Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya Büyükşehir Belediyesi Miting Alanı'nda gerçekleştirilen AK Parti Malatya 7.Olağan İl Kongresi'ne katıldı.
Konuşmasına tüm Malatya'yı selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Güz gelince bağlar döker gazeli, çok hasretlik çektim gurbet gezeli, yedi iklim, dört köşeyi dolaştım bulamadım Malatya'dan güzeli." dizelerini okudu.
Malatya'nın 1365 yıl önce İslam ordularının, Hz. Muhammed'i dünya gözüyle gören kutlu insanların çiçeklendirdiği, Battalgaziler'in tarih yazdığı, Alparslan'ın gazilerine yoldaş olan, atlarına su, gönüllerine huzur veren bir şehir olduğunu dile getiren Erdoğan, "Malatya Selçuklu'nun mührünü taşıyan, Danişmentlere başkent olan, Yavuz Sultan Selim'le birlik olan şehir. Malatya İbni Arabi'lere, Sadrettin Konevi'lere adeta alevden bir gönül ırmağı gibi coğrafyamızı irfanla sulayan nice alimlere kucak açan şehir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Malatya'nın aynı zamanda Türkiye'ye çağ atlatan merhum Turgut Özal'ı da yetiştirdiğine işaret ederek, "İşte bu Malatya yol arkadaşı olursa ancak ülkesine ve milletine hayırlı insanlarla olur." diye konuştu.
Malatya'nın yiğit insanlarının tarih boyunca olduğu gibi bugün de Türkiye'nin her mücadelesinde ilk safta yer aldığını ifade eden Erdoğan, AK Parti'nin 19 yıllık geçmişinde de bu kentin daima en önde olduğunu söyledi.
Erdoğan, 2019 seçimlerinde yüzde 68,5 oy oranıyla kendilerine olan desteği yenileyen Malatya'ya şükranlarını sundu.
Malatya ve Elazığ'da meydana gelen depremleri hatırlatarak, tüm vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ileten Erdoğan, depremin hemen ardından yaraları sarmak için harekete geçtiklerini belirtti.
Erdoğan, "Yapılan tespitlerin ardından Malatya'da 1555 tanesi ahırlı köy evi olmak üzere toplam 5 bin 24 konut inşa etmek için çalışmalara başladık. Bugün Pötürge'de 208, Kale'de 238 konut olmak üzere 446 konutu vatandaşlarımıza teslim ediyoruz. Kalan konutlar da etaplar halinde teslim edilecek. İnşallah depremin yıl dönümünde konut inşasını tamamlamış olacağız." dedi.
Depremin merkez üssü olan Elazığ'da da 1015 tanesi ahırlı köy evi olmak üzere 18 bin 868 konut inşa ettiklerini vurgulayan Erdoğan, bu konutların 2 bin 521'inin teslim aşamasına geldiğini, en kısa zamanda Elazığ'a giderek konutları bizzat vatandaşlara teslim edeceklerini dile getirdi.
Erdoğan, Elazığ ve Malatya'da 9 ay gibi kısa bir sürede konutları teslim aşamasına getiren bakanlığı ve yüklenici firmaları tebrik etti.
Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırma mücadelelerinin sembol şehirlerinden birinin de Malatya olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Şimdi ülkemizi 2053 vizyonuyla buluşturmaya hazırlanırken gözümüz yine Malatya'nın üzerinde olacaktır. Biz de Malatya'nın hem kalkınma gayretlerinde hem de yaşadığı felaketlerde hep yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Bu tarihi süreçte AK Parti 7'inci Olağan Kongresi'nin kritik bir dönüm noktası teşkil edeceğine inanıyorum."
Malatya'nın da her zaman olduğu gibi bu yeni dönemin lokomotifliğini üstleneceğini düşündüğünü söyleyen Erdoğan, kuruluşundan bugüne teşkilatlarda görev alanlara şükranlarını sundu, vefat edenlere de Allah'tan rahmet diledi.
Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma mücadelesinin uzun ve meşakkatli bir süreci ifade ettiğini vurgulayan Erdoğan, "Bir yanda halka rağmen halkçılık, bir diğer yanda güya halkının yanında olduğunu ifade ederken halkının duygularını sömürenler. Güya ülkeyi asrileştirmek isteyen jakoben bir zihniyet, diğer yanda ise gönlü ve gözü milletimizle aynı istikamete bakan bir anlayış var. Milletimizin değerlerine savaş açanlar kimi zaman darbelerle, kimi zaman siyasi ve ekonomik krizlerle somutlaştığı şekliyle dışarıdan da destek almışlardır." diye konuştu.
Dünyanın pek çok yerinde ve bölgedeki kimi ülkelerde de benzer mücadelelerin yaşandığına işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ülkelerin bir kısmında kendi tarihine, inancına, kültürüne yabancı hatta husumet besleyen yönetimlerin yol açtığı felaketlere şahit olduk. İşte şu son zamanlarda Fransa'nın başındaki zat şaşırmış, yatıyor, kalkıyor Erdoğan'la uğraşıyor. Ya önce sen kendine bir bak, nereye gidiyorsun bir ona bak. Dün Kayseri'de de söyledim bu bir vaka. Onun için bir hakikaten kontrolden geçmesi lazım. Bir de Hollanda'da bir milletvekili müsveddesi var. O da kalkmış bizimle ilgili yine bir şeyler yapıyor. Ya bir defa haddini bil, haddini bil, kiminle yol yürüdüğünü hiç hesap ettin mi? Haddini bileceksin. Faşizm bizim kitabımızda yok faşizm sizin kitabınızda var. Faşizmi Almanya'da yaşadık, İtalya'da yaşadık, nazizmi yaşadık. Siz onlarla beraber yol yürüdünüz ama bizim kitabımızda ne faşizm ne nazizm, bizim kitabımızda sosyal adalet var ve biz bu sosyal adaletle yol yürüyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin yeri geldiğinde bir avuç ekmeği fakir fukara, garip gurebayla paylaşmasını bildiklerini ifade ederek, "Suriye'de bütün o zulme uğrayan o garip gurebaların yanına, imdadına kim, Türkiye koşuyor? Türkiye, biz koşuyoruz. Şu anda 4 milyon göçmeni topraklarımızda biz beslemiyor muyuz, biz barındırmıyor muyuz? Bir o kadarını da Suriye'de aynı şekilde biz beslemiyor muyuz? Bunu gören göz sizde yok. Sizin gözünüz var görmüyor, kulağınız var duymuyor, ağzınız var hakkı, hakikati konuşamıyor. Sizin benzerleriniz ülkemizde de var zaten. Onlara dersi inşallah 2023'te, 2024'te en güzel şekliyle vereceğinize inanıyorum." dedi.
Bugün Türkiye'nin dünyada en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke olduğunu anımsatan Erdoğan, aynı şekilde milli gelirine göre en çok insani yardım gerçekleştiren ülkelerin başında da Türkiye'nin geldiğini, binlerce yıllık kardeşlik ve dostluklarının olduğu insanlara zor günlerinde el uzatmaktan, kucak açmaktan şeref duyduklarını vurguladı.
"Dünyayı yaşanmaz hale getiren güçlerin oyunlarını bozduğumuz, gerçek yüzlerini ortaya çıkardığımız için bizi de hedef tahtasına koymuşlar. Varsın koysunlar. Durmak yok yola devam." ifadelerini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Suriye'de briket evler yapıyoruz. İdlib'de evsiz kalanları bu evlere yerleştirmenin gayreti içindeyiz. Söz verdiler. Başta Almanya, '125 milyon avro destek veririz' dediler. Ondan sonra 50 dereden 50 türlü su getirdiler. Yok Birleşmiş Milletler dediler, yok şurası dediler, burası dediler, bir Allah kuruşu yok. Bunların sözlerine inanılmaz. 'Biz STK'lar ile bu yolda devam ederiz ve bu briket evleri de inşallah yaparız' dedik. Orada emeği olan tüm STK'larımıza şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum."
Erdoğan, Batı'dan teşekkür beklerken Türkiye'nin sınırları dibinde terör koridorları oluşturma gayretleriyle karşılaştıklarını dile getirdi.
Fırat'ın doğusunda bir terör devleti kurma hazırlığı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Libya'da ülkenin meşru yönetiminin yanında yer aldıkları için destek beklerken Türkiye'nin iftiralar ve ithamlarla bölgeden dışlanmaya çalışıldığını ifade etti.
Erdoğan, "Oradaki kardeşlerimizin ve meşru hükümetin daveti ile Libya'dayız. Suriye'de Suriye halkının daveti ile oradayız. İlla zalim Esed'in davetini beklememize gerek yok. Zalim Esed işine gelenleri davet edebilir ama biz orada o mazlum milletin davetiyle varız." diye konuştu.
Doğu Akdeniz'de haksızlığa ve hukuksuzluğa, açıkça ortada olan girişimlere karşı hamleler geliştirirken tehdit derecesine varan engelleme çabalarına maruz kaldıklarına dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:
"Kafkasya'da kendi topraklarını savunan Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında yer aldığımız için suçlandık. İşte şimdi duyuruyorum. Bazı Amerikalılar çıkıyor, İlham kardeşimi arıyor ve diyor ki 'Biz sizin yanınızda kimin yer aldığını biliyoruz. Erdoğan var, Türkiye var. Biz Türkiye'de yeri gelirse yaptırım uygularız.' Ya sen kiminle dans ettiğinin farkında değilsin ya. Yaptırımın neyse geç kalma yap. F-35 için adım attık, paramızı ödedik, vermediniz. Vermiyorsunuz ve bizi tehdit ettiniz. 'S400'leri Rusya'ya geri gönderin' dediniz. Biz kabile devleti değiliz. Biz Türkiye'yiz, Türkiye. Daha yeni başbakan olmuştum. Onlardan İHA'ları istedik. Bak SİHA değil İHA. Oğul o zamanlar vardı. En sonunda dayanamadı 'Hiç olmazsa 2 ay kullanmak üzere biz İHA'lardan verelim' dedi. Fakat bu bizi ev sahibi yaptı. Şimdi bırakın İHA'yı, SİHA'larımız var. Bu SİHA'lar şu anda dünyada örnek konumuna geldi. Bazı ülkeler SİHA'lar noktasında da önümüzü kesmeye çalışıyorlar. İHA, SİHA ve Akıncı'yı yapmaya muvaffak olan grubumuzu şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum."
Erdoğan, Avrupa'da yükselen ırkçılık ve İslam düşmanlığını ifşa ettikleri için hedef haline getirildiklerini, daha önce Balkanlar'dan Güney Asya'ya kadar dünyanın dört bir yanında mazlumların yanında yer aldıklarında da benzer saldırılara uğradıklarını söyledi.
Zenginliğini sömürgeciliğine, güvenliğini katliamlarla dolu tarihine, huzurunu sadece kendi çıkarları için kullandığı demokrasi ve özgürlük söylemine borçlu olanların Türkiye'nin onurlu duruşundan memnun kalmadıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bizim de onları memnun etmek gibi amacımız zaten yoktu. Bizim tek gayemiz inancımızın ve tarihimizin bize yüklediği sorumlulukları hakkıyla yerine getirmektir. Terörle mücadeleden sınır ötesi harekatlarımıza kadar hiçbir konuda milletimizin başını yere eğdirecek bir yanlışımız olmadı, evelallah da olmayacak. Bugün Türkiye, dünyanın her yerindeki toplumların gönüllerinde, mazlumların hamisi, hakkın ve adaletin savunucusu olarak taht kurmuştur. İnşallah bundan sonra da sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye devam edeceğiz. Bunun yolu da kendimiz ve tüm dostlarımız için her alanda gelişmemizden, büyümemizden, güçlenmemizden geçiyor."
Kaynak: AA