ABD'nin Kaliforniya eyaleti temsilcilerinden Demokrat Brad Sherman'ın, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin ardından Kongreye, Donald Trump yönetiminin Suudi Arabistan ile üzerinde çalıştığı nükleer anlaşmayı zora sokacak bir yasa tasarısı sunmaya hazırlandığı iddia edildi.
Amerikan Vox haber sitesinde Alex Ward imzasıyla yayımlanan haber, Kaşıkçı cinayetinin ardından gündeme gelen "ABD'nin Suudi Arabistan'a yaptırımları" tartışmalarına yeni bir boyut getirdi.
Kaşıkçı cinayetinin ortaya çıkmasının ardından Kongredeki iki partiden de Suudi Arabistan'a silah satışının durdurulması konusunda sesler yükseldiğine işaret edilen haberde, Kaliforniya eyaleti temsilcilerinden Demokrat Sherman'ın yeni bir yasa tasarısı sunma hazırlığında olduğu öne sürüldü.
- "Anlaşma engellensin"
Habere göre Sherman'ın yasa tasarısı, Kaşıkçı'nın öldürülmesinin ardından ABD'nin Suudi Arabistan ile uzun süredir üzerine görüştüğü nükleer anlaşmanın engellenmesini öngörüyor.
Gelecek 10 çalışma günü içerisinde Kongreye sunulması öngörülen yasa tasarısına, bazı Cumhuriyetçilerin de destek vereceği kaydedildi.
- "Nükleer anlaşma Kongreye taşınsın"
"2018 Suudi Arabistan'a silah verilmesini kesme yasası" başlıklı tasarı, kabul edilmesi durumunda, ABD'nin Kaşıkçı konusunda Suudi Arabistan'a yönelik önemli bir yaptırımı anlamına gelebilecek.
Yasa ile Trump yönetimi, herhangi bir nükleer teknoloji ihracatı için nükleer silahların çoğalmasını engellenmesini öngören "123 Anlaşması" isimli belgeyi sunmak zorunda kalacak.
Mevcut durumda Donald Trump'ın "123 Anlaşmasını" imzalaması durumunda Kongreden itiraz gelmezse anlaşma 90 gün içinde yürürlüğe giriyor. Ancak Sherman'ın yasa tasarısı, bu anlaşmanın Kongre'de onaylanmasını zorunlu kılıyor.
ABD Kongresi'nde hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi isimlerin Suudi Arabistan'la yapılacak nükleer anlaşmaya Kaşıkçı cinayetinin ardından gösterdiği tepki dikkate alındığında, Kongre'nin anlaşmayı veto etmesinin güçlü bir ihtimal olduğu belirtiliyor.
Sherman'ın tasarısı yasalaşırsa Trump yönetimi, uranyum zenginleştirme veya plütonyumun çoğaltılmasını yasaklayan anlaşmalara veya Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun denetleyici anlaşmalarına Suudi Arabistan'ın uymasını sağlamak zorunda kalacak.
Bu durumda Trump yönetimi, Suudi Arabistan'ın Kaşıkçı cinayetine yönelik yürüttüğü soruşturma ve krallığın insan hakları durumu hakkında da rapor yazmak durumunda kalacak.