ANKARA (İHA) - 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kerkük'ün Irak sorunu içinde bir konu olduğunu belirterek, Türkiye'nin bölgeye askeri müdahale yapmasının yanlış olacağını söyledi.
Demirel, "Türkiye'nin gücü ve kuvveti yerindedir ama bu gücü her aklında geldiğinde kullanmak olmaz. Bu, mevcut durumu daha da kötüleştirir" dedi. Gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesinin dışarıda Türkiye'nin aleyhine kullanılmaya başlandığını belirten Demirel, "Cenaze törenindeki sloganlara takılmamak gerekir. Muhteşem bir cenaze ile Türk halkı uğradığı haksızlığa cevap vermiştir" diye konuştu. Demirel ayrıca tartışmaları önlemek için Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesi gerektiği görüşünü yineledi. Ressam Özlem Şeran, 9. Cumhurbaşkanı Demirel'e özel olarak hazırladığı 'Kırat' tablosunu hediye etti. Ressam Şeran, mavi ve kırmızı renklerin hakim olduğu tabloyu pozitif enerji vermesi için Cumhurbaşkanı Demirel'e hediye ettiğini söyledi. Genç ressamı kutlayan Demirel ise "Ben bu kıratın peşinden 50 sene gittim, beni kesinlikle yanlış yere götürmedi, nefesi de kesilmedi" dedi.
Gazetecilerin, 'Kıratın nefesini şimdi nasıl görüyorsunuz?' sorusuna da Demirel, "Kırat hala çok iyi" karşılığını verdi. Orta Asya'dan Türkler'in at üzerinde geldiklerini hatırlatan Demirel, "Onun nefesi kesilirse Türkiye'de çok şeyin nefesi kesilir. TRT'deki Cengizhan dizisini izleyin ve atın ne olduğunu görün. Nasıl bir fırtına gibi insanları bir yerden bir yere taşıdığını görün. At asil bir varlıktır" dedi. Gazetecilerin gündemdeki sorularını da cevaplandıran Demirel, Ermeni asıllı Türk gazeteci Hrant Dink cinayeti ve cenaze törenindeki 'Hepimiz Ermeni'yiz, hepimiz Hrant'ız" sloganlarını nasıl değerlendirdiği sorusuna, "Tabii bu çok büyük bir hadisedir. Vahim bir cinayettir. Kınadım ve kınıyorum. Bu çeşit hadiseler ülkemizde olmamalı. İnsanlar bu çeşit tecavüzlere, cinayetlere muhatap olmamalıdır" dedi. "Yazık olmuştur Hrant'a" diyen Demirel, bu olayın dışarıda Türkiye'nin aleyhine kullanılacağını, hatta kullanılmaya başlandığını söyledi. Türkiye'nin bugüne kadar dışarıda birçok haksızlığa maruz kaldığını ve yeni bir haksızlık için de istismar konusunun çıktığını anlatan Demirel şöyle konuştu:
"İstanbul'daki muhteşem cenaze töreni aslında Türkiye'ye karşı, Türkiye'nin evladı olan Hrant'a karşı yapılan haksızlığa bir cevaptır. Milletimiz ne kadar üzüldüğünü bu cenazede göstermiştir. Uzun zamandır böyle büyük bir cenaze olmamıştır. Bu cenazede ne slogan atılmışsa bence bunları o günün o şartları dikkate almadan değerlendirmek yanlıştır. İnsanlar öfkelerini belirtmek için zaman zaman o güne mahsus olmak üzere bazı ifadeler ve beyanlarda bulunurlar. Ben onların tartışılması taraftarı değilim. Hadiseyi kendi şartları içinde değerlendirmek lazım. Keşke böyle bir olay olmasaydı".
"Kerkük'e askeri müdahale olmamalı"
Kerkük ile ilgili bir soru üzerine Demirel, Türkiye'nin Kerkük'te bir referandum yapılmasına karşı olduğunu, ancak Kuzey Irak'ta Kürtler, Türkmenler ve Arapların yaşadığını hatırlattı. Bu üç halkın birbiriyle kardeş olduğunu ve Türkiye'nin de bu üç halk ile kardeş olduğunu vurgulayan Demirel, "Biz bu halklardan birine bir mesafe, öbürüne başka bir mesafede duramayız. Üçüne de eşit mesafede durmalıyız. Çünkü bizim vatandaşlarımızın pek çoğu Türkmen, Kürt ve Arap orijininden gelmektedir. Bu sanal bir huduttur. Musul vilayetinin Türkiye sınırları dışında kalmasından kaynaklanıyor bu sorun. Unutulmamalıdır ki Kerkük sadece bugünkü Irak keşmekeşi içinde bir konudur. Tek başına Kerkük diye bir konu yoktur. Irak, toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını muhafaza etmeli ve iç barışını sağlamalıdır. Bağdat ve Kerkük Irak'ın tümüne ait olmalıdır. Bu sebeple Kerkük hem Kürtlere, hem Türkmenlere hem de Araplara ait olmalı ve bu üç halk birbirini anlamalı. Birlikte yaşamaya mecburdurlar" diye konuştu. Kerkük'te yaşanan gelişmelerle birlikte Türkiye'nin askeri müdahale yapıp yapmayacağı tartışılmalarını da değerlendiren Demirel şöyle konuştu:
"Kanaatimce Kuzey Irak'ta Türkiye'nin kuvvet kullanarak yapabileceği çok fazla birşey yoktur. Kuzey Irak aynı zamanda PKK terörünün yuvası haline gelmiştir. Bunu Irak devleti ve oradaki koalisyon yani Irak'ı işgal eden diğer devletlerle beraber çözmesi lazımdır. Türkiye'nin gücü kudreti vardır ancak bu güç ve kudret her aklımıza geldiğinde kullanılmaz zaten. Ona dayanarak diplomasi yürütebilirsiniz. Türkiye olarak soğukkanlı, akıllı davranmaya, mevcut durumu daha da kötüleştirmemeye gayret sarf etmeliyiz. Herkesin kabullenebileceği çözümler bulmalıyız. Bu büyük bir devlet olan Türkiye'ye düşen sorumluluktur".
"Cumhurbaşkanını halk seçmeli"
Demirel, Cumhurbaşkanı seçim tartışmaları ile ilgili de bir değerlendirme yaparak, Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nde Cumhurbaşkanı'nın nasıl seçileceğinin Anayasa'da yer aldığını belirten Demirel, "Benim düşüncem, hala vakit var. Cumhurbaşkanı'nı bugünkü Anayasa kuralı içinde değil, halk seçmelidir. Bu, seçim öncesi ve sonrasında tartışmaları ortadan kaldıracaktır. İki turlu çoğunluk sistemi ile Cumhurbaşkanı'nı seçtirmek lazımdır" dedi. Demirel, Maliye Bakanlığı'nda gerçekleşen 'köstebek harekatı' ile ilgili de "Üzerlerine farz olmayan işlere devletin gücünü kullanarak girmek çok yanlıştır" değerlendirmesinde bulundu. Demirel ayrıca uzun yıllar birlikte çalıştığı İsmail Cem'in vefatından dolayı çok üzgün olduğunu belirterek, ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileğinde bulundu.