Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul'da konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da toplu açılış töreninde açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle;

İstanbul'umuzun en genç ilçelerinden biri olan Çekmeköy'ün yıldızı hem doğal güzellikleriyle hem de üretime katkılarıyla giderek parlıyor. 15 Temmuz darbe girişiminde Çekmeköy halkı cesaretle sokaklara dökülerek darbecilerin karşısına dikilmiş ve kahramanlığını tarihe yazdırmıştır. Çekmeköylü kardeşlerime de o gece hürriyetine, geleceğine sahip çıktıkları için teşekkür ediyorum. Şehitler Tepesi'ni boş bırakmayan 249 kardeşimize Allah'tan rahmet diliyor. Yaralanan 2 bin 193 kardeşime buradan rabbime şifalar diliyorum.

Reklam
Reklam

İŞTE ŞİMDİ 16 NİSAN 15 TEMMUZ'UN HESABINI SORMA GÜNÜ

Nice kahraman bu ülkeyi FETÖ ihanet çetesine bırakmamıştır. Üniforma giymiş teröristlere meydanı dar eden bu milletin mensubu olmaktan dolayı ne kadar iftihar etsem azdır. Benim milletim o gece İstiklal Marşı'nda ifade edildiği gibi F6'ların karşısında durdu, tankların karşısında durdu, o modern silahların karşısında durdu. Niye? Çünkü onlar şehadete inanmıştı. Tankların altında kalan gençlerimiz var, hanım kardeşlerim var. Paramparça oldular. Ama onlar sevgili peygamberimize en yakın makama ulaştılar. Onlar rabbimizin ifade ettiği, Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin, onlar diridirler ama siz bilemezsiniz... İşte onlar o yolda yürüdüler. Bu mücadeleyi verirken aynı zamanda demokratik haklarını da koruma altına aldılar. 16 Nisan, 15 Temmuz'un hesabını sorma günüdür.

KANDİL'İ Mİ SEVİYORSUN ONLARLA BERABERSİN

Şu anda Kandil'den, FETÖ Pensilvanya'dan haber gönderiyor; hayır deyin diyor. Bunlar şu anda bölücü terör örgütlerine destek verenlerdir. Bunların ta kendisidir. Niye evet diyemiyorlar. Çünkü evet bunların bu ülkedeki geleceğini karartacaktır. Sevgili peygamberimiz buyuruyor; kişi sevdikleriyle beraberdir. Sen Kandil'i mi seviyorsun onlarla berabersin. Ne diyor Kandil, hayır! Hayır diyenler onlarla beraber haşrolunacaktır. Bu kadar açık.

Reklam
Reklam

BÖYLE GELMİŞ BÖYLE GİTSİN DEMEK TÜRKİYE'YE HER TÜRLÜ ZULMÜ MÜSTEHAK GÖRMEKTİR

Türkiye artık her 10-15 yılda darbe, muhtıra, ekonomik kriz gibi ayağındaki prangalardan kurtulmak zorundadır. Belediye başkanlığı, 12 yıl Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı döneminde çok şey gördük. Artık Türkiye mevcut yönetim sistemiyle yoluna devam edemez. Mevcut sistemde ısrar etmek, bu ülke sürekli darbe tehditlerine açık kalsın demektir. Mevcut sistemde direnmek Türkiye'yi ekonomik krizlerin pençesine terketmek demektir. Terör örgütleri karşısında mücadelenin başarıya ulaşmamasını istemektir. Böyle gelmiş böyle gitsin demek, bu millete her türlü zulmü, yokluğu, yoksulluğu müstehak görmektir.

VATANDAŞIM SANDIKTA VERDİĞİ OYUN ANLAMINI BİLMELİDİR

Milletimizle birlikte lider ülke Türkiye'yi özlüyoruz. Bunun için 16 Nisan'da sandık başına gidildiğinde verdiği oyun ne anlama geldiğini iyi bilmelidir. Herkese soruyorum, ekranda, Avrupa'da, Türkiye'deki kardeşlerime sesleniyorum. Tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatan için evet mi?

Reklam
Reklam

ANA MUHALEFETİN BAŞINDAKİ ZAT BİLMİYORSA HATIRLATAYIM

Yeni sistemde Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık görevleri birleşiyor. Bunu her ne kadar ana muhalefetin başındaki zat bilmiyorsa da ben buradan hatırlatayım. E ne yapalım öğrencek. Biz anlatacağız, siz de anlatacaksınız böylece öğrenecek. Yeni sistemde Cumhurbaşkanının başka partiden Başbakan'ın başka partiden olma ihtimali yok. Hala yeni sistemde Başbakan olduğunu sananlar var. Buradan bilenlere hatırlatmak, bilmeyenlere öğretmek için anaysaa değişikliğinin ne getirdiğini kısaca ifade edeyim. Yeni sistem yürütme görevini Cumhurbaşkanına vererek milletin kimden hesap soracağını netleştirmesidir. Artık koalisyonlar ve bunların yol açtığı krizler sona eriyor.

NE DİYORDUK İLKOKULDA YAT YAT UYU! UYU UYU YAT

Cumhurbaşkanı yüzde 50 + 1 oyla seçileceği için, hiç bir kuruluşun ve kurumun millete rağmen herhangi bir tasarrufta imkanı kalmıyor. Ana muhalefetin başındaki zat bizim Karadenizli hemşehrilerini toplamış diyor ki, "Meclisin bütün yetkileri elinden alınıyor" El insaf! Yahu oku oku! Hani ilkokulda bize alfabe dağıtmışlardı. Yat yat uyu, uyu uyu yat! İşte bu şekilde olmuyor. Şimdi devran değişti. Şimdi hem okuyacağız hem çalışacağız. Dedimiz Fatih karadan gemileri yürüttü. Biz de Marmaray'ı, Avrasya'yı boğazın altından götürdük, evet bu demektir.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: