“Danıştay’ın kararı yerine getirilmiş oldu”

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, HSYK taslak kararnamesinde müfettişlere telekulak yetkisi verildiği yönündeki eleştirileri reddetti.

Ergin, yetkinin mahkeme kararıyla verilebileceğine dikkat çekerken, Danıştay’ın dinleme yetkisinin yönetmelikle değil kanunla yapılması konusundaki itirazını hatırlatarak “Yasal dayanağı sağlandı. Danıştay’ın kararı da yerine getirilmiş oldu” dedi.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin Ankara açık ceza infaz kurumu yurdu satış mağazasının açılışına katıldı. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ergin, HSYK taslak kararnamede müfettişlere telekulak yetkisi veriliyor eleştirilerinin doğru değerlendirmeler olmadığını söyledi. Kurula bağlı olarak çalışacak müfettişlerin adli soruşturma yapacaklarını adli soruşturma yapanların ad doğrudan bu kararı kendilerinin veremeyeceğini vurgulayan Ergin “Mahkemeden talep edecekler. Mahkeme uygun görünse izin verecek. Anayasa Mahkemesi iç tüzüğünde mahkeme atamış olduğu soruşturmacıya bu yetkiyi veriyor. Yargıtay Kanunu’nun 46. Maddesine göre de Yargıtay’daki soruşturmacıların bu yetkisi var. Dolayısıyla bakanlıkla bağı tamamen kopartılmış kurula bağlı olarak çalışan müfettişler adli soruşturma yapacakları için kararı da mahkeme alacağı için bizim açımızdan bir sorun teşkil etmiyor” diye konuştu.

Reklam
Reklam

Ergin, bir gazetecinin Danıştay’ın dinlemelerin yönetmelikle değil kanunla yapılması konusundaki itirazını hatırlatması üzerine, “Danıştay’ın bununla ilgili iptal kararı vardı. Bu yönetmelikle olmasın. Yasal dayanağı olsun şeklindeydi. Yasal dayanağı sağlandı. Danıştay’ın kararı da yerine getirilmiş oldu” dedi.

Bakan Ergin, “Türkiye kuzey Irak’ta tampon bölge olacak mı?” yönündeki bir soruya ise kulaktan dolma şeylerle hareket edilmemesi gerektiği, terör sorunuyla ilgili şartların gerektirdiği mücadelenin her anlamda devam ettiği yanıtını verdi. Ergin bakanlık bürokratlarının HSYK’ya üye olup olmayacağı yönündeki bir soruyu ise şu şekilde yanıtladı:

“Anayasanın çizdiği çerçeve içerisinde hakkı olan kimselere bu hakkınızı kullanmayın demek gibi bir yetkimiz yok. Ama o eleştiriyi yapanların kendi çalışma gruplarında ortaya çıktığında bakarsınız. İçinde oradan kimse var mı yok mu sonra değerlendiririz.”(ANKA)