Cumhurbaşkanı Gül, Eroğlu’na mektup gönderdi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 37. yıldönümü nedeniyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu'na Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen aracılığıyla mektup gönderdi.
Cumhurbaşkanı Gül mektubunda, "Kıbrıs Türk’ünü Ada’nın eşit sahibi olarak hürriyetine kavuşturan Barış Harekatı’nın 37. yıldönümü münasebetiyle, Zat-ı Devletleri’ni ve şahsınızda tüm Kıbrıslı Türk kardeşlerimi en içten dileklerimle kutluyorum" ifadesini kullandı. Gül, Kıbrıs Türk halkının, yıllardır mücadelesini verdiği milli davada baskılara boyun eğmeyeceğini, özgürlük ve bağımsızlığını koruyacağını, meşru haklarından vazgeçmeyeceğini tüm dünyaya gösterdiğini belirterek, "Kıbrıs Türkünün hukukunu muhafaza etmek için sürdürdüğü kararlı mücadelesinde her zaman yanında olan Anavatan Türkiye, 20 Temmuz 1974 tarihinde gerçekleştirilen Barış Harekatı ile tesis edilen barış, istikrar ve huzurun güvencesi olmaya devam edecektir." dedi.
BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonu çerçevesinde Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve kapsamlı çözüme yönelik olarak Ada’daki iki eşit taraf arasında devam eden müzakere süreci üçüncü yılını doldurduğunu ifade eden Gül, mektubunda şu ifadelere yer verdi: "Müzakere sürecinin en kısa zamanda kapsamlı çözüme ulaşması yönünde liderliğinizde Kıbrıs Türk tarafının sergilediği yapıcı ve kararlı çabaları destekliyoruz. Türkiye, BM ile işbirliği halinde sarfettiğiniz bu samimi çabalara yönelik güçlü desteğini bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürdürerek, tarihi ve ahdi sorumlulukları çerçevesinde Kıbrıs Türk halkının yanında olacaktır."
Gül, Ada’da kalıcı bir çözüm için tabiatıyla her iki tarafın da irade ve kararlılık göstermesinin gerektiğine işaret ederek, "Rum tarafının da Türk tarafı gibi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek samimiyetle gayret göstermesi halinde, yaklaşık elli yıldır devam eden Kıbrıs sorununun çözüme kavuşması ve böylelikle sadece Ada’da değil tüm Doğu Akdeniz’de bir işbirliği, güvenlik ve refah alanının oluşturulması mümkün olabilecektir. Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi de varılacak barış ve istikrar ortamının vazgeçilmez unsuru olacaktır.
Geçmişte yaşanan zorluklara ve acılara, bugün hâlâ maruz kaldığı haksızlıklara rağmen Kıbrıs Türkü, özgürlüğüne sahip çıkmayı bilmiştir. Kıbrıs Türk halkının bu mücadelesinde başarıya ulaşması için, birlik ve beraberlik içinde değerlerine sahip çıkarak milli davaya olan inancını muhafaza etmesinin önemi büyüktür. Kıbrıs Türkü’nün verdiği eşitlik ve özgürlük mücadelesinin en nadide eseri olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, örnek bir demokrasi ve hukuk devleti olarak bugün hepimiz için iftihar kaynağıdır. Kıbrıs Türk halkının geleceğe güvenle bakması ve yeni nesillere adil ve kalıcı bir kapsamlı çözümü miras bırakabilmesi ortak arzu ve çabamız olmaya devam edecektir. Bu vesileyle kurtuluş mücadelesinde canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle, gazilerimizi şükran ve saygıyla anarken, Türk Milleti ve şahsım adına Kıbrıs Türk halkının Barış ve Özgürlük Bayramını içtenlikle kutluyor, Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin refah, esenlik ve mutluluğu için en iyi dileklerimi yineliyorum.” ifadelerini kullandı.