Demiryolu Çalıştayı sonuç bildirgesi yayımlandı

Erzincan-Gümüşhane-Giresun (Tirebolu)-Trabzon Demiryolu Hattı Çalıştayı sona erdi. Çalıştay sonuç bildirgesinde, "Bölge coğrafyası dikkate alındığında, Tirebolu güzergâhı, diğer Doğu Karadenizdeki kıyı yerleşmeleri ve alternatif güzergahlar göz önüne alındığında, kıyı ve iç kesimlerle bağlantı açısından en avantajlı konumdadır." denildi.
Giresun Üniversitesi ile Giresun Ticaret ve Sanayi Odası (GTSO) işbirliğiyle Güre Yerleşkesi'nde ““Erzincan-Gümüşhane-Giresun (Tirebolu)-Trabzon Demiryolu Hattı” Çalıştayı düzenlendi. Çalıştay akşam sona ererken, sonuç bildirgesi yayımlandı. Sonuç bildirgesinde, projenin önemi ve proje hattının Erzincan-Gümüşhane-Giresun (Tirebolu)-Trabzon güzergahının kullanılarak gerçekleştirilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:
"Bölge coğrafyası dikkate alındığında, Tirebolu güzergâhı, diğer Doğu Karadenizdeki kıyı yerleşmeleri ve alternatif güzergahlar göz önüne alındığında, kıyı ve iç kesimlerle bağlantı açısından en avantajlı konumdadır. Harşit çayının denize döküldüğü yerden, iç kısımlara doğru belirli bir koda kadar kanal oluşturulup liman halinde kullanılabilir. Bu açıdan Avrupa kara içi su taşımacılığı örnek alınabilir. Samsun-Batum-Tiflis- Bakü hattı projesi ele alındığında Tireboluyu Trabzon a bağlayan hat ile söz konusu hattın bir bölümü de yapılmış olacak. Giresun ve Ordu da deniz, Karayolu ve hava ulaşımının yanında demiryolu ulaşımına da sahip olmalıdır. Demiryolunun Giresun’a ve dolayısıyla Doğu Karadeniz Bölümüne ulaşmasıyla ulusal boyutta sağlanan gelişim gelecekte uluslar arası boyuta (Kafkaslar, Orta Asya Türk Cumhuriyeti) taşınacaktır. Ordu-Giresun-Trabzon-Rize-Artvin illeri Samsun-Bakü hattı için birbirinin rakibi değil, işbirlik içinde olmaları karşılıklı yarar sağlayacaktır.
Gelecekte Karadeniz havzasında uluslar arası ticaretin artmasına bağlı olarak doğu Karadeniz kıyısındaki limanlarında önem kazanması beklenmektedir. Söz konusu demiryolunun faaliyete geçirilmesi ile birlikte sözkonusu limanların hinterlandı genişleyecek ve transit ticaretten alacakları pay artacaktır. Aynı zamanda Poti ve Soçi gibi limanlarla rekabet güçlerinin bu vesile ile artması beklenmelidir.
Bölgedeki kentlerin gelişmişlik düzeyi düşüktür. Kıyı kesimden geçecek demiryolu hattının ve bunun iç kesime (Erzincan’a ) bağlanması bölgedeki kent yerleşmelerinin gelişmişlik düzeyinin artmasına katkı sağlayacağı kuşkusuzdur” denen sonuç bildirgesinde,”TUİK raporuna göre Doğankent, özkürtün ve Kürtün gibi gelişmişlik endeksi en düşük olan ilçelerin kalkındırılması açısından bir fırsattır. Harşit Vadisindeki ekonomik potansiyeli dünya pazarlarına taşınması açısından önemli katkı sağlayacaktır. Hem demiryolunun yapımı esnasında hem de bittikten sonra geçmiş olduğu yerlerde sağlayacağı istihdam bölge ekonomisine katkı sağlayacaktır. Bölgesel ürünlerin (maden, fındık, çay , hayvansal ürünlerin vb)ulusal ve uluslar arası pazarlara ulaştırılması hem kolay hem de ucuz olacaktır. Yine bölgede orta ve küçük ölçekli sanayi ile turizmin gelişmesine büyük katkı sağlayacaktır."
Türkiye’nin kalkınma vizyonunda bulunan bölgesel kalkınma felsefesine en uygun seçenek olduğuna işaret edilen bildirgede, projenin ivedilikle ihaleye çıkartılması istenildi.
Gümüşhane-Tirebolu-Trabzon hattının fizibilite ve ÇED raporu hazırlanmasına da vurgu yapılan bildirgede, şunlar aktrıldı: "Fizibilite kriterleri bir kez daha gözden geçirilmelidir. Ülkeyi kuzey-güney doğrultusunda kat etmek, özelliklede Doğu Karadeniz Bölümünde maliyet bakımından pahalı yatırımlar olmaması mümkün değildir. Bu çerçevede Torul-Tirebolu hattının inşaatı maliyeti daha az olabilir. Ekonomik hedefler bu projeyi şekillendirir. Doğu Karadeniz en fazla göç veren bölge olması nedeniyle projeyle göç konusunda olumlu yönde bir seyir izlenecektir.
Giresun halkının ekonomik, eğitim, kültür ve sosyolojik yönden gelişmesine bu proje katkı sağlayacaktır. Büyük Devlet yatırımlarının talep edilmesi konusunda Giresun halkın bu konuya karşı toplumsal refleksi düşük kalmaktadır. Hazırlanan ÇED raporunda bilimsel bilgi, sunu ve yazımda tutarsızlık ve eksik bilgiler vardır. ÇED raporundaki jeolojik bilgiler, çok genel ifadelerdir. Genel geçerliliği yoktur. Jeolojik veriler güzergah boyunca ele alınıp incelenmelidir. Endemik ve relikt bakımından zengin olan saha ile ilgili fauna ve flora ile ilgili detaylı bir çalışma yapılmalıdır. Söz konusu hatlar boyunca koruma altına alınabilecek türler vardır. Altındere Vadisi Milli Parkı göz önüne alınmalıdır. Samsun-Batum hattı göz önüne alındığında Erzincan-Gümüşhane-Trabzon-Tirebolu hattının daha rasyonel ve ekonomik olacağı öngörülmektedir.