Gelecek Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Musa Arat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte çekilen fotoğrafıyla yaptığı paylaşımda, "Küresel ve emperyalist güç odaklarının planlarına uygun olarak kurulmaya çalışılan Masaya dahil olunmasına, terör örgütlerinin destekçileri ve işbirlikçileri ile aynı yapıda yer alınmasına karşı olduğumu çok daha önceden açıkça ifade etmeme rağmen oluşan mevcut duruma karşı Gelecek Partisi'ndeki görevimden ve parti üyeliğinden istifa ettim" dedi.
Vebale ortak olmayacağını vurgulayan Arat, "Altılı masanın CHP politikalarına mahkum edilerek Ülkemiz açısından küçülmeye, bölünmeye, sömürülmeye giden yolun açılmasına sebep olabileceğine inanıyorum. Bu büyük bir vebaldir" ifadelerini kullandı.
Arat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Küresel ve emperyalist güç odaklarının planlarına uygun olarak kurulmaya çalışılan Masaya dahil olunmasına, terör örgütlerinin destekçileri ve işbirlikçileri ile aynı yapıda yer alınmasına karşı olduğumu çok daha önceden açıkça ifade etmeme rağmen oluşan mevcut duruma karşı 27 Mart 2023 tarihinde Gelecek Partisindeki görevimden ve parti üyeliğinden istifa ettim.
Altılı masanın oluşumu, şekli ve bünyesinde barındırdığı mana beni rahatsız etti.
Zira; tek parti döneminin yaptığı eşsiz zulümleri unutarak, bugün yeni zulümlerin yaşanabileceği bir kapının aralanmasına gönlüm ve vicdanım razı olmadı. CHP'yi bugün idare edenler bir değişimden bahsetseler de, tabanının tutumunda bir değişim olmadığı, muhafazakar insanlarla bir hesaplaşma ve intikam hayalleri beslendiği açıkça görülmektedir. Bölgesinde lider ve oyun kurucu Türkiye'nin böyle bir zihniyetle yeniden tanıştırılmasına karşı olduğum için istifa ettim.
Altılı masanın CHP politikalarına mahkum edilerek Ülkemiz açısından küçülmeye, bölünmeye, sömürülmeye giden yolun açılmasına sebep olabileceğine inanıyorum. Bu büyük bir vebaldir. Milletimizin hayrına değildir. Ben bu vebale ortak olmak istemedim. 15 Temmuz 2016 hain Darbe girişiminde Halkımızı darbecilere karşı dik durmaya çağıran ilk il başkanlarından biri olarak darbeciler ve destekçilerinin ayırt edilmeksizin görevlerine iade etme taahhüdünü asla kabullenemem. Böyle bir program Türk siyasal yapılanmasının programı olamaz. Dün de AK Parti Genel Merkezinde Sayın Cumhurbaşkanımızın kabulü üzerine son derece verimli bir görüşme yaptık.
14 mayısta tarihi bir seçim var. Türk i y e küresel güç olma potansiyeli taşıyan büyük bir bölgesel güçtür. 20 yılın kazanımları ve edinilmiş Devlet tecrübesi ile ülkemizi aynı hızla geleceğe taşıma gayretlerine destek olmak amacı ile 14 mayıs tarihi seçimlerinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a ve AK Parti'ye destek vereceğim. "