Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün, restorasyonu tamamlanan Nusretiye Camii ve Mısır Çarşısı için düzenlenen törene katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları;
Cumhuriyet döneminde İastanbul'u istediğimiz gibi yönetemediğimizi itiraf etmeliyim. Her yerin çirkin yapılar tarafından istila etmesini engeleyyemedik. Bunun sorumlusu İstanbul'u ve Türkiye'yi yönetenlerin vizyonsuzluğundadır. Siz eğer insanlara yaşayacakları imkanları kullanacakları alt yapıyı sunamazsanız olnlar da gider nereyi bulursa orada yaşam müvadelesini sürdürür.
'CHP ZİHNİYETİ KİRLİLİKTİR'
Dün Kore'deydim. Hava kirliliği var. Onlar baktım maske takıyorlar. Biz o yönden onları aştık. Milletin ekmeğini karneye bağırıp, inanıcyla uğraşan; Sur içindekileri her şeyei satan bir tek parti dönemi var bizde. Ben İstanbul'u CHP belediyesinden aldım. İstanbul'da o zaman hava kirliliği, çöp dağları vardı. Çünkü CHP zihniyeti kirliliktir, çöp dağlarıdır. Bu zihniyetin ülkemze maliyeti çok ağırdır.
Ekonomide ilk 10'a gireceğiz. Milletlerin ve ülkelerin zenginliği iki türlü olur. Birincisi çok para getiren zenginlikleriniz var az nüfusunuz vardır. İkinci yöntem ise, ikinci dünya savaşı sonrası teknolojiye dayalı üretimle dünya devine gelmektir. Bu grup gerçek gelişmeyi yakalayan ülkelerdir. Güney Kore bu ülkelerden biridir. Biz darbeler yüzünden bunu gerçekleştiremedik.
RAHMETLİ ÖZAL'IN ÖZLEMİYDİ
24 Haziran'da cumhurbaşkanlığı sistemine geçiyoruz. Bunun için gece gündüz çalışacak mıyız? Türkiye yeni sistem ile yaşadığı krizlerin üstesinden geleceği bir imkan elde etmiştir. Biz gençlerimiz ve geleceğimiz için bu yönetim sistemi değişikliğini yaptık. Bu sistem rahmetli Özal başta olmak üzere her siyasetçinin özlemiydi. Biz bunu başardık.
2007'de kritik bir adım attık. 2014'te cumhurbaşkanı olcağımı daha o gün peşinen belirtmiştim. Sorumluluk üstlenmeyen suya sabuna dokunmayan bir cumhurbaşkanı olmayacağımı söylemiştim. İlk günden itibaren tüm yetkilerimi sonuna kadar kullanarak hükümetle uyumlu bir şekilde ülkemin her türlü sorununun çözümünde hep en önde oldum. 7 Haziran'da hükümet kurulamayınca yeniden seçime götürdüm ve bir krizin hasarsız atılmasını sağladım. Kasım'da milletim nihai kararı verdi. Yeniden AK Parti tek başına iktidara geldi. 15 Temmuz'da milletimle birlikte darbecilerin karşısına dikilmekten tereddüt etmedim. Ülkemizi uçurumun kenarından çevirdik. MHP ile birlikte bu sorumluluğun gereğini yerine getirdik. 16 Nisan'da anayasa değişikliğini gerçekleştirdik. Şimdi de işte 'umhur ittifakı'ı kurduk. Hep beraberiz. Ayrılık yok aramızda. Bu seçimlerin normal zamanda yapılmasını planlamıştık ancak böyle bir gelişme olunca öne çektik.
Ana muhalefetin boyunun ölçüsünü çok aldığımız için meydan okumalara da itibar etmedik. Ve tarihi 24 haziran olarak açıkladık. Seçimler milli iradenin en yüksek seviyede tenezzül ettiği zamanlardır. Türkiye için 24 Haziran seçimlerinin anlamı bundan daha ötededir. Yeni sistemde koalisyona fırsat verilmiyor. Cumhurbaşkanı kendi kuracağı hükümeti vasıtasıyla ülkeyi bir diğer seçime kadar idare edecek. Bunun için milletimiz oyunu kullanırken her zamankinden daha çok düşünmesi gerekiyor.
Türkiye yeni yönetim sisteminin bu ilk seçimini kolay bir şekilde gerçekleştirecektir. 24 Haziran seçimi tam bir demokrasi şöleni içerisinde geçecektir. Kimin daima hazır olduğuna kimin de iş yapıyor gibi görünüyor olduğunu siz zaten gördünüz.
SİZDEN BU ÜLKEYE FAYDA OLMAZ
15 milletvekilini sözde partiye verdi, grup kur diye. Transferler aman ya rabbim. Milletin iradesini satın almaktan daha beter bir şey olabilir mi? Bunu yapanlar bu milleti ikna edeceğiz diyorlar. Sizden bu ülkeye fayda olmaz. Demokrasi bir yerde namus meselesidir. Amaçları ülkenin ve milletin dertlerine dermen olmak değildir. Cumhur İttifakı, cumhurbaşkanı adayını da nasıl işbirliği yapacağını da ilan etmiştir.
Diyelim ki yönetimi devraldınız, peki siz millete ne vaadedeceksiniz? Siz ülkeye hangi büyük yatırımları yapacaksınız? Marmaray mı yapacaksınız? İzmir-İstanbul Otobanı'nı mı yapacaksınız? Ne yapacaksınız, onu söyleyin. Sizin başınızdaki şahıs zaten SSK Genel Müdürü'yken bu ülkede benim milletimi inim inim inleten kişidir.
CEVAP VERİRLERSE ONLARA OY VERİN
Bunların projeleri var mı? Biz yapılacaklarla değil, yaptıklarımızla konuşuyoruz. Bunlar bu saldırılar olurken iktidarda olsa inanın vatan elden gider. Bugün itibariyle Afrin'de 4376 terörist etkisiz hale getiridi. Tüm milletimden rica ediyorum. Muhalefetten birilerini gördüklerinde şunu sorsunlar: Siz ülkeye hangi büyük yatırımları yapacaksınız? Yavuz Sultan Selim Köprüsü mü yapacaksınız, Marmaray mı yapacaksınız, Avrasya Tüneli mi yapacaksınız, 3. Havalimanı mı yapacaksınız, Kanal İstanbul'u mu yapacaksınız? Ne yapacaksınız ya, ne yapacaksınız. Onu söyleyin. Bunlarda milli geliri büyütmek, ihracatı, istihdamı artırmak için sorun bakalım ne yapacaksınız? Bunların eğitim, sağlık, tarım alanında bir projesi var mı? Sizi tatmin edecek bir cevap verirlerse samimi söylüyorum, gidin onlara oy verin. Bunların ciğerini biliriz. Bunlar hazıra, kasaları boşaltmaya alışkınlar.
KILIÇDAROĞLU İTE KALKA YENİKAPI'YA GELDİ
Kılıçdaroğlu Yenikapı'ya ite kalka geldi. Bugün aksini söylüyor. Bunlarda yalan ganimet. Darbelere amasız karşı çıkmayan kimse demokrasiyi ağzına alamaz. Geçtiğimiz hafta 15 CHP'li vekil sözde partiye geçti, onlar da kabul etmedi. Bu vekiller ortada kaldı. Bakıyorum ağlayanlar falan var. Onlara üzüldüm.
Bugün restorasyonu biten Mısır Çarşısı, tüm esnafımıza, milletimize, ülkemize hayırlı olsun diyorum.