Terör faaliyetlerine karşı ortak tutum çağrısını bir kez daha yineleyen Davutoğlu, "Çağrımıza cevap gelmezse sorumluluk HDP ve MHP yetkililerinin üzerinde olur" dedi.
Davutoğlu bayramı Diyarbakır'da karşıladı. Diyarbakır AK Parti İl Teşkilatının düzenlediği toplantıda konuşan Davutoğlu, yaklaşan 1 Kasım seçimleri öncesi mesajlar verdi. AK Parti kadrolarına "Diyarbakır'ın her yerinde, Türkiye'nin her yerinde davamızı anlatınız ve halkımızın desteğini talep ediniz" diye seslenen Başbakan Davutoğlu "Hiçbir baskı karşısında boyun eğmeyiniz" dedi.
Diyarbakır'daki parti kadrolarının 7 Haziran seçimleri öncesinde Doğu'da ve Güneydoğu'da çok büyük baskılara maruz kaldığını ifade eden Davutoğlu, "Bu baskılar karşısında yiğitçe milletin birliği beraberliği için, AK Parti'nin aydınlık geleceklere yürüyen kutlu yürüyüşü için büyük fedakarlıklar yapmış olduğunuzu biliyorum. Onun için bugün buradayım. 1 Kasım'a doğru doğru giderken bölgedeki ve Türkiye'nin her yerindeki Ak Parti kadroları ayakta olacak. Hiçbir baskıya teröre şiddete boyun eğmeyeceğiz. Sizlere güveniyorum" dedi.
-"BU KARDEŞLERİMİZ O GAZETENİN YAZARLARINDAN ÇOK DAHA MİLLİDİR"-
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "milli ve yerli milletvekili istiyoruz, bekliyoruz" sözlerine karşı dün bir gazetenin manşetinde yer alan, AK Partililerin fotoğraflarının üzerine "Bunlar mı milli?" diye sorulmasına sert tepki gösteren Başbakan Davutoğlu şunları kaydetti:
"Bu kardeşlerimiz böylesi ırkçı bir yayın yapan o gazetenin yazarlarından çok daha milli ve bu toprakların, bu ülkenin, bu milletin en asli sahipleridir. Millilik, yerlilik zihniyetle olur, gönül bağıyla olur. Bu milletin her ferdi için ter dökmekle olur. Bir tarafta Bölücü Terör Örgütünün Kürtçülüğe dayalı faşizm anlayışı, diğer taraftan bu kafatasçı zihniyetin ırkçı, faşist anlayışı... Bunların her ikisi de bizim inancımız için cahili adettedir ve ayaklarımızın altındadır."
Terör ve şiddetin nerede olursa olsun acı ve hüzün dolu günler getirdiğini söyleyen Davutoğlu, "Masumları katledenler, ülkenin meselelerini konuşmak imkanı varken, bu meseleleri konuşmak yerine, TBMM'de ve Türkiye'nin her yerinde bu meseleleri rahatça ifade etmek imkanı varken, bunların yerine, alçakça terör saldırılarıyla, kalleşçe kurdukları tuzaklarla, günümüzü, bayramımızı karartmak isteyenlere karşı bugün bütün bir millet, 78 milyon omuz omuzayız" dedi.
-"DİYARBAKIRLI AİLELERİNİN ACILARINI, ŞEHİT AİLELERİNİN ACISINDAN AYIRIRSAK BU MAKAMLAR BİZE HARAM OLUR"-
Çözüm sürecinin 30 yıldır süren kavgayı bitirme amacı taşıdığını ve tek hedeflerinin herkesin kendi ana dilinde, lehçesinde özgürce, istediği şekilde düşüncelerini ifade edebilmesi olduğunu açıklayan Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Diyarbakırlı dostlarım, biliniz ki kim bu ülkede Diyarbakırlı'yı Konyalı'dan ayırmak isterse, kim ne gerekçeyle olursa olsun 'sizin etnik kökeniniz, sizin mezhebiniz şu, diğerlerinin mezhebi bu' diye ayrımcılık yapmak isterse karşısında bizi bulur. Bir an bile zihnimizden Diyarbakırlı ailelerinin acılarını, şehit ailelerinin acısından ayırırsak, bir an bile zihnimizde böyle bir ayrımla yaklaşırsak bu mevkiler bu makamlar bize haram olur. Biz bütün bir milletin birliği, beraberliği için hiçbir bir aileye evlat acısı, baba acısı, kardeş acısı düşmesin diye çalışmaya devam edeceğiz."
-"ÇAĞRIMIZA CEVAP GELMEZSE SORUMLULUK HDP VE MHP YETKİLİLERİNİN ÜZERİNDE OLUR"-
AK Parti'nin diğer partilerden farkını "Türkiye'nin her yerinde AK Parti ailesi buluşuyor, selamlaşıyor. Kimse kimseye kökenin, mezhebin nedir diye sormuyor. Başka hiçbir siyasi harekette bu birlik bu kardeşlik yok" sözleriyle ifade eden Davutoğlu, siyasi partilere teröre karşı deklarasyon çağrısını şöyle yineledi:
"Gelin bütün parti liderleri olarak teröre ve şiddete karşı ortak bir deklarasyonda bulunalım. Olumlu bir cevap alırsak ortak bir çağrıda buluşma noktasında hiç tereddüt etmeyeceğiz. Teröre karşı hep beraber tavır alma imkanına sahip olacağız. Çağrımıza cevap gelmezse sorumluluk HDP ve MHP yetkililerinin üzerinde olur." (ANKA)