Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Birçok konuya değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Sakarya'daki tank-palet fabrikasının satıldığı iddialarına "Fabrikanın mülkiyeti devlettedir" ifadesiyle karşılık verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle;
"Milletimizin beklentilerine cevap verecek, Türkiye’yi daha güçlü kılacak yasama faaliyetlerini, uzlaşı temelli bir yaklaşımla yürütüyoruz. Partilerden gelen her türlü müspet katkıyı benimsiyoruz. Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, tüm siyasi partilerimizin ve milletvekili arkadaşlarımızın katkılarıyla yasalaştı. Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi’nin aldığı sözde soykırım kararını kınayan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Tezkeresi, HDP hariç, tüm partilerin ortak katılımıyla kabul edildi. Milletvekili arkadaşlarıma şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.
Yeni yönetim sistemimizle yasamanın üzerindeki yükü artırmıştır. Artık kanun teklifini hazırlama ve yasalaştırma sorumluluğu tamamen milletvekillerimize aittir. Asıl iş milletvekillerimize düşüyor. Kanun tekliflerinin hazırlanması süreçlerinde vekillerimizden çok daha fazla gayret bekliyoruz. Aynı şekilde milletvekillerimizin seçim bölgelerini kesinlikle ihmal etmemeleri gerekiyor.
Milletvekillerimizden az önce ifade ettiğim beklentimi tekrar ederek söylüyorum. Bundan böyle kesinlikle kendi seçim bölgesini ihmal etmemeli. Her hafta bölgesine gidecek 3 gün ve bölgesinin tüm ilçelerine mahalle ve köylerine kadar gidecek. Bizlere ulaştırılması gerekenleri ulaştıracak.
ABD ZİYARETİ
Aziz kardeşlerim bilindiği gibi geçtiğimiz hafta sayın Trump'ın davetine icabetle ABD'uye bir çalışma ziyareti gerçekleştirmiştik. Başkan Trump'la oldukça verimli toplantı yaptık. ABD ile ilişkilerde sıkıntılı bir dönemden geçildiği sır değil. Amacımız bu zor dönemi her iki ülke için kabul edilebilir ve sürdürülebilir şekilde geride bırakmaktır. Türkiye ve ABD'nin çok daha yakın ve birbirini destekleyeceği şekilde olması gerekiyor. İki ülke arasındaki ilişkileri bozmaya yönelik çabaların gerçek mahiyetini en iyi gören sayın Trump'tır. Türkiye-Amerika ilişkileri konusunda Trump insiyatif kullanmaktadır.
S-400 VE F-35 KONUSU
S -400 konusunda çözüm yolları aranması konusunda Trump ile mutabık kaldık. Trump’a ülkemizin s-400 sisteminden vazgeçmesinin söz konusu olmayacağını aşırı ısrarın Türkiye’nin egemenlik haklarına tecavüz anlamına geleceğini söyledim. F-35 meselesindeki mevcut uzlaşmaz tavır sürerse Türkiye’nin başka arayışlara girme zorunda kalacağını da ayrıca söyledik.
Suriye meselesi ABD ziyaretimizin en önemli başlığıydı. Sadece Fırat Kalkanı Harekatı'nda 3 binin üzerinde DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. ABD tarafından düzenlenen öldürülen Bağdadi'nin aile fertlerinden oluşan çok sayıda kişi yakalnmış ve bunlardan önemli bilgiler elde edilmiştir. Terör örgütü YPG/PKK, hapishanedeki DEAŞ'lıları serbest bıraktı ve bunu ABD'ye bıraktık.
Barış Pınarı Harekatı'nda kontrol altındaki yerleşim yeri sayısı 600'ü, etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1200'ü aştı. Harekat alanı sahası dışından güvenlik güçlerimiz ile SMO'ya her gün saldırı gerçekleşiyor. Saldırılarının müsebibi terör örgütü YPG/PKK'dır. Terör örgütünün mevzi haline getirdiği okul, kilise, hastane gibi yerleri ortaya çıkarmamıza rağmen kimse bir şey demiyor.
'MAZLUM KOBANİ' AÇIKLAMASI
Ne Mazlum Kobani’si ya böyle biri yok. Bu biliyorsunuz Ferhat Abdi… Bu adam ülkemizde yüzlerce insanın öldürülmesinin başını çekmiş olan bir katildir ve bir teröristtir. Harekat bölgesindeki saldırının müsebbibi PKK terör örgütüdür. Terör elebaşı Ferhat Abdi’yi Trump ve senatörlere görüntülü olarak anlattık. Bu onları ciddi manada etkiledi.
"TEHDİTLER SONA ERENE KADAR MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEKTİR"
Suriye ve Kuzey Irak'taki ülkemize yönelik tehditler sona erene kadar bu mücadelemiz devam edecektir.
KILIÇDAROĞLU'NA TANK-PALET FABRİKASI YANITI
Türkiye’nin ve Türk milletinin menfaatlerini savunmak için dünyanın dört bir yanında mücadelemizi sürdürüyoruz. Milletimizin desteği 17 yıldır olduğu gibi bugün de yanımızdadır. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet yolunda verdiğimiz mücadelenin her adımını 82 milyon vatandaşımız ve duası bizlerce olan milyonlarca kardeşimiz ile birlikte atıyoruz. Bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak önümüze kurulan tüm tuzakları bozuyor, tüm senaryoları parçalıyoruz. Ülkemizi hedef alanların önceliklerinin en başına milletimizle aramızdaki bağı koparmayı koymalarının sebebi işte budur. Dışardan gelen her türlü saldırıya, yöneltilen iftiralara karşı biz ülkemizin ve milletimizin hakkını hukukunu menfaatlerini sonuna kadar savunuruz, bu konuda en küçük bir sıkıntımız yok. Üzüntü verici olan içimizdeki bazı kesimlerin de Türkiye düşmanlarıyla aynı kafayı taşıyor olmasıdır. Tayyip Erdoğan gitsin AK Parti yıkılsın da Türkiye’ye ne olursa olsun. Bu anlayışın ürünü söylemler adeta birilerinin varoluş gayesi haline dönüştü. CHP Genel Başkanının yalancılığı, eksikliği, çarpıklığı defalarca ortaya konan hususları tekrar tekrar gündeme getirmesi artık siyasetle izah edilemeyecek bir garabet halini almıştır. Bu kişinin diline doladığı konulardan biri; Sakarya’daki tank palet fabrikasıdır. Bu konuya defalarca izah ettik. Arkadaşlarımız defalarca bilgileri belgeleri kamuoyu ile paylaştılar, Savunma Bakanlığımız detaylı bir açıklama yaptı. Fabrikanın mülkiyetinin devlette olduğu sadece işletme hakkının belli bir süreyle Katar ve Türk iş birliğinden oluşan BMC’ye devredildiği, yapılacak yatırımlarla fabrikanın daha etkin ve verimli şekilde çalışacağı anlatıldı ve bu süreçte 50 milyon dolarlık yeni bir yatırımla da buranın çok daha işlevsel hale gelebileceği bu anlaşmanın kayıtları içerisinde de ayrıca vardır.
"ANAOKULU ÖĞRENCİSİNE ANLATIR GİBİ ANLATACAKLAR"
CHP Genel Başkanı hala fabrikanın Katar ordusuna satıldığına kadar vardırdığı yalanlarını tekrarlamakta ısrar ediyor. Yalanın sonu yok ki ama yalancının mumu da yatsıya kadar yanar. Geçmişte bilinen tek icrai faaliyeti SSK’yı batırmak olan birisinin böyle bir işlemi anlamasını beklemenin zor olduğunu farkındayız. Onun için dün Merkez Yürütme Kurulu toplantılarımızda arkadaşlarıma şu talimatı verdim: Bu konuya Sayın Genel Başkana ilkokul bile değil tıpkı bir anaokulu öğrencisine anlatır gibi tane tane yeniden izah edecekler. Ta ki anlayana kadar bu izahatı sürdüreceğiz hatta görüntülü olarak. Görüntüsüz anlamayabilir.