Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Kadın Kolları Kongresi 'nde yaptığı açıklamada HDP'yi ima ederek, "Teröristleri kutsayanlar devletimizin pençesinden asla kurtulamayacaklar. Parlamentoya girsinler diye onlara destek verenler de bunun hesabını verecekler. Sırtlarını kime dayarlarsa dayasınlar. Ağzı daha süt kokan sabilerden katliamlarının hesabını muhakkak soracağız" diye konuştu.
Erdoğan'ın sözlerine HDP'den yanıt geldi. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli imzalı yazılı açıklamada bulundu.
İşte HDP tarafından yapılan o açıklama:
"Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bir kez daha "HDP’nin parlamentoya girmesini destekleyenler hesap verecek" sözleri ile milyonlarca HDP seçmenini tehdit etti.
Erdoğan’ın bu ifadeleri ve tehditleri siyaseten ve hukuken kabul edilemez yaklaşımlardır. HDP’nin 6 milyona yakın seçmenini ve aileleri ile birlikte 20 milyona yakın yurttaşımızı açıkça tehdit eden bu ifadelerin demokratik siyaset kültürü ile alakası yoktur.
Korku hükümdarlığı yaratarak ülkeyi yöneteceğini düşünenler, bilsinler ki, yanılıyorlar.
HDP, parlamentoya 67 milletvekili ile girerek AK Parti-MHP Koalisyonu’nun Anayasa’yı istediği gibi değiştirme hevesini kursağında bırakmıştır. Seçim sonuçları da göstermiştir ki, HDP yerel seçimlerde de hem birçok büyükşehirde hem de il ve ilçelerde yerel yönetimleri kazanabilecek veya iktidarın kaybetmesini sağlayacak bir potansiyele sahiptir.
Bunu engellemek için hamle yapan Erdoğan, siyasi iklimi açıkça zehirlemektedir.
Yerel seçimlerde demokrasi güçleri ile HDP’nin yerel ittifaklar yapmasını engellemek için kurulan bu cümleler demokratik meşruiyeti kendinden menkul bir rejimin ve onun destekçilerinin çırpınışlarıdır.
HDP’ye yönelik bu hedef şaşırtma hamleleri ekonomideki vahim gidişatı, dış politikadaki pis pazarlıkları ve oyunları örtmek için yapılmaktadır. Ancak halkımız cambaza değil, gerçeğe bakacak deneyim ve sağduyuya sahiptir. Tıkanmışlıklarının öfkesini HDP ve seçmenlerinden çıkarma oyunu mutlaka bozulacaktır.
HDP ve seçmenleri, bütün tehditlere ve provokasyonlara rağmen demokrasi ve barış mücadelesini doğru bildikleri yolda ve şekilde sürdürme kararlılığındadır."