Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan ziyareti dönüşü, kendisine eşlik eden gazetecilere uçakta değerlendirmelerde bulundu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları:
"SESSİZ KALMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
Olayı tüm boyutlarıyla araştırıyoruz. Bizim ülkemizde cereyan etmiş bir hadise. Böyle bir hadiseyle ilgili olarak bizim sessiz kalmamız mümkün değil. Çünkü sıradan bir olay değil. Kaşıkçı güçlü bir ailenin evladı. Uluslararası bir köşe yazarı özelliği var ve bir Türk kızıyla evlenme arifesinde böyle bir şey yaşıyor. Nikâh muameleleriyle ilgili başkonsolosluğa müracaatında yaşanıyor bu olay. Ben daha ilk gün olay duyulur duyulmaz, ayın 2’sinde arkadaşlara talimatı verdim. Gerek Adalet Bakanlığımızla, Dışişleri Bakanlığımızla bu işin malum bir Viyana Sözleşmesi boyutu var, hemen olayla ilgilenmeye başladık. Emniyet, istihbarat, her boyutuyla bu işi ele aldık. Anbe an sürekli bunun takibi yapıldı. Türkiye’ye girişler, çıkışlar dahil gereken her şey mercek altına alındı.
"SİVRİSİNEK ÇIKSA SİSTEM YAKALAR"
Olayın cereyan ettiği Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda kamera sistemlerinin olmaması mümkün müdür? Yani buradan bir kuş uçsa, buradan bir sivrisinek çıksa bu sistemler bunu yakalar ki onlar da bu sistemlerin en ileri dereceleri vardır.
CHP'NİN "SINIR DIŞI EDİN" ÇAĞRISI
(Ana muhalefetin, diplomatlar için sınır dışı çağrısı) Gereken neyse zaten yapılıyor. Türkiye’yi ana muhalefet idare etmiyor, onlar önce kendi işlerine baksınlar. Bizdeki ana muhalefetin bu ülkeyi belli yerlere şikâyet etmekten başka özelliği yok. Onlar, ekonomide Türkiye’yi nasıl daha zor duruma sokacaklarının derdindeler. Ekonominin e’sinden anlamayanlar ekonomiyle ilgili konuşuyorlar. Türkiye’yi 16 yılda nereden nereye getirdiğimizi görmüyorlar. Bunlar bakar kör. Türkiye 36 milyar dolar ihracattan bugün 165 milyar dolar ihracata ulaşmış, adam bunu görmüyor.
Bunlar diplomasiden de anlamıyorlar. Netice itibarıyla İstanbul’daki olay, tüm boyutlarıyla soruşturuluyor. Devletimizin ilgili birimleri, birbiriyle istişare halinde, yapılması gereken her şeyi yapacaktır.
İŞ BANKASI HİSSELERİ
Mesele İş Bankası değil. Mesele, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyetidir. Kılıçdaroğlu, ‘Oradan bizim kasamıza giren para yok ki’ diyor. Ben ‘Senin kasana para giriyor’ demiyorum ki. Mahkeme kararıyla, Türk Dil Kurumu’na ve Türk Tarih Kurumu’na belirli bir temettü geliri aktarılıyor. Ama orada yönetim kuruluna CHP niye dört adam koyuyor? Efendim, yönetim kurulundaymışlar ama hiçbir inisiyatifleri yokmuş. Yönetim kuruluna gireceksin, ama hiçbir inisiyatifin olmayacak. Böyle bir saçmalık olur mu? Şayet inisiyatifleri yoksa o dört kişiyi çeksinler o zaman. Biz diyoruz ki: Buradaki Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyeti neyse bu vasiyetin Hazine’ye devrini gerçekleştirelim. Çünkü bu şahıslara ait bir hak değildir. CHP’nin hakkı hiç değildir. MHP’li arkadaşlarla birlikte yapılacak bir yasal düzenlemeyle bu işin yoluna koyulabileceği kanaatindeyim.
İNÖNÜ FOTOĞRAFI TARTIŞMASI
O toplantıda İnönü ile ilgili gösterdiğim fotoğrafa CHP’liler itiraz etmişler. Tek bayrak değil de çift bayraklıymış. Ben tek bayrak demedim ki zaten. Gösterdiğim fotoğrafta, zaten tek mi çift mi belli. İki tane çubuk orada gözüküyor. Bir tanesi Amerikan bayrağı. Bu da ortada. Şimdi çıkarmışlar tersinden gösteriyorlar ama yine de gizleyememişler. Çünkü mızrak çuvala sığmıyor.
ABD İLE MÜNBİÇ MUTABAKATI
Münbiç meselesinde bir gecikme var. Ortak eğitim başlıyor. YPG sonrasında Münbiç’i yönetecek kişilerin seçimiyle ilgili çalışma devam ediyor. Bir gecikme var ama tamamen ölmüş değil. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo da Savunma Bakanı Mattis de somut adımlar atacaklarını söylüyorlar.
ABD'YE RAHİP BRUNSON MESAJI
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olması sebebiyle, ben yargıya müdahale edecek konumda değilim. Ben, demokratik bir Cumhuriyet, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanıyım. Dolayısıyla yargı ne karar verirse, o karara uymak zorundayım. O işin muhatabı olanlar da yargı kararına uymak zorundadırlar. Olay budur.