Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dönemin Başbakanı Diyenler Dönemin Haşhaşı Örgütü Oldular

Özgür ALTUNCU -Yaşar KAÇMAZ/İSTANBUL,(DHA) Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)'nun 2014 Olağan Genel Kurulu, Levent'te bir otelde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip

Özgür ALTUNCU -Yaşar KAÇMAZ/İSTANBUL,(DHA) Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)'nun 2014 Olağan Genel Kurulu, Levent'te bir otelde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 11.00'da alkışlarla salona girdi. Erdoğan konuşma yapmak için kürsüye çıktığında da genel kurul üyeleri ayağa kalktı. Erdoğan konuşmasında 17 -25 Aralık operasyonlarına değinerek, "17 -25 Aralık darbe girişimini yaşadık. Bütün bu operasyonların herhangi birinde eğer boynumuzu eğseydik, eğer tuzağa düşseydik, bugünlere gelemezdik" dedi. "DÖNEMİN HAŞHAŞİ ÖRGÜTÜ" Erdoğan, "Darbenin sonucu konusunda kendilerinden o kadar eminlerdi ki, darbe sonrasında kullanmak üzere, iddianameyi hazırlamışlar ve o iddianameye 'dönemin başbakanı' ifadesini koymuşlardı. Dönemin Başbakanı diyenler. Dönemin Haşhaşi örgütü oldular. Bizim için 'Dönemin başbakanı' diyen dönemin 'Haşhaşi örgütünü' inşallah kısa süre zarfında hiç kimse hatırlamayacak, hatırlayan da hayırla yad etmeyecek" diye sürdürdü. "AB'YE SERT TEPKİ" Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Düne kadar birbirlerini hasım görenler, bugün artık ortak hareket ediyorlar. Çünkü patron öyle istiyor. Biz yetkiyi birilerinden almadık, biz yetkiyi milletten aldık, hesabı da sadece millete veririz" dedi. Erdoğan, "Şimdi bakın 14 Aralık tarihinde yargı önündeki iddialardan yola çıkarak bir süreç başlattı. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak ben de bu süreci yakından izliyorum. Her şey yasalara uygun bir şekilde cereyan etti. Hiç kimse süreç tamamlanmadan linç edilmedi. Dikkatli temiz bir süreç ilerliyor. Bu süreç başladığı andan itibaren basın susturuluyor diye bir kampanya başlattılar. AB tatil gününde bununla ilgili açıklama yapıyor. Bunlar ne zamandan beri tatil gününde açıklama yapmaya başladılar. 50 yıldır bizi kapılarında bekletenler bu hassasiyeti nereden elde ettiler" ifadesini kullandı. "TÜRKİYE GUGUK DEVLETİ Mİ ?" Uluslararası basının bu olayı kullandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hemen bu kampanyaya sımsıkı sarıldılar. AB'nin hukukun üstünlüğüne inanmış oluşumları dahi Türkiye aleyhine bu kampanyaya destek verdiler. Ben bu AB'nin en büyük ülkesine, PKK terör örgütünü himaye ediyorsunuz, alın size dosyalar diye sunduğumda başında bulunan hanımefendiden aldığım cevap, 'haklarında 4 bin dava var'. Hepsinden aldığım cevap bir hiç. Verdikleri bir cevap neydi ? Hukuk devletinden netice bekliyoruz. Türkiye ney, guguk devleti mi ? Türkiye AB önünde kapı kulu değildir. Türkiye bırakın boynunu eğmeyi, asla ve asla azarlanacak, kendisine gündem belirlenecek bir ülke değildir" diye konuştu. "SAYGI DUYACAKSINIZ" Sabancı'yı cinayetini gerçekleştiren teröristin Avrupa ülkelerinde fellik fellik dolaştığını söyleyen Erdoğan, "Niye teslim etmiyorsunuz, niye vermiyorsunuz? Siz hangi adaletten bahsediyorsunuz. Bunların yapılanlar hoşlarına gitmeyebilir. Umutlarınızı adalet üzerine tesis edin. Umut bağladığınız maşaların maskesi düşüyor olabilir. Hoşunuza gitse de gitmese de Türkiye'deki yargının kararlarına ve tasarruflarına saygı duyacaksınız. Hukukun üstünlüğüne saygı göstereceksiniz" dedi. "AMA AB İÇİNDE OLANI GÖRMEYECEKSİN" "Gözaltına alınanlar gazeteciymiş, gazeteci suç işlemez mi" diye soran Erdoğan, "İngiltere'de 50 gazeteci sorguya çekilirken neden sustunuz ? İsrail sadece bu yıl içinde 16 gazeteci katletti, neden sustunuz? İsrail yüzünden susturulan, kovulan gazetecilere neden sahip çıkmadınız. Türkiye'de polis katiline, örgüt üyelerine gazeteci diye sahip çıkacaksın. Ama AB içinde olanı görmeyeceksin" diye konuştu. "TÜRKİYE'NİN İTİBARINA BİR ŞEY OLMAZ" 'Türkiye'nin uluslararası itibarı şöyle oluyor böyle oluyor' yorumlarına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan," Hiçbir şey olmaz. Türkiye uluslararası itibarını, manşetlerle, sahte raporlarla, AB 'nin açıklamalarıyla elde etmiş bir ülke değildir. Türkiye güçlü ekonomisiyle zaten itibarlıdır. Türkiye mazlumların sesi olarak zaten itibarlıdır. Türkiye dış politikasıyla zaten itibarlıdır. İtibarını önce vicdanından, ardından tarihinden , ecdadından, bayrağından alan bir ülkedir" dedi. "YENİ BİR EYALET Mİ OLUŞTURULUYOR?" Suriyeli sığınmacılara sağlanan olanaklarla ilgili Batılı ülkelerden övgü aldıklarını anlatan Erdoğan, "Kamplarınızı, gezdik gördük. Çok güzel kamplar yaptınız' söyledikleri bu. İyi güzel de biraz katkıda bununun" diye konuştu. Kobani konusunda da farklı hesaplar içinde olunduğunu söyleyen Erdoğan, " Ben şimdi düşünüyorum. Arkadaşlarıma da diyorum, Kuzey Suriye'de yeni bir yapılanmamı oluşturuluyor" dedi. Kobani'nin içinde şu anda sivil halkın olmadığını anlatan Erdoğan, 200 bin insanı Türkiye'nin aldığını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda orada son haliyle 3 bin kadar savaşçı var. Bunlar DEAŞ ile savaşıyor. Peki Halep ile niye ilgilenmiyorsunuz? Asıl önemli olan orada Halep. Kobani'nin stratejik önemi yok. Birileri için var. Ben şimdi düşünüyorum. Arkadaşlarıma da diyorum ki; yoksa burada Kuzey Suriye'de yeni bir yapılanma mı oluşturuluyor? Yeni bir eyalet mi oluşturuluyor? Çünkü Esed'in böyle bir derdi yok. Üç kantonu birleştirmek suretiyle burada yeni bir yapılanmanın içerisine girebilirler. Bu ülkem için bir sıkıntıdır, bir tehdittir. Bunu görmemezlikten gelemeyiz. Peki Halep'e niye gelip de sahip çıkmıyorsunuz? Halep'de 1 milyon 200 bin insan var. 1,5 milyon insan var. Onlarla bizim diyaloglarımız Kobani'den daha az değil. Orada bir ekonomi var, orada bir kültür var, orada bir medeniyet var, orada bir tarih var. Niçin Halep'e sahip çıkmıyorsunuz? İşte koskoca bir soru işareti bu. Biz biliyoruz, sabırlıyız ama bütün gerçekleri görerek adımlarımızı atıyoruz" ifadesini kullandı. "BAŞARISIZ OLDUĞUM KONULARDAN BİRİ" Cumhurbaşkanı olarak inşaat sektörünü hafife almaya asla tahammül göstermeyeceğini söyleyen Erdoğan, "Emek yoğunluklu bir alan olması nedeniyle istihdamda bize önemli bir alan ifade etmektedir. Bu demek değil ki inşaat sektörüne girerken sanayiyi bir kenara koyalım. İkisini de at başı götürmek zorundayız. Faizleri düşürmek durumundayız ki, girişimcilerimiz cesaretlensin. Yatırımcımız cesaretlensin. Onlar yatırım yapacaklar ki, istihdam artacaktır. İhracat artacaktır. İhracatçımızın rekabet gücü artacaktır. Yatırımcının önünü açmaya mecburuz. Bugün ABD 1 puan uyguluyorsa, AB bu civarlarda dolaşıyorsa, bize ne oluyor? Komisyonlarını kattığınız zaman, bakıyorsunuz 13-14-15 puanlara kadar çıkıyor. Tek kelimeyle bu zulümdür. 'Siz Başbakandınız bunu niye yapmadınız ?'Onu da söyleyeyim, başarısız olduğum konulardan biri de budur. Ama sürekli bunların müzakerelerini yaptık. Anlayışım budur" diye konuştu. Erdoğan'a konuşmasının ardından DEİK Başkanı Ömer Cihad Vardan tarafından bir tablo hediye edildi. Erdoğan daha sonra Beylerbeyi Sarayı'na geçti.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: