunulmazlık zırhının altına gizlenmesine izin veremez. Biz gereğini yerine getireceğiz.

Reklam
Reklam

Cemal Kaşıkçı'nın dünya çapında tanınan bir gazeteci olması bize uluslararası bir sorumluluk da yüklüyor. İnsanlığın ortak vicdanının temsilcisi olarak Türkiye bu meselenin takipçidir. Ortaya çıkan bilgi ve deliller, Cemal Kaşıkçı'nın vahşi bir cinayete kurban gittiğini gösteriyor. Bu cinayet insanlığın vicdanını yaralayacaktır.

'BU YERLİ İŞBİRLİKÇİ KİM?'

Suudi Arabistan yönetiminden bundan sonra meselenin tüm sorumlularını ortaya çıkarmalarını ve hukuk üzerinde gereken cezalara çarptırılmalarını bekliyoruz. Planlı olduğuna dair güçlü emareler bulunuyor. Bu 15 kişi cinayet günü niçin İstanbul'da toplanmıştır? Bu kişiler kimden emir almışlardır? Başkonsolosluk binası günler sonra incelemeye açıldı? Cinayet ortadayken ondan tutursız açıklamama niye yapıldı? Cesedi niçin hala ortada yok? Cesedin yerli işbirlikçiye verildiği ifadesi doğruysa, bu yerli işbirlikçi kimdir?

Suudi Arabistan'da çağrımdır. Cinayetle ilgili sorumluların yargılanmasının İstanbul'da yapılması teklifimdir.

MHP'NİN AF TEKLİFİ

Reklam
Reklam

AK Parti ve MHP iki ayrı siyasi partidir. MHP ile son dönemde af, erken emeklilik ve ant konusunda farklı görüşlere sahibiz. MHP ile verimli bir ittifak örneği sergiledik. Parti yönetimleri olarak milletimizin sesine kulak verdik. 2 ayrı siyasi parti her konuda aynı çizgiyi takip edemez. Biz, Cumhur İttifakı'na verdiğimiz önem sebebi ile bu farklılıkları yapıcı bir dil ile ifade etmeye çalıştık

Biz kalkıpta uyuşturucu baronlarıyla torbacılık yapanları bir araya getirmeyi anlamak mümkün değil. Biz baronlarıyla da torbacılarıyla da mücadele ettik. Şimdi ekranları başında bizi izleyen milletimize sesleniyorum: Allah aşkına bunlara kader mahkumu diyebilir miyiz? 'Efendim aldatılmıl' Ne demk aldatılmış? Bunlar 6-7 yaşında çocuk mu? Uyuşturucu satıcılarına, katillere, hırsızlara mı kader mahkumu diyeceğiz?

Aynı şekilde emeklilikte yaşa takılanlar diye ifade edilen meslede de kaldıramayacağımız bir yük karşımıza çıktı.

BAHÇELİ'YE BEKİR BOZDAĞ YANITI

Bu ifadeleri bir genel başkana yakıştıramadım. Kusura bakma benim bakanımın arkasında tamamiyen bizler varız. Buna yol arakadışımı feda edemem, bunu bilin. Benim yol arkadaşımın ırkçılıkla alakası yoktur. Kökeni Kürt olabilir. Niye hedef saptırıyoruz? Üstelik bu bakanımızın ne hizmetler yaptığının en yakın şahidi bizleriz. Hiçbir arakadaşımızın hakarete uğramsına tehdit edilmesine göz yumamamyız.

Reklam
Reklam

BAHÇELİ'NİN 'İTTİFAK BİTTİ' SÖZLERİNE YANIT

Saygı duyarız. Söyleyeceğimiz tek şey madem ki biz yerel seçimlerde kendi yolumuza gidiyoruz diyorlar, biz de 'herkes kendi yoluna' deriz.