Demir, madenlerin insan ve çevre etkileri konferansına katıldı

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, madenlerin insan ve çevre etkileri konferansına konuşmacı olarak katıldı.Programın açılışında konuşan AYÇEP yönetim kurulu üyesi Av.

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, madenlerin insan ve çevre etkileri konferansına konuşmacı olarak katıldı.
Programın açılışında konuşan AYÇEP yönetim kurulu üyesi Av. Hicran Danışman, Çine’nin en önemli çevre ve sağlık sorunlarının kaynaklarından olan madenlerin olumsuz etkilerine dair yapılan konferansın Çine’de bir ilk olduğunu belirterek, bu ilk adımın devamının geleceğini söyledi.
Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Tayfun Demir, Zonguldak ve örgütlü oldukları diğer yerlerdeki çalışma koşullarından bahsederek, "Eğer örgütlü olursak inanın meslek hastalıkları da azalacaktır" dedi.
Demir, "Her şeyden önce insan sağlığı ve emeğin hakkının korunduğu bir anlayışın çalışma yaşamına hakim olmasını istiyoruz" dedi.
Demir şunları söyledi; “Madencilik endüstriyel anlamda birçok alana doğrudan hammadde sağlayan ve insan gücü barındıran dinamik bir sektördür. Yani işçisiyle, çevresinde yaşayan topluluklarla doğrudan ilgilidir. Zonguldak’ta maden ocaklarında çalışan arkadaşlarımızın karşılaştığı en önemli sağlık sorunu ise kömür tozu nedeniyle oluşan bir akciğer hastalığı olan pnömokonyozdur. Bu sağlık sorunu işyerlerinde alınan önleyici tedbirlerle azalmıştır.
Özetle bu tedbirler, sulu delik delme, tozlu kısımları ıslatma, fiskete kullanma gibi yöntemlerdir. Bu bölgede de meslek hastalıklarına karşı tüm çalışanlar periyodik muayeneye tabi tutulmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır. Burada örgütlenme çalışması yapmış bir Sendika olarak biliyoruz ki, mermer fabrikalarında çalışan arkadaşlarımız mermer tozunun çok yoğun olduğu ortamlarda çalışmak zorunda kalıyorlar. Arkadaşlarımız, örgütsüz, sendikasız ve iş güvencesi olmaksızın bu sağlıksız şartlarda çalışmakla karşı karşıyalar.
Çünkü işletme sahipleri, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini maliyetli buluyorlar. Karlılık oranlarını artırabilmek için öncelikle işçi sağlığı ve güvenliği harcamalarından kısıntı yapmanın yollarını arıyorlar. Bu önlemleri, göstermelik ve zaman yapılan denetimlerden geçebilmek amacıyla alıyorlar. Sonrasında her hangi bir kaza anında işçiyi suçlayacak tutanaklar tutmaya ve raporlar düzenlemeye çalışıyorlar. İşçi sağlığı ve güvenliğine dikkat çekmek için kullanılan sloganlardan biri “Önlemek ödemekten ucuzdur” sloganıdır. Çünkü bir kaza anında veya meslek hastalığına yakalanma durumunda doğrudan ve dolaylı maliyet hesabı yapıldığında işveren, devlet ve toplum açısından çok daha yüksek bir maliyet ortaya çıkmaktadır.
İnsan hayatı ve sağlığı söz konusu olduğunda maliyet hesabı yapılmaz. Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak bu bölgedeki sorunları gördük ve bu bölgede örgütlenme çalışması yaptık. Ancak işverenler sendikalı olan arkadaşlarımızı işten attılar. Örgütlenmeye karşı şirket isimlerini bile değiştirerek, arkadaşlarımızı sağlıksız şartlarda çalıştırmaya ve kârlarına kâr katmaya devam ettiler. Herşeyden önce insan sağlığını, alınterinin değerini bilen bir anlayışın sağlanması gerekiyor. Şirketlerin ve devletin anlayışını değiştirmek için mücadele etmeliyiz.
Biz 73 yıldır bu mücadeleyi verdik ve bu mücadeleyi sürdürmekte de kararlıyız. Çünkü örgütlenme demek, Sendikalı olmak demek; iş güvencesine sahip, emeğinin karşılığını alan, insanların sağlıklı koşullarda çalışması demektir. Biz bu görevi, er ya da geç ama mutlaka başaracağız ve bu bölgede emek vererek, alın teri dökerek üretim yapan arkadaşlarımızın herşeyden önce sağlıklı koşullarda çalışmasını sağlayacağız. Sendika demek öncelikle işçi sağlığı ve güvenliği demektir. Sendika varsa, işveren kazayı önlemenin, kaza sonrası doğacak maliyetten daha ucuz olduğunu görür. Sendika demek öncelikle insanca bir çalışma ortamı demektir. Sendika demek insanca yaşam koşullarını her alanda yakalamak demektir. Sendika demek örgütlü güç demektir. Biz, TÜRK-İŞ ile Türkiye’nin dört bir yanına, İndüstriyall ile Avrupa’nın ve dünyanın dört bir yanına ulaşıyoruz. Her alanda dayanışmamızı geliştiriyor, güçlendiriyoruz. Önceliğimiz her zaman sağlığımız ve hayatımızdır.”

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz