Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında 700 Kara Harp Okulu öğrencisini Ankara'ya götürmeye çalıştıkları iddia edilen 9'u tutuklu 21 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, güvenlik gerekçesiyle adliyenin konferans salonunda yapıldı.
Sanık yakınlarının polis kontrolünde üstleri aranarak alındığı duruşmada, tutuklu sanıklar İlhan Çağrı Kayaoğlu, Ahmet Nazif Şensoy, Nurhan Baran, Ahmet Yıldırım, Orhan Yılmaz, Cumhur Keyik, Seçkiner Arslan ile tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
Tutuklu yargılanan eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi komutanı tuğgeneral Mustafa Kurutmaz ve eski yarbay Merih Özşahin ile Ses ve Görüntü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) aracılığıyla bağlantı kuruldu.
Mahkeme Başkanı Hacı Mustafa Yazıcı, sanıklar hakkında istenen istihbarat ve dijital materyal raporlarının mahkemeye geldiğini bildirdi.
Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Herekatı'nda görevli Yüzbaşı Melih B, Gaziantep'ten SEGBİS'le bağlanarak, tanık olarak dinlendi. Yüzbaşı, darbe girişimi gecesinde kışlada yaşananlar hakkında bilgi verdi.
Sanıklardan Mert Can Düzgün'ün babası Nizamettin Düzgün de tanık olarak dinlendi.
Düzgün, beyanında, oğlunu kendi isteğiyle cemaat evlerine gönderdiğini söyledi.
Halı saha maçında FETÖ ile tanıştığını ifade eden Düzgün, tanıştığı kişilerin Nur cemaati olarak bildiğini ifade etti.
Düzgün, "Oğlum namaz kılsın, dinini öğrensin diye abilere gönderdim. Ben de birkaç kez sohbete gittim fakat benden para istediler. 'Yok' dedim. Daha sonra gitmedim. Oğlumu zorla ben gönderdim." diye konuştu.
Mahkeme başkanı Yazıcı'nın "Oğlunu teslim ediyorsun, bunların kim olduğunu bilmiyorsun, araştırmadan niye gönderiyorsun?" sorusu üzerine Düzgün, o dönemde hiçbir şeyden haberlerinin olmadığını öne sürdü.
Tanık Uzman Çavuş Muhammet Özkan ise 15 Temmuz gecesi servis araçlarının garajda hazırlanması anonsunun geldiğini söyledi. Kendilerine araçlarla rütbeli askerlerin getirileceğini söylendiğini dile getiren Özkan, başka bir şey bilmediğini ifade etti.
Özkan, Başkan Yazıcı'nın, "O saatte araç istemeleri normal mi, her zaman oluyor mu, olanları farketmediniz mi?" sorusuna, o sırada televizyonda Kemal Sunal filmi izlediklerini ve durumdan haberlerinin olmadığını iddia etti.
- "Darbe oluyor, siz film mi izliyorsunuz"
Yazıcı, bu beyan üzerine "Darbe oluyor, siz film mi izliyorsunuz?" sorusunu yöneltti. Özkan da o sıra hiç bir şeyden haberlerinin olmadığını yineledi.
Tanık Ahmet Başcan da darbe girişimini kızının haber vermesiyle televizyondan öğrendiğini dile getirdi.
Daha sonra kışladan mesainin olduğu haberini aldıklarını ifade eden Başcan, "Görev yerimize gittik. Herhangi bir emir gelmedi. Biz de gelişmeleri takip etmek için sabaha kadar televizyon izledik." dedi. Yazıcı'nın " Darbe olurken televizyon mu izliyordunuz?" sorusuna Başcan, kendilerine görev verilmediğini ve haberleri izledikleri yönünde karşılık verdi.
Tanıkların dinlenilmesinin ardından sanık avukatlar esasa ilişkin savunma yaptı.
Mahkeme heyeti duruşmaya yarına kadar ara verdi.