Defne Samyeli: Pedimi bile sordular

Defne Samyeli, TÜİK'in anket sorularına 'Kimse özelimize bu kadar giremez' diye tepki gösterdi.

Defne Samyeli, TÜİK görevlisinin kapısını çalmasının ardından yaşadıklarını şöyle anlattı:" "Bize bir defter verdiler. Bir ay boyunca bütün gelir ve giderlerimizi yazmak zorunda olduğumuzu söylediler. Ben de fazla zamanım olmadığını belirttim. Daha sonra defteri annem doldurmaya başladı. İlk başta ankete yardımcı olmak istedik kesinlikle itiraz etmedik. Ancak bir gün annem bana 'bu defteri dolduramıyorum çok fazla ayrıntı var' deyince defteri inceledim. Açıkçası çok şaşırdım çünkü defterde evimize gelen misafire ne ikram ettik, bize maliyeti ne, nereden ne aldım ne kadar aldım tarzı birçok soru vardı. Umumi tuvalete giderken ne kadar para harcadığımız bile soruluyordu. Eve gelip saatlerce kalıyorlardı. Kimseyi evimde o kadar saat tutmak zorunda değilim. Ayrıca sorulan sorular çok özel. Kimse bu kadar özelimize giremez. Anket adı altında bir fişleme bu. Bize karşı davranışları da hiç kibar değildi. Anlamadığım zaten yapılan harcamalar kayıt altında devlet bana marketten bir pedi ne kadara alıp almadığımı niye soruyor."

Yasa 'mecbursun' diyor

Tartışma konusu düzenleme Türkiye İstatistik Kanunu'nun 7. addesi'nde yer alıyor. Madde vatandaşların TÜİK'in istediği bilgileri eksiksiz ve doğru olarak vermekle yükümlü olduğunu hükme bağlıyor. 54. maddede ise istenilen bilgileri hiç vermeyen veya talep edildiği halde eksiklikleri gidermeyen ve hataları düzeltmeyenlere 500 ile 1000 lira arasında ceza kesilmesini öngörüyor. Bu durumun sayımlarda söz konusu olması durumunda ise 2000 lira idari para cezası öngörülüyor.

TUİK yetkilileri Defne Samyeli'ye TUİK'e yardımcı olmadığı için 929 TL para cezası kesti. Samyeli cezayı dün ödedi. Ceza erken ödendiği için Samyeli'den 600 lira alındı.

'Anayasa'ya aykırı, iptal davası açılabilir'

DOĞUŞ Üniversitesi Öğretim Üyesi, Ceza Hukukçusu Yrd. Doç. Dr. Murat Balcı: "TÜİK, kendi kanununa göre bu araştırmayı yapsa da sınır Anayasa'da da yer alan kişinin özel hayatının gizliliği noktasına kadardır. Yani kişinin özel hayatına ilişkin sorular soramaz. Bu noktada hukuki olarak iki süreç izlenebilir. Birinci yol, kesilen cezaya itiraz etmek. Ceza makbuzunda itiraz için yapılacak başvuru makamı yazılıdır. İdare veya sulh ceza mahkemesi adres olarak gösterilir. İlgili mahkemeye başvurarak cezaya itiraz edilir ve yürütmenin iptali istenir. İkinci yol ise kanun maddesiyle ilgili. Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru yapılarak TÜİK Kanunu'ndaki bu maddenin değiştirilmesi istenebilir. Her iki davada da temel dayanak kişinin özel hayatının gizliliğidir."