Davutoğlu bedelli askerlik müjdesini verdi

Bedelli haberi bekleyenlere müjdeyi Başbakan Ahmet Davutoğlu verdi.

Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Davutoğlu'ndan "Bedelli" müjdesi geldi.

**

La bu 88'liler size ne etti?-Bedelli capsleri için TIKLAYIN!**

Davutoğlu, "Bedelli askerlikle ilgili önemli bir adım atmaya karar verdik. 1 Ocak 2015 tarihinde 28 yaşından gün almış olan yada 31 Aralık 2014 tarihi itibariyle 27 yaşını doldurmuş olun vatandaşlarımıza bedelli askerlik imkanı getiriliyor.

Reklam
Reklam

DİKKAT! Bedelli askerlikle ilgili bilinmeyenler için TIKLAYIN!

Bu vatandaşlarımız 18 bin Türk Lirası ödemek karşılığında askerlik görevlerini yapmış sayılacaklar" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu 700 bin kişinin bedelli düzenlemesi için başvuru yapmasını beklediklerini de ifade etti.

Davutoğlu'nun açıklamaları, 2011 yılında getirilen ve bizzat dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı bedelli düzenlemesine göre bazı farklılıklar da taşıyor. Yaklaşık 70 bin kişinin yararlandığı 2011 yılındaki bedelli düzenlemesinden,30 yaşından gün almış olanlar, başvuru tarihinde 30 bin lirasını defaten veya başvuru tarihinde 15 bin lirasını defaten, geriye kalan 15 bin lirasını da başvuru tarihinden itibaren 6 ay içerisinde defaten ödeyerek yararlanabildi.

Bedelli ücreti 30 bin TL'den 18 bin TL'ye, yaşı ise 30'dan, 27'ye düştü. Davutoğlu, daha önceki bedelli askerlik uygulamalarından farklı olarak bu kez 'taksitlendirme' olmayacağını söyledi.

KESİN TAKVİM YOK

Başbakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, bedelli askerlik uygulaması ile askerlik düzenlemesinden 611 bin 880 kişi yararlanabilecek.

Reklam
Reklam

Başbakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, bedelli askerlik uygulaması ile askerlik düzenlemesinden 611 bin 880 kişi yararlanabilecek. Ödemede taksit olmayacak. Uygulamadan yararlanacakların askerlik yapması öngörülmüyor. Bedelli askerlik uygulamasının yasalaşması konusunda kesin bir takvim yok ancak, en kısa sürede yasalaşması için çalışmalar başlatılacak.

24 SAAT ŞOKU

Davutoğlu'nun açıklamasına göre bedelli askerlik için en son 31 Aralık 1987 doğumlular başvuru yapabilecek. 24 saat sonra yani 1 Ocak 1988'de doğanlar ise 31 Ocak itibariyle 27 yaşını doldurmadığı için bedelli askerlik başvurusu yapamayacak.

Askere gitmeden er-erbaş olunacak

Ak Parti Grup toplantısında bedelli askerlik açıklamasının yanı sıra sözleşmeli er ve erbaşlarla ilgili de önemli bir açıklama yapıldı. Başbakan Ahmet Davutoğlu, sözleşmeli er ve erbaşların alım yaşının 20'ye indireceklerini, ayrıca askerlik yapmayanların da başvurabileceğini söyledi.

Davutoğlu, ''Personel yapılanması bağlamında da uzmanlaşmış yapıya dönüşmesi konusunda önemli kararlar aldık. Bu talep üzerine, sözleşmeli er ve erbaş alımlarıyla ilgili ciddi kolaylaştırmalar getiriyoruz. Bu alımları 20 yaşına kadar indireceğiz, askerlik yapmadan da er ve erbaş alabilecek. Böylece askerliği meslek edinmiş mensupların oranını artıracağız." dedi.

Reklam
Reklam

İşte Davutoğlu'nun grup toplantısındaki diğer konu başlıkları:

Barajın AK Parti tarafından getirilmediğini ifade eden Davutoğlu, "2001'de yola çıkıldığında bu baraj vardı. 15 ayda bu baraja rağmen yeni kurulan, yeni fidan, yeni Türkiye'nin fidanı olan AK Parti iktidara geldi. Eşit şartlarda yarışıldı. Daha sonra da her seferinde oylarımızı artırarak bugüne kadar geldik. Biz baraj falan tanımayız, biz sadece milleti tanırız" dedi.

Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Başbakan ve Genel Başkanlığı döneminde bu konuda çağrıda bulunduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:

"Geçen sene Eylül ayında 'gelin barajları sıfırlayalım. Gerekiyorsa dar bölgeye geçelim. Dar bölge sıfır baraj ya da daraltılmış bölge 3 ve 5 oranında baraj ya da mevcut sistem.' dedi. Diğer partiler hiçbir cevap vermediler. Bugün barajın kalkmasını iddia edenler şu son tartışmalara kadar tam bir sükut halinde geçiştirdiler. Çünkü kendileri korkuyorlar. Biz barajdan korkmayız. Barajdan korkanlar son 1.5 yıldır neredeyse tekliflerimize cevap vermeyenlerdir."

Reklam
Reklam

Seçimlere 6, 7 ay kalmışken bu tartışmaların neden başlatıldığını soran Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Biz Anayasa Mahkemesi'nin önüne gelen dosyaya, davaya bütün bu çerçevede bakarak karar vereceğine inanıyoruz. Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'nın dün yaptığı açıklama bu konuda önemli bir mesajdır. Bu tartışmadan hareketle Türkiye'de tekrar istikrarsızlık havası estirmeye çalışanlara da buradan sesleniyorum ve uyarıyorum, Türkiye'de böyle tartışmalar üzerinden bir siyasi dizayn yapılmasına kesinlikle izin vermeyiz. Seçimler vaktinde ve Türkiye'deki kurallar, hukuk kuralları, hukuk devleti kuralları içinde yapılacaktır ve yine sandıktan sadece ve sadece milletin iradesi çıkacaktır, başka bir irade çıkmayacaktır.

Bu konuda Anayasa Mahkemesi'nin bütün bu geçmiş kararları da gözeten tabi ortada bir müracaat, 3 müracaat söz konusu olduğu için değerlendirmeye alınacaktır. Ama bunun hukuk tekniği ve hukuk kuralları içinde yapılacak bir değerlendirme olacağını ümit ediyoruz ve bunu temenni ediyoruz. Türkiye'de istikrar, siyasi istikrar son 12 yılda da gösterdiği gibi ülkemizin sorunlarını aşma konusunda da önümüzdeki büyük meydan okumalara cevap verme konusunda da en elzem, en önemli hususlardan biridir. Dolayısıyla bu konu etrafında spekülasyonlar yaparak sanki Türkiye'de tekrar istikrarsız bir dönem başlayacakmış rüyasını görenler boşuna heveslenmesinler. Hangi şartlarda olursa olsun AK Parti barajları da engelleri de badireleri de aşa aşa gelmiştir, aşa aşa tekrar tekrar gelecektir."

Reklam
Reklam

"Uyuşturucuyla mücadele etmeye devam edeceğiz"

Davutoğlu "Kesinlikle uyuşturucuyu Türkiye'de en kısa zamanda yok edeceğiz. Şu anda yüzde 2,7 civarlarında olan 15-24 yaş arasında uyuşturucu kullanımı ki Avrupa'ya göre çok daha düşük görünüyor, Avrupa'da yüzde 26'larda, yüzde 27'lerde; alacağımız tedbirlerle, viranelerin de yok edilmesiyle 2018'de yüzde 1,5'e, inşallah cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında da marjinal bir düzeye indirmeye kararlıyız" ifadelerini kullandı.

"Bir süreç yönetimi mantığıyla ve terörle mücadele ederken gösterdiğimiz ciddiyetle uyuşturucuyla da mücadele etmeye devam edeceğiz" diyen Başbakan Davutoğlu, "Bu çerçevede önce Türkiye'nin bütününde uyuşturucu haritasını çıkartacak şekilde her il bazında yapılacak çalışmalarla ilgili bir tespit çalışması yapacağız, araştırma merkezleri kuracağız, mahallelere kadar ineceğiz ve yapılması gerekenleri tespit edeceğiz" şeklinde konuştu.

"Türkiye Cumhireyeti Suriye rejimi ve IŞİD'in karşısındadır"

Başbakan Davutoğlu, "Dışarıda ve içeride yapılan birtakım algı operasyonları karşısında bütün milletimiz bilmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem zalim ve barbar Suriye rejiminin karşısındadır hem de yine aynı şekilde zalim ve barbar IŞİD terör örgütünün karşısındadır" dedi.

Reklam
Reklam

"Çözüm süreci Kuvayi Milliye'ye alternatif değildir"

Çözüm sürecinin Kuvayi Milliye'ye alternatif olmadığını belirten Başbakan Davutoğlu, "Çözüm süreci, Kuvayi Milliye'nin ayrılmaz bir parçası olarak milleti tekrar kardeş kılma misyonunun adıdır. Bu misyonu her yerde anlatmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Seçim barajı tartışmaları"

Başbakan Davutoğlu, seçim barajı tartışmaları ile ilgili olarak da şunları kaydetti:

"Biz baraj falan tanımayız. Biz sadece milleti tanırız. Bugün barajın kalkmasını iddia edenler, şu son tartışmalara kadar tam bir sükut halinde geçiştirdiler. Çünkü kendileri korkuyorlar. Biz barajdan korkmayız. Barajdan korkanlar son 1,5 yıldır tekliflerimize cevap vermeyenlerdir."

Başbakan Davutoğlu, seçimlere kısa süre kala seçim barajı tartışmaları başlatıldığını ifade ederek, "Bu tartışmadan hareketle Türkiye'de tekrar istikrarsızlık havası estirmeye çalışanlara da buradan sesleniyorum, uyarıyorum; Türkiye'de böyle tartışmalar üzerinden siyasi dizayn yapılmasını kesinlikle izin vermeyiz. Seçimler vaktinde ve Türkiye'deki hukuk devleti kuralları içinde yapılacaktır. Ve sandıktan sadece ve sadece milletin iradesi çıkacaktır" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

"Soma'daki uygulamalar Ermenek için de geçerli"

Başbakan Davutoğlu, "Soma'da kazada kaybettiğimiz vatandaşlarımız için yapılan bütün uygulamalar, Ermenek'teki kazazedeler ve yakınları için de söz konusu olacaktır. En kısa sürede, Soma'da sağlanan imkanlar, Ermenek'teki kardeşlerimize de sağlanacaktır" dedi.

Mehmet Ali Şahin'e başsağlığı diledi

Davutoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'e, eşi Saniye Şahin'in vefatı nedeniyle başsağlığı diledi.

Şahin ile eşinin vefatından bir gün önce Şanlıurfa'da genişletilmiş il başkanları toplantısına katıldıklarını anımsatan Davutoğlu, kendisine "Keşke Saniye Hanım ile beraber kalsaydınız" dediğini, Şahin'in ise "Dava mühimdir" karşılığını verdiğini anlattı. Davutoğlu, Şahin'in özellikle gençlere, herkese örnek oluşturan bir davranış sergilediğini belirterek, "Bugün de daha taziyesi sürerken grup toplantısına geldi. AK Parti ailesi, dava arkadaşlarımız adına eşine rahmet, kendisine taziyelerimizi iletiyoruz. Allah rahmet eylesin, mekanını cennet eylesin" dedi.

Reklam
Reklam

"İnsani ve vicdani görev"

Yarın 3 Aralık Dünya Engelliler Günü olduğunu anımsatarak, engellilerin gönüllerinde yer aldığını dile getiren Davutoğlu, her zaman engellilerin yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini vurguladı. Davutoğlu, bunun, insani ve vicdani bir görev olduğunu, bütün AK Parti iktidarları döneminde onurla yaptıklarını söyledi.

Engelliler Kanunu'nu 2005'te çıkarttıklarını, ilk kez engellilerle ilgili yasal çerçeve oluşturulduğunu dile getiren Davutoğlu, 2010'da da engellilere pozitif ayrımcılığı anayasal güvence altına aldıklarını anlattı. 2013'te yasal değişiklikle onur kırıcı şekilde yer alan özürlü, sakat, çürük gibi ifadeleri mevzuattan kaldırarak, engelli ibaresini koyduklarını anlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ibareyi koyarken bile bu kardeşlerimizin, engelle karşılaşsalar da engeli aşacak irade, güce, vicdana sahip olduklarını biliyorduk. 65 yaş üstündekilere, çalışamayacak durumda olan ve iş bulamayan engellilere bağlanan aylıkları yüzde 200 ile 300 oranında artırdık. Engelli maaşlarını, her ikisi de engelli olan eşlerin, her birine ve 18 yaşın altındaki engellilerin ailelerini kapsayacak şekilde genişlettik. 2007'de sadece Türkiye'de değil dünyada örnek oluşturacak bir devrim niteliğinde adım attık, evde bakım aylığı uygulamasıyla aileler engellilerine sahip çıktı. Engellilerin evde bakım hizmetlerini karşıladık. Evde bakım için ayrılan bütçeyi son 6 yıl içinde 83 kat artırdık, çarpıcı bir rakam. Türkiye, bütçe sınırlamaları olabilir ama gönlü gani bir milletin devletidir. Bu yıl 10 aylık dönemde 450 bin engelli vatandaşımız için 3,3 milyar lira ödeme yaptık, sadece evde bakım hizmet bedeli olarak. Şehir içi toplu taşıma araçlarının, kamu binalarının, kamuya açık alanların engellilere erişimini sağlayacak yasal önlemleri aldık.

İnşallah en kısa zamanda engellilerimiz için ücretsiz toplu taşıma hizmeti için de gerekli kararı alacağız. Türk işaret dilinin geliştirilmesine önem verdik. Tüm eğitim kitaplarını kabartma olarak bastık, yayınladık. Engellilerimiz hayatın belli alanlarında terk edilmiş durumda olmamalıydılar, kendi ayakları üzerinde durmalı, onurlarıyla hayatlarını idame ettirmeleri gerekiyordu. Engelli istihdamıyla ilgili çok geniş çalışma yürüttük, Devlet Memurları Kanunu'nu bu çerçevede değiştirdik. İlk kez engelliler için geçerli Kamu Personel Seçme Sınavı, EKPS'yi gerçekleştirdik. 2002'de bütün kamuda 5 bin 777 engelli vardı, şimdi 34 bin 88 engelli, memur olarak kadrolarımızda çalışıyor. Bunu daha da genişletmeye kararlıyız. Bundan sonra da engellilerimiz için ne gerekiyorsa yaptık, yapmaya devam edeceğiz."

"Kadınlarımızın daha fazla temsil edilmesi için"

Başbakan Davutoğlu, 5 Aralık'ın kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanındığı günün yıldönümü olduğunu anımsattı. Davutoğlu, bütün AK Parti teşkilatı kadın kollarına, seçme ve seçilme hakkı için çaba harcayan, bu hakkı kullanan bütün vatandaşlara saygılarını, selamlarını iletti.

Kadınların, seçme ve seçilme hakkını kullanarak siyasi hayatın içinde ne kadar çok yer alırlarsa, siyasi hayatın da nezaket, zarafet ve derinlik kazanacağını vurgulayan Davutoğlu, "AK Parti olarak da bundan sonra her aşamada, kadınlarımızın daha fazla temsil edilmesi için gereken her türlü önlemi alacağız, çalışmayı yapacağız. Kadın kollarımızın gayreti bizim başarımızın teminatıdır" dedi.

"Uyuşturucuyla mücadeleye devam edeceğiz"

Çok önemli bir reformu hayata geçirmek önemli bir adım attıklarını kaydeden Davutoğlu, bunun uyuşturucuyla mücadele olduğunu söyledi.

Davutoğlu, 62. Hükümet kurulur kurulmaz, bu ağır sorumluluğu omuzlarına alır almaz, ele aldıkları konuların başında uyuşturucuyla mücadele geldiğini dile getirdi. Davutoğlu, ilk Bakanlar Kurulu'nda ve daha sonra Sağlık Bakanlığı'nda yaptıkları çalışmalar sonrasında Uyuşturucu ile Mücadele Şurası'nı toplama kararı aldıklarını anımsattı.

Başbakan Davutoğlu, geçen hafta içinde Uyuşturucuyla Mücadele Şurası'nda, Türkiye'de ilk kez sivil toplum kuruluşları, 8 bakanlığın katıldığı, çok geniş bir katılımla biraraya geldiklerini, çalıştaylar düzenlediğini anlattı.

Uyuşturucuyla mücadele konusunda kapsamlı bir eylem planını hayata geçirdiklerini bildiren Davutoğlu, "Bir süreç yönetimi mantığıyla ve terörle mücadele ederken gösterdiğimiz ciddiyetle uyuşturucuyla da mücadele etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

"Ağ gibi gelişen çete"

Davutoğlu, Türkiye'nin bütününde uyuşturucu haritası çıkartacak şekilde, il bazındaki çalışmalarla yeni bir tespit çalışması gerçekleştireceklerini, araştırma merkezleri kuracaklarını, mahallelere kadar ineceklerini anlattı.

Koruyucu anlamda atılacak adımların kapsamını genişleteceklerini ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Ailelere yönelik mesajlar, bu konuda toplumsal duyarlılık uyandırma, okul ve çevresi tanımını genişleterek, okul ve çevresinde alınacak önlemleri tek tek hayata geçireceğiz. Bu koruyucu önlemler yanında, bunların yeterli olmadığı veya ötesine geçen konularda önleyici önlemleri artıracağız. Özellikle narko timler ve diğer emniyet önlemleriyle uyuşturucu tacirlerinin bütün 'network'ünü kesmeye, bütün bağlantıları yok etmeye kararlıyız. Uyuşturucu üreticisinin, aracısının, tüketicisinin arasındaki bağları koparacağız, uyuşturucu tacirlerine terörist muamelesi yaparak birer birer üstlerine gideceğiz. Çünkü bu, bizim geleceğimizle ilgili meseledir, gelecek nesillerin istikbalinin teminat altına alınmasıyla ilgili bir meseledir. Hiçbir taviz söz konusu olmayacak.

Bu aşamadan sonra özellikle uyuşturucu belasına tutulmuş, bir şekilde bundan etkilenmiş kardeşlerimiz, gençlerimiz, vatandaşlarımız için kademeli strateji geliştirdik, 7 gün 24 saat danışma hattı kurduk, ilk adım merkezleri oluşturuyoruz, narko timler, AMATEM'ler ile tam bir uyum içinde, toplumun bütün katmanlarına dönük olarak örgütleneceğiz. Bu çerçevede yapısal bir reform da gerçekleştiriyoruz. En geç 3 yılda bir uyuşturucuyla mücadele şurası toplayacağız. Her yıl uyuşturucuyla mücadele şurasında alınan kararları izleme komitesi toplanacak, bizzat benim başkanlığımda bu komite yıllık programı gözden geçirecek. Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Arınç başkanlığında koordinasyon üst kurulu oluşturuyoruz, en geç 6 ayda bir toplanacak. Ayrıca 2 ya da 3 ayda bir toplanacak teknik kurul oluşturuldu. Ayrıca her ilde uyuşturucuyla mücadele komiteleri, her bir mahallede narko timler kuruyoruz. Madem ki karşımızda bir ağ gibi gelişen bir çete var onun karşısında 'network'ü son derece güçlü, bir kamu organizasyonunu, kamu yapılanmasını bu çetenin karşısında motive edeceğiz, hayata geçireceğiz, kesinlikle uyuşturucuyu Türkiye'de en kısa zamanda yok edeceğiz. Şu anda yüzde 2,7 civarında olan 15-24 yaş arası uyuşturucukullanımı, -Avrupa'ya göre çok daha düşük görünüyor, Avrupa'da yüzde 26,27'lerde- alacağımız önlemlerle viranelerin de yok edilmesiyle 2018'de yüzde 1,5'a, Cumhuriyet'in 100. yılında marjinal düzeye indirmeye kararlıyız."

"Kim zulüm yaparsa yapsın"

Davutoğlu, geçen hafta yoğun bir yurt içi trafiğin olduğunu belirterek, Şanlıurfa'da genişletilmiş il başkanları toplantısı yaptıklarını anımsattı. Davutoğlu, Ankara dışında bu toplantıları yaparken bir mesaj verdiklerini ifade ederek, aldıkları hiçbir kararda tesadüf olmadığını söyledi. Davutoğlu, hesap eder, kitap eder, sembolik önemine dikkat ederek, planlamaları yaptıklarını dile getirdi.

Şanlıurfa'da genişletilmiş il başkanları toplantısı, haftasonu Erzurum, Kars, Balıkesir ve Kırklareli kongrelerini yaptıklarını anlatan Davutoğlu, Türkiye'nin dört bir köşesinde vatandaşlarla biraraya geldiklerini söyledi.

Davutoğlu, Şanlıurfa'da seçim, kongre sürecini istişare etme yanında, Kobani'nin karşısında Suruç'u ziyaret ederek, Kobani'den Türkiye'ye sığınan Suriyeli kardeşleriyle kucaklaştıklarını dile getirdi. Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Son günlerde tekrar spekülasyonlar yapıldığı için bir kez daha vurgulayarak ve uyararak söylüyorum; dışarıda ve içeride yapılan bir takım algı operasyonları karşısında bütün milletimiz bilmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem zalim, barbar Suriye rejiminin karşısındadır hem de aynı şekilde zalim ve barbar IŞİD terör örgütünün karşısındadır. Türkiye'nin Suriye'deki kriz nedeniyle ödediği acı bedeli, mülteciler üzerinden görmek istemeyenler ülkemize dönük ithamlarda bulunuyorlar. Türkiye, Kobani'de de Halep'te de Lazkiye'de de Dara'da, Deyrizur'da, Şam'da da, nerede olursan olsun Suriye'nin her bir köşesinde kim zulüm yaparsa yapsın, hangi ad altında, hangi niyetle yaparsa yapsın onun karşısında olmuştur. Hangi kimliğe sahip olursa olsun mazlumun yanında olmuştur, olmaya devam edecektir."

"Sadece bir tarafla değil..."

Davutoğlu, geçen çarşamba akşamı Doğu, Güneydoğu Anadolu'dan gelen sivil toplum kuruluşlarıyla, 7 saati bulan istişare toplantısı yaptıklarını, çözüm sürecini ele aldıklarını belirtti.

Çözüm sürecinin millete mal olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Kim ne provokasyon yaparsa yapsın, inşallah çözüm süreci başarıya ulaşacaktır. Bu bir kardeşlik projesidir. Bu ezeli ve ebedi bir istiklal mücadelesinin en güzel göstergesi, nişanesidir. Bütün sivil toplum kuruluşları temsilcilerimiz, -her biri değişik siyasi görüşlere, arka planlara sahip örgütlerden geliyorlardı- hepsi bizim kamu düzeni konusunda yaptığımız vurguya da katıldılar, çözüm sürecini mutlaka başarıya ulaştırmamız gerektiği konusundaki irademize de sahip çıktılar. Bundan sonra da bölgeye yapacağım her ziyarette, sivil toplum kuruluşlarıyla buluşarak, çözüm sürecinin sadece bir tarafla değil, bütün halkımızla, bütün bölge halkıyla yürüdüğünü göstermeye devam edeceğiz. Nereye gidersem mutlaka vatandaşlarımızla buluşup, bu konuyu paylaşacağız" diye konuştu.

Davutoğlu, hafta içinde iki önemli ziyaretin kamuoyunun gündeminde yer aldığını ve Türkiye'nin uluslararası etkinliğini gösteren sonuçlar doğurduğunu, bunlardan birinin Papa Franciscus, diğerinin ise Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin'in ziyareti olduğunu anlattı.

Papa'nın ziyareti ve verdiği mesajlar, görüşmelerde gündeme gelen konular itibarıyla dinler arası çatışma ve mezhepler arası gerilimin artırılmaya çalışıldığı dönemde Türkiye'den bütün dünyaya barış mesajının iletildiği güzel bir vesile olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Papa Franciscus'un yaptığı görüşmelerde gündeme gelen hususlar ve dünya barışı, medeniyetler ittifakı çerçevesinde yapılan istişareler; bundan sonra da dünyada değişik din mensupları arasında çatışma çıkarmak isteyenlere karşı Türkiye'nin küresel anlamda en güçlü ses olacağı gerçeğini bir kez daha dünyaya gösterdi" dedi.

Dün Rusya Devlet Başkanı Putin'in Türkiye'de olduğuna işaret eden Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Üst düzey işbirliği konseyinin beşincisini gerçekleştirdik. Bu konsey başladığında Türkiye ile Rusya arasında bu kadar kısa mesafede, bu kadar büyük bir yol kat edileceğini kimse düşünmüyordu. Vizeleri kaldırdık, 2002'de 5 milyar dolar olan dış ticaret hacmimiz geçen sene 32 milyar dolar seviyesine çıktı. İnşallah 2023'e varmadan 100 milyar dolar seviyelerini bulacağız. İkili ilişkilerimizde olağanüstü bir momentum kazanılmıştır. Dün son derece yapıcı, son derece geleceğe dönük olarak verimli sonuçlar doğuracak kararlar alındı. Rusya, doğalgazda yüzde 6 indirim kararı açıkladı ancak basın toplantısı sonrasında Sayın Putin ile yaptığımız görüşmede bu indirimin bizim için yeterli olmayacağını da kendisine ifade ettik ve indirimin artırılmasını talep ettik. Önümüzdeki günlerde, artış ve indirim konusunda görüşmeler devam edecek. Özellikle de Türkiye'nin enerji konusundaki hassasiyeti ve enerji konusundaki ihtiyaçları çerçevesinde de şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da Rusya ile yakın temas içinde olmaya devam edeceğiz. Türkiye ile Rusya arasında, Türk müteahhitlerin üstlendiği 55 milyar dolarlık müteahhitlik hizmeti var. Türkiye'ye gelen en fazla turist de Almanya ile birlikte Rusya'dan geliyor. Bütün bunlar Türkiye ile Rusya arasındaki ikili ilişkilerin çapını, kapsamını gösteriyor."

Başbakan Davutoğlu, Putin ile başta Suriye olmak üzere bölgesel konularda ve küresel siyasette yakın bir istişare içinde olma konusunda mutabık kaldıklarını söyledi.

"Hani komşularla ilişkilerimizi tenkit edenler var ya..."

Türkiye'nin bundan sonra da bütün komşuları ile ilişkilerinde aynı kararlılığı sürdüreceğini ifade eden Davutoğlu, "Dikkatinizi çekmek isterim. 10 gün önce Irak'taydık. Şimdi Rusya Devlet Başkanı Türkiye'de, inşallah bu hafta sonu cuma günü de ben Yunanistan'da olacağım, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısını Atina'da gerçekleştireceğiz. Hani komşularla ilişkilerimizi tenkit edenler var ya biraz şu trafiğe baksınlar ve eğer komşularımızla istikrar olduğunda Türkiye'nin nasıl etkin bir politika izlediğini bir kez daha görsünler. Bu ay içinde, hem Makedonya hem de Bulgaristan'a ziyaretler yaparak, onlarla ilişkilerimizde de yeni adımlar atacağız" diye konuştu.

Davutoğlu, ekonomide geçen hafta paylaştığı güzel haberlerin arka arkaya geldiğini belirterek, Borsa İstanbul Endeksi'nin son 1,5 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını bildirdi. Davutoğlu, Borsa İstanbul Endeksi'nin geçen Temmuz ayından bu yana geldiği düzey itibariyle de Kasım ayında yüzde 7,6 artışla dünyada en çok yükselen üçüncü endeks olduğunu söyledi.

Petrol fiyatlarındaki düşüşe paralel olarak beş ayı aşkın sürede benzinde 7 kez, toplam 67 kuruş indirim yapıldığını, bu indirimin yüzde 33,5 düzeyinde bir düşüş anlamına geldiğini ifade eden Davutoğlu, motorinde ise toplam 6 kez, 59 kuruş indirim yaparak motorin fiyatlarını yüzde 26 düzeyinde indirdiklerini kaydetti. Başbakan Davutoğlu, "Bu da vatandaşlarımızın özellikle enerji maliyetleri itibariyle rahatlamasına vesile teşkil etti" dedi.

"Soma'da sağlanan imkanlar Ermenek'teki kardeşlerimize de sağlanacak"

Bir güzel haberi de acılı haberler alınan Ermenek'teki madenci vatandaşların yakınları ile ilgili veren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Soma'daki kazada kaybettiğimiz vatandaşlarımız için yapılan bütün uygulamalar Ermenek'teki kazazedeler ve yakınları için de söz konusu olacaktır. En kısa zamanda Soma'da sağlanan imkanlar Ermenek'teki kardeşlerimize de sağlanacaktır. Bu çerçevede, vefat edenlere vefat aylığı, vefat edenlerin SGK borçları tümüyle silinecek. Anne babaya, muhtaçlık şartına bakılmaksızın ek vefat aylığı bağlanacak. Hayatını kaybedenlerin yakınlarından en az bir kişi istihdam edilecek. Kaza olan ocaktaki işçilere 6 aylık net gelirin karşılığı ödeme yapılacak. Kaza olmamakla birlikte Ermenek'te olan diğer maden ocaklarında çalışanlara da daha sonra işverene rücu etmek üzere 6 aylık maaşları ödenecek. Bütün bunlar vatandaşlarımız arasında gözettiğimiz eşitlik ve hakkaniyet prensibine uygun bir şekilde karar altına alınmıştır. Arkadaşlara talimat verdim, en kısa zamanda da bu uygulamalar hayata geçirilecek. Ermenek'te hayatını kaybeden madencilerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyor, yakınlarına taziyelerimi sunuyorum."

"Gururla takip ettik"

Davutoğlu, geçen haftanın en önemli olaylarından birinin de Yüksek Askeri Şura toplantısı olduğunu belirterek, mutat Aralık ayı toplantısında TSK'nın yüksek askeri şura çerçevesinde kendi başkanlığındaki toplantıda Hükümet'e özelikle harbe hazırlık çalışmaları ve ve diğer ihtiyaçları konusunda bilgi sunduğunu söyledi.

Çok verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini ve TSK'nın ulaştığı düzey bakımında da gurur verici gelişmeleri bizzat kendilerinden dinlemekten büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TSK'nın hem ülke içinde güvenliği temin etme ve bölgesel sınırları koruma noktasında en üst kapasiteye ulaşan bir silahlı kuvvetlerdir ama aynı zamanda bölgesel istikrar ve küresel askeri dengeler bakımından da en çok dikkate alınan silahlı kuvvetlerden biridir. Gururla hep takip ettik. Özellikle bu yıl bahar aylarında bütün Afrika kıtasını dolaşan donanmamız, ilk defa bizim tarihimizde Ümit Burnu'nu da geçerek Afrika açıklarında Albayrağı dalgalandırdı. Afganistan'da, Bosna'da, Somali'de, dünyanın neresinde olursa olsun istikrar arayışı olduğunda önce TSK akla geliyor. Ben son Yüksek Askeri Şura toplantısında aldığım bilgilerden, silahlı kuvvetlerimizin ulaştığı düzey konusunda büyük gurur duydum. Her bir komutanımızı ve her bir erimizi tebrik ediyorum. Allah onları muhafaza eylesin diyorum."

Davutoğlu, iki önemli değerlendirme yaptıklarını ifade ederek, birincisinin gelecek aylarda daha fazla üzerinde duracakları Silahlı Kuvvetler'in yapısal reform sürecine girmesi olduğunu belirterek, bundan kast edilenin teknoloji yoğun savunmaya geçiş imkanlarının güçlendirilmesi olduğunu söyledi.

İki hafta önce Genelkurmay Başkanlığı'nda aldığı brifingde de 2033 yılına kadar silahlı kuvvetlerin teknolojik kapasitesinin artırılması konusunda önemli kararlar aldıklarını hatırlatan Davutoğlu, "Bundan sonra yurt savunmasının da ötesinde, etkin bir silahlı kuvvetler yapılanmasına gidecek şekilde savunma sanayimizi güçlendireceğiz ve TSK herhangi bir savunma ihtiyacı için yurt dışına bir talepte bulunmaya gerek kalmadan kendi ihtiyacını ülke içinde karşılayacak hale gelecek" dedi.

Silahlı Kuvvetler'in personel yapılanması bağlamında bir an önce uzmanlaşmış ve daha profesyonel yapılanmaya dönüşmesi için de önemli kararlar aldıklarını bildiren Davutoğlu, "Silahlı Kuvvetlerimizden gelen talep üzerine ve bu talebi dün Bakanlar Kurulu'nda arkadaşlarımızla görüştük; sözleşmeli er ve erbaş alımlarıyla ilgili ciddi kolaylaştırmalar getiriyoruz. Bu alımları, 20 yaşına kadar indireceğiz. Askerlik yapmamış olanlardan da sözleşmeli olarak Silahlı Kuvvetlerimiz er ve erbaş alabilecek. Böylece askerliği meslek edinmiş silahlı kuvvetleri mensupları oranını artıracağız ve kısa süreli askerlik görevini vatani görev olarak onurla yapan vatandaşlarımızın üzerindeki yükleri de azaltmaya çalışacağız" diye konuştu. (AA)

Anahtar Kelimeler: