Darbe Komisyonu, Dilipak'ı Dinledi

Darbeleri Araştırma 28 Şubat Alt Komisyonu, sabahki toplantısında Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak’ı dinledi. Gazeteci Yazar...

Darbeleri Araştırma 28 Şubat Alt Komisyonu, sabahki toplantısında Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak’ı dinledi.

Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak, komisyonda 28 Şubat sürecinde özellikle eşi ve çocuklarının yaşadığı mağduriyetleri anlattı. ‘Dilipak’ın çocuğu’ olduğu için çocuklarının öğretmenleri tarafından bile ayrımcı muameleye maruz kaldığını, bu nedenle onları okuldan almak zorunda kaldığını anlatan Dilipak, "Gece yarısına kadar polis ekipleri tebligat için apartmanın önünde beklerdi. Yatıp, ışıkları söndürdükten yarım saat sonra kapımıza dayanıyorlardı." ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

Konya mitinginde de bulunduğunu, Kudüs toplantısını da kendisinin düzenlediğini belirten Dilipak, “Ama benim adım yok. Rahatsızlığımdan dolayı, kendim düzenledim ama o gün toplantıya katılamadım.” diye konuştu. Dilipak, gazetecilik yaptığı 42 yıl boyunca, aynı zamanda kesintisiz sanık olduğunu ancak bugüne kadar hiçbir mahkumiyet almadığını dile getirdi.

Dilipak, komisyonda yaptığı konuşmada, Dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın, 'derin yapının' üzerine riskli olduğu gerekçesi ile gidemediğini belirtti. Dilipak, çıkışta konuyla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada ise "Zaten bir hesaplaşma vardı. Derin yapının tasviye edilmesi, yeniden örgütlenmesi gerekiyordu. Bütün Avrupa’da yapılmıştı. Buna bir kanat direniyordu. Kendini tavsiye etmiyordu, özel harp, JİTEM, hala da etmiyor. Bunun tavsiyesi için Erbakan’ın hükümete getirilmesi, (Çiller başka bir hükümet de kurabilirdi) bunlara karşı üzerine de gidebileceği tahmin edilen Erbakan hükümetiydi. Erbakan bu işin ülkeye çok pahalıya mal olacağını düşündüğü için bu olayın üzerine gitmedi. Erbakan bunun hukuki ve siyasi sürecini başlatmış olsa idi, (işte kanlı mı kansız mı olacak hikayesi), burada direnenler olursa zaten Çatlı ekibi hareket geçmişti. İçeride bir iç hesaplaşma vardı. O cinayetler, faili meçhuller örgüt cinayeti gibi gözüküyor ama bir başka hesaplaşmaydı. Çatlı da öbür tarafta bekliyordu. Bunlar bu işin farkına varınca, ki aslında onlar bir şeye hazırlık yapıyorlardı, eski yapının devam için gerekirse Rusya ve İran ile ittifak kurmalıyız diyen bir yapı var. Çatlı ekibinin tavsiye edilmesiyle öbür tarafa mesaj verdiler. Arkasından da bu hükümete karşı bir örtülü operasyon yapıldı ve hükümet düşürüldü. Sincan mitingi, hiçbir alakası olmadığı halde benim düzenlediğim sıradan bir toplantı, hükümetin üzerine gittiler. Arkasından da Balyoz ve Ergenekon ortaya çıktı, diyorum." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: