"cumhurbaşkanlığı 2012 Kültür Ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, başta Osmanlı Tarihi olmak üzere geçmişin son yıllarda büyük bir merak ve ilgi konusu olmaya başladığını belirterek, "Artık sinemalarda, filmlerde, dizilerde, hikayelerde tarihin hep canlandırıldığını ve tarihin esin kaynağı olduğunu hep beraber görüyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı'nın her yıl 4 kategoride verdiği "2012 Yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri" Çankaya Köşkü'nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanvekili Mehmet Sağlam, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile kültür, sanat ve bilim dünyasından davetliler katıldı.

Cumhurbaşkanı Gül, törenin düzenlendiği salona eşi Hayrünnisa Gül ile beraber gelerek, protokolde bulunanlarla tek tek tokalaştı. Daha sonra "2012 Yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri"ni anlatan bir kısa film gösterildi ve ardından 1998 yılından beri "İstanbul Sazendeleri" isimli grubuyla konserler veren kanun virtüözü ve bestekar Göksel Baktagir mini bir konser verdi. Ödül alanların biyografilerinin anlatıldığı kısa filmlerin ardından ise edebiyat aşkını İstanbul tutkusuyla harmanlayıp kişisel anılarını şehrin geçmişiyle bir araya getirdiği eserlerinde, gelenekle yeni arasında köprü rolü üstlendiği için edebiyat dalında ödüle layık görülen Selim İleri, güncel olayları zengin tarih birikimiyle yoğurup özgün bir tarih söylemi geliştirerek, Türk tarihini evrensel bir boyuta taşıması dolayısıyla Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu, Klasik Türk ve Tasavvuf müziğini kendine özgü icra tarzlarıyla zenginleştirip geniş kitlelere ulaştırması dolayısıyla Ahmet Hatipoğlu ile Türkiye'nin arkeoloji alanındaki zengin birikimini akademik dünya, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve yerel yönetimler işbirliği ile dünya mirasına sunulacak bir zenginlikte sergiledikleri için Zeugma Antik Kenti ve Müzesi adına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay birer konuşma yaptı.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin son yıllarda büyük bir değişim içerisinde olduğunu belirterek, "Bu büyük değişimin altında şüphesiz ki çok köklü reformlar var. Bu reformlar siyaset ve hukuk alanındaki reformlar. Türkiye içinde hepimize çok büyük bir güven gelmeye başladı, Türkiye dışında da Türkiye'nin algılanması, imajı gelişmeye başladı. Bu bir gerçek, herkesin ifade ettiği ve herkesin övündüğü bir gelişme" dedi.

"Sağlıktan eğitime, ulaştırmadan ticari alanlara hangi alanlara bakarsanız bakın çok büyük başarılar var" diyen Gül, "Bunlarla övünmek ve gurur duymak en doğal hakkımız. Ama şu da bir gerçek ki ülkelerin ve medeniyetlerin başarılarını taçlandırdan esas başarılar kültür, sanat ve bilim alanındaki kazanımlarla gerçekleşmektedir. Dolayısıyla Türkiye olarak biz böyle bir değişim sürecinin devam etmesi dileğindeyiz. Türkiye olarak bizim bu alanlara çok daha fazla destek vererek, onları öne çıkarmalıyız" ifadelerini kullandı.

"İSTANBUL BİRÇOK MİLLETİN GÖZ BEBEĞİ"

Kültür ve sanatın Türkiye'de öneminin giderek çok daha fazla anlaşıldığını görmekten büyük bir mutluluk duyduğuna dikkat çeken Gül, şunları kaydetti:

"Bütün bu faaliyetlerin çok büyük bir kısmı İstanbul gibi büyük bir şehirde gerçekleşiyor. Aslında küresel şehirleri olmayan ülkeler, kendilerini küresel olarak algılandırması çok zor olabilir. İstanbul bu bakımdan birçok ülkenin, birçok milletin adeta göz bebeği halinde. Herkesin gözünün önünde, herkesin gelmek yaşamak istediği bir şehir olduğu gibi kültürel faaliyetlerde ve canlılıkta da çok büyük bir merkez olmaya başladı. Son yıllarda büyük faaliyetler gerçekleşiyor. Sergiler, toplantılar, müzeler bütün bunlar büyük bir birikim olarak Türkiye'nin belki de en gurur duyacağı alanlardan birisi oluyor.”

Zeugma Antik Kenti Müzesi'yle ilgili çalışmanın ortak bir çalışma olduğunu dile getiren Gül, "Arkeologlar şüphesiz ki çok süratli bir şekilde çalıştılar ve onlar gerçekten yeraltındaki bu değeri ortaya çıkarttılar. Buna Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nin verdiği destek her türlü takdirin üstündedir. Bu müzeyi yapması, bunu merkezi hükümete, Ankara'ya bırakmadan üstlenmesi kendilerinin Gaziantep'i nasıl bir kültür merkezi olacağına inançlarından kaynaklanıyor ve bunun neticesini de görüyorlar. Gaziantep şimdiden turistlerin akın ettiği bir destinasyon oldu. Tabii ki Kültür Bakanlığı bu müzeyi en modern şekilde işletmekte, işin sürekliliğinin sağlanması açısından çok büyük katkılar sağlamış oldu. Bundan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum" dedi.

"SELİM İLERİ EDEBİYATI HAYAT BİÇİMİNE DÖNÜŞTÜRMÜŞ"

Edebiyat dalında ödüle layık görülen Selim İleri'nin edebiyatı hayat biçimine döndürmüş bir kişi olduğun dile getiren Gül, "Sürekli edebiyat aşkını İstanbul tutkusuyla harmanlayıp kişisel anılarını şehrin geçmişiyle bir araya getirdiği eserlerinde hep ortaya koymakta ve gerçekten çok eser vermektedir. Dolayısıyla kendisini tebrik ediyoruz" dedi.

"İLK DEFA CUMHURBAŞKANLIĞI KLASİK TÜRK MUSİKİSİ KOROSU'NU KURDUK"

Müzik dalında ödüle layık görülen Ahmet Hatipoğlu'yla ilgili konuşan Gül, "Türk musikisini, tasavvuf musikisini öne çıkartan ve çok değerli eserler kazandıran çok değerli bir şahsiyettir. Bu vesileyle şunu da duyurmak istiyorum; ilk defa Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Musikisi Korosu'nu kurduk. Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk'ün ne kadar önem verdiği ve o zaman 'ince saz' olarak bilinen ama klasik Türk Musikisi'nin ne kadar önemli bir şekilde yaşatıldığını biliyoruz. Ama ondan sonra bunun ihmal edildiği de acı bir gerçektir. Tekrar bu konuya devlet nazarında verdiğimiz önemi gösterme açısında Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Musikisi Korosu'nu da kurduk" ifadelerini kullandı.

"OSMANLI TARİHİ SON YILLARDA BÜYÜK BİR MERAK VE İLGİ KONUSU OLMAYA BAŞLADI"

Cumhurbaşkanı Gül, başta Osmanlı Tarihi olmak üzere geçmişin son yıllarda büyük bir merak ve ilgi konusu olmaya başladığına dikkat çekerek, "Artık sinemalarda, filmlerde, dizilerde, hikayelerde tarihin hep canlandırıldığını ve tarihin esin kaynağı olduğunu hep beraber görüyoruz. Bu tabii ki sevinilecek bir şey. Güncel olayları zengin tarih birikimiyle yoğurup özgün bir tarih söylemi geliştirerek, Türk Tarihi'ni evrensel boyuta taşıması dolayısıyla Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu'na bu alanda ödül verildi" dedi.

"Tarih tekerrürden ibarettir" sözünü hatırlatan Gül, şöyle devam etti:

"Bugünlerde siyasi, sosyal birçok önemli olayları hep beraber yaşıyoruz. Bunların bir kısmı problemler şeklinde karşımıza çıkıyor. Tüm bunların başarılı bir şekilde çözümü, aşılması, önümüzde sorun olmaktan kurtulunması için tarihten bazen çok güzel derslerin de alınması gerekiyor. Şükrü Bey, bu konularda özellikle son dönemde yazılarıyla dikkat çekiyor. Ben de dikkatli bir şekilde takip ediyorum. Ümit ediyorum devlet kademesindeki bütün yetkililer, siyasiler, fikir adamları bunları çok iyi şekilde takip eder. Geçmişte de karşılaştığımız birçok sorun bugün başka bir şekilde karşımıza çıkıyor. O zaman alınan tedbirlerin neticeleri nedir? Bunları tahlil etme, görme açısından tarih bize bugün çok güzel rehberlik yapabilir. Bu açıdan Şükrü Hanioğlu'nun yazıları, kitapları bugün için aktüel bir değer de ifade etmektedir. Kendisini tebrik ediyorum."

Cumhurbaşkanı Gül, ödüle layık görülenlere seslenerek, "Aslında bu başarılarla biz, sizin çalışmalarınızı takdir ettiğimizi gösteriyoruz ama aslında siz çalışmalarınızla bizi, Türk milletini onurlandırıyorsunuz, en büyük hediyeleri veriyorsunuz ve bütün milletimiz adına da çok büyük bir gurur kaynağı oluyorsunuz. Ne kadar çok bu alanda dikkat çekersek, sadece ülkemizin değil bütün dünyanın dikkatini çekersek, uluslararası ödüller eğer Türk kültür-sanat ve bilim adamları tarafından kazanılırsa o kadar çok gurur duyarız" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından ödüle layık görülen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ahmet Hatipoğlu, Selim İleri, Şükrü Hanioğlu, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey ile Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Kutalmış Görkay eşleriyle birlikte sahneye gelerek, toplu fotoğraf çektirildi.