Deniz Baykal: Bunlar Tek Kişiye Yetki Vermek Istiyorlar

Ahmet ACAR/DEMRE CHP eski Genel Başkanı ve Antalya 2'nci sıra milletvekili adayı Deniz Baykal, Demre İlçesi'ni ziyaret etti. İlçe Başkanı Mehmet Sarıoğlu ve partililer tarafından karşılanan Baykal'a, milletvekili Osman Kaptan ve il başkan yardımcıları da eşlik etti. Cumhuriyet Alanı'nda konuşan Deniz Baykal, önseçime vurgu yaptı. Baykal, "Bu seçimlere girerken önseçimlere bir aday adayı olarak katıldım. Şu anda aday olarak karşınızdayım. Adaylarımızı CHP'liler belirledi. Bizim dışımızda hiçbir parti bunu yapamadı. Ben bu konuda mutluyum. Bir diploma daha aldım. Bir okuldan daha mezun oldum. Bu diğer partilere örnek olsun" diye konuştu.
'BIRAK MUHALEFET DE GÜÇLENSİN'
AK Parti hükümetinin verilecek hesabı olduğunu kaydeden Deniz Baykal konuşması şöyle sürdürdü:
"Bunlar çareyi başkanlık rejimi tartışmasında buldu. Bunlar hükümetin yaptığı tüm işleri bir kişiye devretme peşinde. Siyasetin temel hedefi iktidarı ele geçirmek. Çare arıyorlar. Tek kişiye yetki vermek istiyorlar. Hükümeti meclis kurmasın. Kim kursun, saraydaki kursun. Bütçeyi kimin yapacağına saraydaki karar versin. Bunların amacı, hükümeti başka kurdurmak. 2003 yılında bir koku aldım. Dedim ki 'Milleti ezdirmeyiz, millet eziliyor.' 'Ülkeyi soydurmayız, devleti böldürmeyiz' dedim. Bunu 12 yıl önce gördüm. Türkiye soyuluyor mu? Evet. Millet önümüzdeki seçimlerde buna imkan vermeyecek bir meclis oluşacak. Sayın Abdullah Gül de bunu söylüyor. 'Muhalefet güçlenerek gelecek, her şey daha iyi olabilir' diyor. Bırak muhalefet de güçlensin. Muhalefet bu ülkenin çocukları değil mi? Biz en kötü dönemlerde milletle yürüdük. Bunlar 'Millet bizim gibi düşünmüyor' derken, ne istiyorlar? 'Saray yapsın bu işleri' diyorlar. Şehircilik Bakanı ne dedi; 'Ben ne yaptıysam saraydakinin dediğini yaptım' diyor. AKP'li milletvekillerini susturuyorlar. Ama milleti susturamayacaklar."
'İLK İŞİMİZ SİYASETİ TEMİZLEMEK OLACAK'
Yalanın siyaset yöntemi haline geldiğine dikkati çeken Deniz Baykal, sunları söyledi:
"Yalan, bilinçli ve planlı olarak bir siyaset aracı olarak kullanılıyor. Yalanla bir yere varmaya çalışıyorlar. Ergenekon yalan, Balyoz yalan, AB'ye girdik yalan, terörü bitirdik yalan. En son yalan da 'Atatürk'ü İsmet Paşa' zehirledi. Bu yalanlar tesadüf mü, planlı mı, kurgu mu? Demokraside yalan söylemek millete saygısızlıktır. Vatandaşı gerçek dışı bilgilerle yönetmeye çalışmaktır. İlk işimiz siyaseti temizlemek olacak. Yolsuzluktan, hırsızlıktan daha beter olanı, yalanla insanları kandırmaktır. Böyle adalet, hukuk olmaz. Siyasetin temizliğe, dürüstlüğe ihtiyacı var. Yalan dolan, sahtekarlık, her şeyin bir sınırı var."