Kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Oğuz Mahallesi'nde, 38 yıl önce dönemin Mardin Müzesi Müdür Vekili Abdülhalik Ekmen başkanlığında, İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Ahunbay'ın bilimsel danışmanlığında başlatılan kazılar bu yıl da sürüyor.
Doğu Roma İmparatorluğu'nun sınırını Sasaniler'e karşı korumak amacıyla kurduğu antik kentte bugüne kadar yürütülen kazı çalışmalarında, nekropol (toplu mezarların bulunduğu yer) kilise, saray, çarşı, zindan, tophane ve su bendi kalıntıları ortaya çıkarılırken, bölgede 10 binden fazla ok ucu ile kandil, cam, seramik eserler ve ziynet eşyaları bulundu.
Mardin Müzesi başkanlığında sürdürülen kazılarda agora (çarşı) tespit edilirken, bu alanda yoğunlaşan çalışmalarda 10'u aşkın dükkan ve atölye açığa çıkartıldı.
"25 BİN ASKERİN BARINDIĞI BİR GARNİZON KENTİ"
Mardin Müzesi Müdürü ve Kazı Başkanı Abdulgani Tarkan, AA muhabirine, Dara Antik Kenti'ndeki kazı çalışmalarının 1986'da başladığını ve günümüze kadar aralıklarla sürdüğünü söyledi.
Söz konusu bölgede Diyarbakır'dan sonra en uzun surlara sahip antik bir yerleşim yeri olduğunu ifade eden Tarkan, şunları kaydetti:
"Bölgemiz Roma imparatorluk merkezine çok uzak ancak Roma'nın garnizon kenti. Yani en uç noktasında kurulmuş bir kent. Dara Antik Kenti 4 kilometre uzunluğunda surlara sahip ve 28 burcu var. Kurulduğu 507 yılında 25 bin askerin barındığı bir garnizon kenti. Sadece kent surları içerisinde değil, çevresinde de yerleşimler olmuş. Aynı zamanda çok büyük bir nekropol alanına sahip. 507 yılında imparator Anastasios tarafından kurulmuş. Ancak öncesinde de yerleşim olduğunu tahmin etmekteyiz. Çeşitli dönemlere ait seramikler, sikkelerden yola çıkarak bu alanın tarihlenmesini yapabiliyoruz. Yani en eski Helenistik döneme kadar gidebiliyor Dara Antik Kenti'nin tarihi. Sarnıçlar, idari binalar, silah depoları, köprüler, sivil yaşama ait yapılar günümüze kadar ulaşmış."
"ANTİK KENTİ GÜÇLÜ BİR DESTİNASYON MERKEZİ HALİNE GETİRMEK İSTİYORUZ"
Şimdiye kadar yapılan kazılarda çok sayıda mimari kalıntının ortaya çıkarıldığını anlatan Tarkan, çarşı alanında ise amaçlarının toprak altında kalan eserleri açığa çıkartıp, restorasyonlarını yapıp turizme kazandırmak olduğunu belirtti.
Tarkan, "Dara Antik Kenti'ni güçlü bir destinasyon merkezi haline getirmek istiyoruz." ifadesini kullandı.
"3 YILDA 10'UN ÜZERİNDE DÜKKAN AÇIĞA ÇIKARTTIK"
Mardin Müzesinde görevli arkeolog Dr. Devrim Hasan Menteşe de 2012'den bu yana alanda çalışmalar yaptığını, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Dicle Kalkınma Ajansı, GAP İdaresi, Valilik ve Büyükşehir Belediyesinin destekleri ile 2018 yılından sonra agora, surların önü ve burçlarda kazılara başladıklarını belirtti.
Menteşe, "3 yılda 10'un üzerinde dükkan açığa çıkarttık. Biz hep Dara'yı bir garnizon kenti olarak biliyoruz. Aynı zamanda 6. yüzyılda çok önemli bir ticaret merkezi olduğunu bu dükkanlardan ve çarşıdan anlıyoruz. Çünkü camdan tutun da metal işliklerin bulunduğu birçok dükkan bulunmakta. Bu da bize burada ticaretin çok yoğun olarak sürdürüldüğünü ve 6. yüzyılda Dara'nın aynı zamanda bir ticaret merkezi olduğunu göstermekte." ifadelerini kullandı.
İstanbul'dan antik kenti görmeye gelen Kübra Umut, buraya hayran kaldığını belirtti.
Umut, "Gerçekten çok büyüleyici bir şehir. Herkesin gelip görmesi gereken bir yer. Arkeolojik kazı çalışmaları devam ediyor. Geri kalan kısmın da gün ışığına çıkarılmasını umut ediyoruz." dedi.