- BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Davutoğlu, "Türkiye, bu mücadeleyi sürdürecek güce, kudrete sahiptir. Ancak hepimizin görmesi gereken bir tablo var. 7 Haziran'dan bugüne kadar bilinçli, kasıtlı, planlı bir terör tırmanmasıyla karşı karşıyayız. Biz Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama çabası içindeyken birtakım şer odakları Türkiye'ye karşı harekete geçtiler. 3 terör örgütü, 3 temel hedef için Türkiye'ye eş zamanlı bir saldırıda bulundular" dedi.
Başbakan Davutoğlu, "Son derece samimi bir şekilde hükümet kurma çalışmalarını yürütürken son günlerde çok yoğun bir terör saldırısı ile karşı karşıyayız. Her şeyden önce terör saldırılarında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, güvenlik görevlilerine Allah'tan rahmet diliyorum. Bu terör faaliyetlerini yapan örgütler, arkalarındaki odaklar, önlerindeki maşalar kim olursa olsun hepsini lanetliyorum. AK Parti grubu adına en kararlı mücadeleyi sürdüreceğimizi bir kez daha milletimize duyuyorum. Şehitlerimizin hatırası ve emaneti omuzlarımızda kutsal bir görev olarak ebediyete kadar sürdürülecektir" dedi.
"MİLLETÇE, GÜÇLÜ BİR MÜCADELE VERMENİN KARARLILIĞINI SERGİLİYORUZ"
Başbakan Davutoğlu, "Türkiye, yeni bir hükümet oluşum sürecinde soğukkanlı, metanetli bir yolculuğa hazırlanmak üzereydi. Hemen arkasından millet olarak huzurlu, Ramazan Bayramını idrak ettik. Çevremizdeki ateş çemberi içinde Türkiye, Ramazan Bayramını bütün ülke topraklarında huşu ve mutluluk içinde idrak etmişti. Fakat Ramazan Bayramının hemen ertesi günü Suruç'ta 32 vatandaşımızın katli ile başlayan ve bugüne kadar süren bir terör saldırısı karşısında milletçe, güçlü bir mücadele vermenin kararlılığını sergiliyoruz" diye konuştu.
"PLANLI BİR TERÖR TIMANMASIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"
Başbakan Davutoğlu, "Türkiye, bu mücadeleyi sürdürecek güce, kudrete sahiptir. Ancak hepimizin görmesi gereken bir tablo var. 7 Haziran'dan bugüne kadar bilinçli, kasıtlı, planlı bir terör tımanmasıyla karşı karşıyayız. Biz Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama çabası içindeyken birtakım şer odakları Türkiye'ye karşı harekete geçtiler. 3 terör örgütü, 3 temel hedef için Türkiye'ye eş zamanlı bir saldırıda bulundular. 7 Haziran-28 Temmuz bugün itibariyle geçen süre içinde yapılan terör saldırılarının kısa bir bilançosunu vermek istiyorum" dedi.
"657 TERÖR OLAYI GERÇEKLEŞTİ"
Başbakan Davutoğlu, "657 terör olayı gerçekleşti. 25 ilde güvenlik güçlerimize saldırılar oldu. 11 güvenlik görevlimiz şehit edildi. 41 vatandaşımız hayatını kaybetti. 94 güvenlik görevlimiz, 110 vatandaşımız yaralandı. 15 baraja saldırı düzenlendi. 20 araç yağmalanması ve 335 araç yakılmasıyla karşı karşıya kaldık. 7 Haziran'dan itibaren tırmanan bu terör, 7 Temmuz'da Siirt'te polisimizin şehit edilmesiyle ilk işaretini vermeye başlamıştı. 20 Temmuz'dan önce 3 terör örgütü, DEAŞ, PKK ve DHKP-C; eş zamanlı olarak Türkiye'yi ve milletimizi hedef almıştır ve saldırılara başlamıştır" diye konuştu.
"DEAŞ'IN SALDIRISININ OLDUĞU GÜN PKK DA ÜLKEMİZE KARŞI BİR SALDIRI SİLSİLESİNİ BAŞLATTI"
Başbakan Davutoğlu, "Biz DEAŞ'a karşı mücadelemizin nasıl olacağı yönünde planlamalar yaparken ve aylardır süren hazırlıklar sonucunda bu terör örgütlerinin yapılarıyla ilgili atılacak adımları konuşurken aynı gün, 20 Temmuz'da Adıyaman'da PKK harekete geçti. Uzman çavuşumuz şehit edildi. Bakınız hani bugün PKK ile DEAŞ birbiriyle savaşıyor, diye düşünenler var ya zamanlamaya dikkat etsinler. DEAŞ'ın saldırısının olduğu gün PKK da ülkemize karşı bir saldırı silsilesini başlattı. Hemen ardından bu sefer Ceylanpınar'da polis memurlarımız Feyyaz Yumuşak ve Okan Acar, haince, kalleşçe, alçakça uyurken enselerinden vurularak şehit edildi. Biz istihbarat birimlerine bu katliamın arkasındaki güçlerin tespit edilmesi talimatını verdik ve bize gelen bilgilerle PKK'nın telsiz konuşmalarından bu katliamın onlar tarafından gerçekleştirilmiş olduğunu tespit ettik. Yine aynı gün bu sefer İstanbul'da DHKP-C harekete geçti. Yüzleri maskeli bir şekilde, elleri silahlı bir şekilde İstanbul sokaklarını sanki belli bir bölgenin kendi hakimiyetlerinin altındaymışçasına gösteri yapmaya kalkıştı. Biz Ankara'da bütün bu tabloyu, puzzle'ın parçalarını bir araya getiren değerlendirmeler de yapmaya başladık" dedi.
"SİYASİ GÖRÜNÜMLÜ BAZI ŞAHSİYETLER, ÖNCE BUNUN HESABINI VERECEKLER"
Başbakan Davutoğlu, "Diyarbakır'da tuzağı düşünün, alçaklığı düşünün kazaya yardıma giden trafik polisimizi uzun namlulu silahlarla şehit ettiler. Hala bugün dahi barıştan bahsedenler var ya siyasi görünümlü bazı şahsiyetler, önce bunun hesabını verecekler. O günlerde neredeydiler? Herhangi bir kınama duydunuz mu onlardan? Ama biz bu milletin kaderini kimseye bırakmadık, bırakmayız. Dikkatimiz İstanbul'da DHKP-C'ye, Ceylanpınar'da PKK'ya yönelmişken bu kez Kilis'te DEAŞ bir askerimizi şehit etti sınırda. Şunu gördük biz. Perde gerisinde bir odak birbiriyle itilaflıymış gibi görünen 3 örgütü birden harekete geçirdi. Tek yönlü bir saldırı değildi. Tek hedefli bir saldırı da değildi. Noktasal bir saldırı da değildi. Kapsamlı, 3 maşalı bir saldırıyla Türkiye ve aziz milletimiz karşı karşıyaydı. Oturduk ve kapsamlı bir değerlendirme yaptık. Bunlara karşı verilecek mücadelenin esaslarının ne olacağını tespit etmek üzere bir araya geldik. Operasyonların başlamasından itibaren de PKK'nın bu saldırıları devam etti" diye konuştu.
"HAYAT HAKKI EN KUTSAL HAKTIR VE KORUMA ALTINDADIR"
Başbakan Davutoğlu, "Bir taraftan DEAŞ diğer taraftan PKK ve DHKP-C eş zamanlı olarak Türkiye'yi hedef alan bir çalışma içine girdi. Bu üç ayaklı saldırının birinci hedefi Türkiye'nin demokrasisi. Türkiye hedef edilmiştir. Burada ne polislerimiz ne vatandaşlarımızdır hedef olan. Onların kayıpları üzerinden Türkiye son yılların en kapsamlı saldırısı ile karşı karşıya kalmıştır. Birinci hedef demokrasidir. İnsan hakları ve özgürlüklerimizdir. Hayat hakkı en kutsal haktır ve koruma altındadır. Hayat hakkının olmadığı bir Türkiye tablosu çizmeye kalkıştılar" dedi.
"BU DEMOKRASİMİZE YÖNELİK BİR SALDIRIDIR"
Başbakan Davutoğlu, "Türk demokrasisi tehdit edildiği için ben 20 Temmuz'da daha ilk gün bütün liderlere ortak deklarasyon çağrısında bulundum. Daha operasyonlar başlamamıştı. Çağrımız CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dışında yanıt bulmadı. Şimdi barış çağrısında bulunanlara özellikle HDP yetkililerine söylüyorum. Neredeydiler biz 20 Temmuz'da Suruç'ta gelin ortak deklarasyonla DEAŞ terörünü kınayalım ve ortak tavır sergileyelim; derken neredeydiler? Kandil'den alacakları talimatı bekliyorlardı. Madem ki talimat aldıkları bir yer var, madem ki bu terör bir yerden talimat alıyor ve şehitlerimize sebebiyet veriyor; talimat aldıkları yeri gerektiği zaman gerektiği yerde gerektiği anda cezalandırırız ve cezalandırmaya kararlıyız. Türkiye'yi hükümetsiz bırakmamak için çaba sarf ediyoruz. Bu 3 terör örgütü aynı anda bizim hükümet kurma çalışmalarımızı ve Türkiye'de demokrasinin sağlıklı işleyişini sabote etmek için harekete geçiyor. Bütün siyasi aktörlere sesleniyorum. Bu demokrasimize yönelik bir saldırıdır. Samimi olanlar bu saldırıda hükümetimizin yanında omuz omuza durur" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz