Davutoğlu: BM Heyetine Bölgeye Erişim Imkanı Tanınmalı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de kimyasal silah kullanılan bölgede deliler ortadan kalkmadan ve karartılmadan, Birleşmiş Milletler (BM) heyetinin inceleme yapması gerektiğini söyledi. Davutoğlu, "BM heyetine derhal bölgeye erişim imkanı tanınmalıdır." dedi. Suriye Ulusal Koalisyon Başkanı Ahmed Salah Al Jarba da BM heyetinin Şam’da olduğunu ancak birkaç kilometre uzaklıktaki saldırı yerine henüz gitmediğini belirtti. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Çırağan Sarayı’nda Suriye Ulusal Koalisyonu üyeleriyle görüşüyor. Görüşme öncesinde basın açıklaması yapan Davutoğlu, koalisyon başkanı Al Jarba’ya başsağlığı dileğinde bulundu. Suriye halkının kahraman bir halk olduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi: “Son 2,5 yıl içinde çok büyük zulümler, baskılar gördü. Kararlı ve inançlı bir şekilde bu baskılara karşı insanlık onurunu ve Suriye halkının onurunu ayakta tutmayı başardı. Fakat son yaşananlar bunun ötesinde bir anlam taşıyor. Suriye rejimi insanlık suçlarının en büyüğünü işleyerek kimyasal silah saldırısı gerçekleştirdi. Tabi Suriye rejiminin bu saldırının kendisi tarafından yapılmadığı yönünde iddiaları söz konusu. Şimdi Suriye rejimi açısından bir imtihan söz konusu. Ben son iki gün içinde Avrupa başkentlerini gezdim, başta BM Genel Sekreteri olmak üzere çok sayıda telefon görüşmesi yaptım. Temel talebimiz şu oldu; BM’nin alandaki heyetine derhal bölgeye erişim imkanı tanınmalı. Ve bu kimyasal silah saldırısı konusunda bütün gerçekler ortaya çıkarılmalıdır. Bundan kimin mesul olduğu ortaya çıkarılmadan herhangibir şekilde insanlık vicdanının bunu kabul etmesi mümkün değildir. Suriye Ulusal Koalisyonu değişik vesilelerle böyle bir erişim konusunda elinden geleni yapacağını vurguladı. Bugünkü görüşmelerde de bunu ele alacağız.” Suriye rejiminin BM’den gelen talebe sessiz kaldığını kaydeden Davutoğlu, “Beklentimiz ve talebimiz bütün uluslararası toplumdan bu erişimin bir an önce sağlanması ve BM heyetinin bölgeye deliler ortadan kalkmadan, karartılmadan ulaşması ve doğrudan barbarca saldırının kurbanları üzerinde gerekli incelemeleri yapma imkanının tanınması. Oradaki yaralı kardeşlerimize bir an önce tıbbi yardımın ulaştırılması. Bu konuda uluslararası toplum istenilen hızda davranamamıştır. Biz Türkiye olarak her zaman olduğu gibi Suriye halkının yanındayız. Suriye halkının her bir ferdinin acısı bizim acımızdır. Hangi etnik ve mezhebi kökene bağlı olursa olsun bu kardeşlerimizin acısını dindirmek için elimizden gelen çabayı göstereceğiz.” diye konuştu. Koalisyon üyelerinden bilgileri alacağını söyleyen Davutoğlu, “Uluslararası toplum üzerindeki baskımızı aralıksız devam ettireceğiz. İnşallah oradaki kardeşlerimizin hukukunu korumak için gerekli ne adım varsa atacağız. Mesullerin cezalandırılmasına kadar da insanlık vicdanı rahat etmeyecek.” dedi. Suriye Ulusal Koalisyon Başkanı Ahmed Salah Al Jarba da 'kardeşim' diye hitap ettiği Bakan Davutoğlu’na kendilerine böyle bir fırsat verdiği için teşekkür etti. Türkiye’ye de yanlarında yer aldığı için teşekkür eden Jarba, “Şam’daki bu vahşi saldırının en önemli sebebi uluslararası ülkelerin tepkisiz kalmasıdır. Özellikle batılı ülkelerin hiçbir harekette bulunmamasıdır. Beşar Esed, biz barışçıl şekilde yürüyüş yaparken bile saldırmıştır. Sonra bizi toplarla vurmaya başladılar batılı ülkeler izledi ve sustu. Uçaklarla bombaladılar yine sustular. Füzelerle yine vurulduk yine sustu dünya. Şu anda da Şam’ın köy bölgesinde kimyasal silahlarla saldırı başladı. İlk defa kimyasal silah kullanmıyor. Değişik bölgelerde de kullanılmıştı. Tabiki dünya sustuğu için bu sefer daha büyük çapta kullandı. Eskiden Suriye halkı bir cumanın adına ‘sizin susmanız bizi öldürüyor’ demişti. Şu anda da aynı şey tekrar ediyor ve diyorki, ‘sizin susmanız bizi kimyasalla öldürüyor.’ Bu konuyu araştırmakla görevli uluslararası heyet şu an Şam’dadır. Birkaç kilometre olay yerinden uzaktadır. Ona rağmen şu ana kadar hiçbir harekette bulunulmadı. Saldırı yerine gidilmedi. Vahşi katil yaptığı bu saldırıdan eğer bu sefer de cezadan bir şekilde paçasını kurtarabilirse biz hakikaten zor durumda kalırız.” ifadelerini kullandı. Acil taleplerini sıralayan Al Jarba, “Başlangıç olarak Suriye’de sivilleri korumak için uçuşa yasak bölge ilan edilmeli. Siviller için hızlı bir şekilde emniyetli bölge kararı alınmasını istiyoruz. Suriye halkına arkadaş olduğunu iddia eden ülkeler hızlı bir şekilde vicdani hareket etmesi gerekir ve bu isteklerimize cevap vermesi gerekir.” dedi. “Kimyasal silah kullanıldığına dair örnekler BM heyetine ulaştı mı?” şeklindeki soru üzerine Jarba, “BM araştırma grubu şu anda Şam’da. Bizim temennimiz bu grubun direk birkaç kilometre mesafede olan olay yerine gitmesidir. Bu rejimin kimyasal silahı kullandığına dair çok net deliller var. Biz yüzde yüz eminiz. Ama bizi ilgilendiren konu bu noktadan sonra dünyanın ne yapacağı.” cevabını verdi. Jarba’nın konuşmasına açıklık getiren Bakan Davutoğlu da, “Aslında sayın al Jarba’nın burada vurgulamak istediği hususa dikkat çekmek isterim. BM resmen Suriye rejimine başvurdu. İncelemenin yapılması için izin verilmesi yönünde. Bazı haberler yayınlanmaya çalışıldı, sanki muhalefet bu incelemeleri engellemeye çalışıyor ve istemiyormuş gibi. Aksine Suriye Ulusal Koalisyonu defaatle çağrıda bulundu. Şimdi de sayın al Jarba bu çağrı için İstanbul’dan da tekrar ediyoruz. Bu heyet için gerekli güvenlik şartları muhalefetin denetiminde olan yerlerde sağlanacaktır. Bu incelemeler yapılmalıdır. Koalisyonun bu açıklamasına destek veriyoruz.” dedi.