Son günlerde Marmara Denizi'nde görülen özellikle de İstanbul'un Anadolu yakasında kıyaya vuran deniz salyası tehlikesi vatandaşları meraklandırdı. Deniz salyası tehlikesi le burun buruna kaldığımız bu süreçte uzmanlardan önemli açıklamalar tarafından uyarılar yapılmaya devam ediliyor. Peki Deniz Salyası neden olur ve nerelerde var? İşte merak edilen ayrıntılar...
Müsilaj halk arasında deniz salyası olarak bilinmektedir. Deniz salyası hemen hemen tüm bitkiler ve bazı mikroorganizmalar tarafından üretilen kalın, yapışkan bir maddedir. Yapışkan, sümüksü yapıya sahip olan müsilaj deniz sıcaklığının yükselmesi artan bakteriler sonucunda oluşur. Denizlerdeki müsilaj özellikle balıkçılar için olumsuz etkendir. Balıkçı ağlarına yapışan müsilaj avlanmayı zorlaştırır. Bitkilerdeki müsilaj, su ve gıdanın depolanmasında, tohum çimlenmesinde ve zar kalınlaşmasında rol oynar. Kaktüsler ve keten tohumları, özellikle zengin müsilaj kaynaklarıdır.
Marmara denizinde oluşan deniz salyası özellikle İstanbul'un Anadolu yakasındaki kıyılarında çok fazla olduğu gözlemlendi.
Bu oluşumun en büyük sebepleri arasında sanayi atıkları ve evsel atıkların boşaltımı gösteriliyor. Müsilaj, deniz suyuna giren ışığı azaltıyor. Fotosentezin engellenmesi dip canlılarının ölmesi olasılığını getiriyor. Müsilaj nedeniyle biyolojik çeşitlilikteki azalma Marmara Denizi’nin yanında Karadeniz ve Kuzey Ege’yi de olumsuz etkiliyor. İklim krizinin etkisiyle hassaslaşan denizlerimiz için acilen yeni çözümler üretmemiz gerekiyor.
Uzmanlar MArmara denizinde oluşan deniz salgası sorunu için aşağıdaki maddeleri öneri olarak sundu.
*Atık arıtma tesisleri fabrikalardan borularla gelen sıvı atıkları arıtmadan sisteme vermeyecek!
*Kıyı yerleşimlerinde doğrudan denize verilen kanalizasyonlar, kolektörlerle atık arıtma tesislerine ulaştırılacak.
*Kıyı şeridinde yerleşik sanayi işletmelerinin müstakil atık arıtma tesislerini ve OSB’lerde kurulu toplu atık arıtma tesislerini çalıştırması zorunlu tutulacak. Çalıştırıldığı denetlenecek.
*Büyükşehirlerin arıtmadan kıyı şeridinde kolektörlerle topladığı ve deniz akıntılarını kullanarak şehirlerden uzaklaştırdığını zannettiği atıklarla ilgili projeler tekrar ele alınacak ve atık arıtma tesisine yönlendirilmeyen hiçbir atık denize verilmeyecek.
*Marmara (ve diğer denizlerin) havzası içerisinde bulunan ve Marmara’ya (ve diğer denizlere) dökülen akarsular üzerindeki yerleşimlerin ve sanayi tesislerinin atık deşarjlarını izleyen “Akarsu Atık İzleme Sistemi (AAİS)” oluşturulacak.
*Sanayi tesislerinin üretim kapasiteleri ve atık kapasiteleri arasındaki istatistiksel hareketi izleyen sistem “atık kontrol” devreye sokulacak.
*Atık arıtma tesislerinin işletme bilgileri gerçek zamanlı ve güncel olarak halkla paylaşılacak.