Demirtaş konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yüklenerek "Etrafından kendisinden daha akıllısı olmasın istiyor etrafında. Fakat böyle giderse tek kalacak. Çünkü etrafından ondan daha akılsızı yok. yalnız kalacak. Öyle ki devrik cübbesiz Ahmet Hoca, ona bile tahammül edemedi. Bak yaranabilmek için neler yaptı kısa başbakanlığı döneminde" diye konuştu.
"BÖYLESİ DURUMDA SORUMLULARIN ÇIKIP ÖZÜR DİLEMESİ GEREKİYOR"
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında konuştu. Selahattin Demirtaş Diyarbakır'ın Sur ilçesinde PKK'lı teröristlerce bomba yüklü kamyonun infilak ettirildiği saldırıyı kınayarak "Diyarbakır'daki patlamada hayatını kaybeden 15 kişinin DNA tespiti yapıldı. Son yolculuğuna uğurlandı. 10 kişi bir aileden 5 kişi de bir ailede can vermiş. Böylesi bir olayın meşru gerekçesi olamaz. En net ifadeyle kınadığımızı ifade etmek istiyorum. Böylesi durumda sorumluların çıkıp özür dilemesi gerekiyor. Biz şehirlerimizde savaş istemiyoruz” diye konuştu.
"TOPLUMSAL SİSTEM İNŞA EDECEK KAPASİTESİ YOKTUR"
Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arzu ettiği rejime karşı durdukları için HDP'lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına çalışıldığını ileri sürerek şöyle konuştu: "Tek adam diktasına hayır diyeceğiz dedik. Mücadele ettik ve başarı ortaya koyduk. HDP'lilerin o gün bugündür hedef tahtasına konuluyor olmasının nedeni bu. Dokunulmazlıkları ı kaldırmak isteyen bu zat bir fikir adamı, bir bilim insanı değil. Aydın, düşünür değil. Olmaya da bilir fakat ideolojik olarak davası olan bir adam da değil. Bir devrimci değil. Reform yapmaya çalışan bir öncü değil. Uzmanlık alanı rant üretmektir. Bu şekilde etrafında yalaka tayfası oluşturmayı başarmış orta sınıf kasaba politikacısıdır. Kapasitesi bu kadardır. Hakaret için demiyorum. Hakaret etmiyorum. Acı olan tablo bu adam Türkiye'nin gelecek 100 yılını tek başına belirlemek istiyor. Bilime, hukuka dair sanata dair bugüne kadar kendisine ait bir fikir sunamamıştır. 14 yıldır yaptığı konuşmalarından orijinal tek cümlesi yoktur. AKP kurulduğunda ortak bir akıl tarafından yönetiliyordu. Bunları bilen insanlardan ekibi vardı ve bu dinliyordu onları. 14 yıldır ortaya konulan hiçbir fikir ve proje bu zata ait değil. Kendisinin bir konuda açılımı yok. Toplumsal sistem inşa edecek kapasitesi yoktur. Erdoğan rejiminden söz etmek gereksiz korkudur, rejim kuracak kapasitesi yoktur. Olsa olsa Erdoğan dönemi olur. Kalıcı bir sistem ve rejim inşa edecek fikir insanı değildir. Geride sadece açtığı yaralar kalacaktır. İnanın ki böyle bir zatın siyasi hayatının biteceğine dair bir ipucu ortaya çıksın etrafındaki asalak böcekler öylesine kaçacaklar ki bizden çok Erdoğan'ı eleştirecekler. Huyları bu dönecekler. Ayağı tökezlesin gemiyi en başta bunlar terk edecektir. 'Erdoğan gelmiş geçmiş en despot liderdir' diyecekler. Hepimizin önünde koşacaklar. İnanın o gün uzak değil. O gün geldiğinde kul hakkı yemiş bugün on binlerce insanı mağdur etmiş bu çeteleri asla unutmayın. Bütün bu hakların hesabı adil bir şekilde sorulana kadar bunların burnundan getirelim fitil fitil birlikte. Bugün dokunulmazlıkları tartışanlar yarın ne hale geldiklerini görecekler."
"CÜBBESİZ AHMET HOCAYA BİLE TAHAMMÜL EDEMEDİ"
AK Parti kurulduğu dönemde ortak akılla hareket edildiğini ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın etrafındakiler ‘tasnif' ettiğini ileri süren Demirtaş şöyle konuştu:
"Etrafından kendisinden daha akıllısı olmasın istiyor etrafında. Fakat böyle giderse tek kalacak. Çünkü etrafından ondan daha akılsızı yok. yalnız kalacak. Öyle ki devrik cübbesiz Ahmet Hoca, ona bile tahammül edemedi. Bak yaranabilmek için neler yaptı kısa başbakanlığı döneminde. İlkokulda en son başbakan olmuştu ne bilsin ki ilk ve son başbakanlığı oymuş. Aslında o ilkokuldaki başbakanlığı bugünkünden daha hakiki daha gerçekmiş ne bilsin. Onu bile hain ilan ettiler. Ondan fazla biat eden yoktu. Böyle bir zihniyet bu ülkeyi birleştirebilir mi? Biz buna karşı direndik. Onurlu bir iş yaptık. Öncelikle temel ilkelerimizi her koşulda savunacağız. Bundan dolayı dokunulmazlıklarımız kaldırılacaksa biz bundan ancak şeref duyarız. Parlamento halk iradesi geçici şeyler değildir. ŞU binaya sıkışacak şeyler de değildir. Biz halkın iadesini savunuyoruz. Milletvekili olma sevdalısı değiliz. Onlar gibi oturduğumuz koltuk için arkadaşlarımızı yoldaşlarımızı partimizin değerlerini halkımızı satacak kadar alçalmış siyasetçiler hiç değiliz."
"KENDİMİZE DEĞİL ONLARA ÜZÜLÜYORUZ"
Demirtaş dokunulmazlıkların Genel Kurul'da bugün görüşüleceğini anımsatarak şu ifadeleri kullandı: "Bugün arkadaşlarımız genel kurulda gerekli görüşlerimizi paylaşacaklar. Biz kaldırılmasını istiyoruz. Dokunulmazlıkların kaldırılması bu haliyle dikta rejimine yol açmaktır. Teklifimizi kabul etmediler. Anayasaya aykırı teklifi parlamentoda oylamaya sunacaklar. Kaç milletvekili bu ahlaksızlığa evet diyecek bilmiyoruz. Çok sayıda milletvekilinin bu itibarsızlaştırmaya hayır diyeceğine eminiz. Diğer 3 partiden çok sayıda milletvekilinin bu operasyona dur diyeceğine şüphe duymuyoruz. Siz HDP'nin dokunulmazlıklarını kaldırdığını zannedebilirsiniz amacınız bu olabilir ama hem bu amacınıza ulaşamayacak hemde sizi de içeri tıkacak süreci onaylamış olacaksınız. Mevzu biz olsak belki bu kadar da uğraşmayız. Biz kendi dokunulmazlığımızın kaldırılmasını istiyoruz zaten Yargılanmaktan korkmuyoruz. AKP'nin hukuk komisyonu haline gelmiş yargı adını taşıyan mahkemelerde yargılanmaktan korkmuyoruz. Evet diyen milletvekilleri tarihi vebal altına gitmiş olacak. Çocuk ve torunlarının yüzüne bakamayacak. Böyle bir suça evet demekle kendi siyasi tarihlerini kirletmiş olacaklar. Onlara üzülüyoruz kendimize değil. Onlarda halkın iradesini temsil ediyorlar. İradeyi kötüye kullanıyorlar. Halk onlara savaşı desteklesinler diye oy vermedi. Her yerde savaşı büyütüp körüklemek için bu yetkili kötü kullanan milletvekilleri var. Umut ediyoruz ki bu akşam ve Cuma günü bu vekillerin sayısının az olduğunu göreceğiz. Temennimiz odur."
"GERİLİME MAHAL VERMEDEN OYUMUZU KULLANIP ÇIKACAĞIZ"
Demirtaş, dokunulmazlıkların kaldırılması teklifine 'hayır' oyu kullanacaklarını anımsatarak şu ifadeleri kullandı: "Dokunulmazlıklar kalkar mı kalkmaz mı bilemeyiz fakat herkes şunu bilsin biz öyle dokunulmazlık zırhına dayanarak siyaset yapmadık. Gruptaki arkadaşlarımın yarısı yaşımın yarısı kadar siyaset yapmıştır. Ben eş genel başkanları olarak hapis yatmamış en az bedel ödemişleri olarak bu grupla ancak gurur duyabilirim. Son derece doğru bir iş yaptık ve HDP'yi bu ülkenin kalıcı ana akımı haline getirdik. HDP diye bir parti ve çizgi var artık. Ana muhalefet akımı var. Bu akımı durdurmayacaklar. Erdoğan'dan geriye acı hatıralar dışında bir şey kalmayacaktır. AKP kalmayacaktır. Bu önünde cam olmadan iki cümle kuramayan bir adam önümüzdeki yüzyılımızı istiyor diye boyun eğecek değiliz. Ülkenin geleceğiyiz ve kazığı sağlam yere çaktık merak etmeyin. Bugün en küçük gerilime mahal vermeden oyumuzu 'hayır' olarak kullanıp genel kuruldan çıkacağız. Halkımızla omuz omuza yan yana geri adım atmadan yürümeye devam edeceğiz."
(DHA)