Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Cumhurbaşkanına Suikast girişimi davasında 15 Temmuz darbe girişiminde Özel Kuvvetler timinde görev yapan Yüzbaşı İsmail Yiğit’in ifadesi alındı.Yiğit, kendisinin FETÖ’cü olmadığını, o gece Cumhurbaşkanını almaya gittiklerini bildiğini belirterek, “Marmaris’teki otele bizden önce saldırı olduğunu biliyorum. Mağdur tanıklar Duygu Ayaz, Savaş Karataş, Ekber Karadağ, Hüseyin Altın ve Dr. Erdol Doğu’nun ifadelerine göre gece saat 01.00 sıralarında otel bölgesine ateş edilmiş. Bunun kamera kayıtları çıkarılsın. Polislerin birisini de onların şehit ettiğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanına suikast girişimini bizden önce onlar yapmışlar. Sayın Cumhurbaşkanı onların suikast girişiminden kıl payı kurtulmuştur. Nedense ikinci otelin olduğu yerde kamera görüntüleri var. İlk çatışmanın olduğu yerde kamera görüntüsü yok. Bu kamera görüntülerinin bulunması gerekir. Bu görüntülerin bulunmaması Cumhurbaşkanını zan altında bırakıyor. Birçok önemli operasyona katıldım. Böyle suikast olmaz. Suikastın önemli tarafı gizliliktir. Asıl sorulması gereken Cumhurbaşkanı oradan ayrıldığı halde korumalarını neden, kim orada bıraktı? Cumhurbaşkanı ayrıldığı halde bizi oraya kim gönderdi ve bizi onlarla karşı karşıya bıraktı. Aynı gün saat 16.00’da uçuş yasağı getirildi. Biz İstanbul’dan İzmir’e geldik. Bize neden engel olunmadı. Engel olmayanlar sorumludur. Genelkurmay Başkanı darbe girişimini saat 16.00 sıralarında öğrendi. Önlemek için neden 8 saat bekledi. Bugün burada maddi olgularla değil, kanaatlerle yargılanıyoruz. FETÖ’cü olsam 10 yıl terör bölgesinde değil, daha rahat bölgelerde görev yapardım. Evim yok. FETÖ’cü olsam evim olurdu. İddianameye göre, kaçtığımız sırada ‘İçimizde hizmet hareketinden olmayan var mı?’ diye sormuşum. Bunu o kadar kişinin içinde sadece Zekeriya Kuzu mu duymuş? Kendisi ifadesinde işitme sorunu olduğunu söylemişti. Buna rağmen sadece kendisi duymuş. Kuzu’ya işitme testi yapılsın. Zekeriya Kuzu bugüne kadar 57 FETÖ’cü isim verdi, 45’i serbest bırakıldı. Biz çatışmaya gitmedik. Eğer öyle olsaydı, bizim teçhizatımız polislerin teçhizatından daha iyiydi. Sis ve ışık bombasını cam kenarına ben koydum, içeri atmadım. Yine polislere zarar gelmemesi için çam karıklarından polisleri korumak için üzerlerine kalkan oldum. Ben emri Şükrü Seymen’den aldım. Bize Cumhurbaşkanının sağ salim alınması söylendi. Şükrü Seymen herkesin olmak istediği önemli bir kişidir. Kesinlikle Cumhurbaşkanına zarar vermek gibi bir düşüncemiz yoktu. O makam Atatürk’ün, Oğuzhan’ın, Fatih’in makamıdır. Yani Türk milletinin temsil makamıdır. Benim için önemlidir” dedi.Yiğit, kendisinin, askerin yönetime el koymasına karşı olduğunu, asker askerliğini, siyasetçinin de siyasetini yapması gerektiğini söylerken, aldığı emri yerine getirdiğini söyledi. Duruşma esnasında müşteki avukatları tarafından sorulan sorular nedeniyle zaman zaman tartışma yaşanırken, “Emirler tartışılmaz. Sıkıyönetim komutanlığının emrini yerine getirdim. Eğer yerine getirmeseydim bu defa ben emre itaatsizlik nedeniyle yargılanacaktım” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz