"Danıştay sopa olarak kullanılmıştır"

Ahmet Gündoğdu, "Laiklik kimin eline geçmişse dindarı dövmenin sopası olarak kullanmıştır. Danıştay sopa olarak kullanılmıştır. Bu vesayetin tamamıyla son bulması gerekiyor" dedi.

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "Laiklik kimin eline geçmişse dindarı dövmenin sopası olarak kullanmıştır. Danıştay sopa olarak kullanılmıştır. Bu vesayetin tamamıyla son bulması gerekiyor" dedi.

Ensar Vakfı'nın her hafta düzenlediği Ensar Buluşmaları'na konuk olan Gündoğdu,"Türkiye'de Demokratikleşme ve Sivil Toplum Kuruluşları" konusunda konferans verdi. Gündoğdu, demokrasi buhranlarını tetikleyen ve derinleştiren temel nedenlerden birinin de hiç şüphesiz ekonomik buhranlar olduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

Demokrasiye fazla mana yüklenilmemesini isteyen Gündoğdu, önemli olan konunun milli irade olduğunu söyledi. Gündoğdu, "Elbette çoğulcu ve katılımcıdemokrasi ile sivil siyaset ve sivil toplum alanını genişleterek, kamu alanını devletin alanı olmaktan çıkararak herkesin alanı haline getirmek önemli ancak bunlar ülkemizdeki ve dünyadaki buhranları önlemek için tek başına yeterli değil. Demokrasi buhranlarını tetikleyen ve derinleştiren temel nedenlerden biri hiç şüphesiz ekonomik buhranlardır. Ekonomik buhranların temel nedeniyse insanlara dayatılan üretmeden tüketme hastalığı, en önemlisi de adil paylaşım sorunudur. Dünyadaki üretilen katma değerin yüzde 90'ının yüzde 10'luk bir kesime dağıtılması, küresel adalet noktasında büyük bir buhran olduğunun en büyük göstergesidir" diye konuştu.

"ARTIK EZBERLERİNİZİ BOZUN"

Gündoğdu konuşmasında vesayetçi anlayışları da eleştirerek"Cumhuru,göbeğini kaşıyan adam ilan edeceksiniz, vesayetçi anlayışınızı cumhuriyet olarak tatbik etmeye çalışacaksınız. Bunun adına demokrasi diyeceksiniz. Bunu kabul etmemiz mümkün değil.Artık ezberlerinizi bozun, aksi takdirde çağ dışı kaldınız kalmaya da devam edeceksiniz" dedi.

Reklam
Reklam

"VESAYETİN TAMAMIYLA SON BULMASI GEREKİYOR"

Gelişmiş ülkelerde her bir vatandaşın en az üç sivil toplum kuruluşuna üye olduğunu hatırlatan Gündoğdu, Türkiye'nin bu gelişimin gerisinde kaldığını vurguladı. Gündoğdu, Anayasanın devletin nitelikleri bölümünde demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin tanımlamasında, laikliğin tanımının olmadığını da hatırlattı. Gündoğdu, "Laiklik kimin eline geçmişse dindarı dövmenin sopası olarak kullanmıştır. Danıştay sopa olarak kullanılmıştır. Bu vesayetin tamamıyla son bulması gerekiyor" diye konuştu.

"KAYIT DIŞI SİYASETE DE GÖZ YUMMAMALIYIZ"

Konuşmasında gündemdeki konulara da değinen Gündoğdu şunları kaydetti:

"17 Aralık operasyonunu tezgahlayanların, yolsuzluk iddia ve ithamlarının altına gizlediği, yetim hakkıyla kamufle etmeye çalıştığı sivil vesayet hedefi gün gibi ortaya çıkmıştır. 17 Aralık'la birlikte ortaya çıkan "Büyük Türkiye' hedefini akamete uğratmaya dönük sivil vesayet çabası ve paralel devlet yapılanması, milleti ve devleti demokratikleşme, özgürleşme yolculuğundan döndürmemelidir. Yorulmadan daha demokratik devlet, daha özgür millet hedefine uzanmalıyız. 12 Eylül 2010 referandumuyla daha da netleştirdiğimiz yol haritasına sadık kalmalı, hukukun üstünlüğüne dayanan demokratik sosyal hukuk devletini gerçek anlamda tesis etmeliyiz. Paralel devleti ve uzantılarını, yolsuzluk iddialarını hukukun evrensel kurallarına, adil yargılamaya ve bağımsız yargıya dair ilkelere sadık kalarak açığa kavuşturmalıyız. Ancak, kayıt dışı siyasete de göz yummamalıyız" dedi. (ANKA)

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: