Denktaş, Annan Planı'nı eleştirdi

ANKARA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Annan Planı'nın lehinde ve aleyhinde konuşanların 9 bin sayfalık metni okumadığını vurgulayarak, "Dünyanın hiçbir yerinde bu şekilde referanduma gidilmemiştir. Bu durum BM açısından bir yüz karasıdır" tepkisini gösterdi.

Kıbrıs Türk halkına referandumda 'evet' demeleri halinde neleri kaybedeceklerinin açıkça gösterilmesi gerektiğini ifade eden Denktaş, "Durduğumuz yerde risklerle dolu bir geleceğe onurumuzu vermek beklenmemelidir. Bu 5-10 içinde bizim görevimiz Kıbrıs Türk halkına bunu anlatmak olacak" dedi.

Reklam
Reklam

Türkiye'deki temaslarını tamamlayan KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, adaya dönmeden önce Ankara Esenboğa Havaalanı'nda bir basın toplantısı düzenledi. Son Annan Planı ve Kıbrıs'ta varılan anlaşmaya ilişkin görüşlerini aktaran Denktaş, önemli açıklamalarda bulundu. Annan Planı'nın baskı metodu ile Kıbrıs Türk halkının önüne getirilmek istendiğini kaydeden Denktaş, planın beşinci kez tadile uğrayan bir plan olduğunu söyledi. Planla ilgili tartışmaların devam ettiğine işaret eden Denktaş, önümüzdeki iki hafta içerisinde Kıbrıs Türklerinden kendi kaderlerini tayin etmelerinin istendiğini vurguladı. Tarafların önüne 9 bin sayfalık İngilizce bir metin konduğunu ifade eden Denktaş, halkın lehte ve aleyhte olar noktaları bilmeden karar vermeye zorlandığını söyledi.

'GÖZÜ KAPALI OY VERMEMİZ İSTENİYOR' Planın lehinde ve aleyhinde konuşanların 9 bin sayfalık metni okumadığını belirten Denktaş, dünyanın hiçbir yerinde bu şekilde referanduma gidilmediğini bildirdi. "Bu durum BM açısından bir yüz karasıdır" diyen Denktaş, Kıbrıs konusunda plan temelinde verilecek kararın KKTC'yi bugününden başlayarak orta ve uzun vadade çok ciddi bir şekilde etkileyeceğini vurguladı. Denktaş, "Kıbrıs Türk halkını kendi istediği yere değil, başkalarının istedikleri yere götürmek için tezgahlanmış bir oyundur" sözleriyle tepkisini ortaya koydu. Kıbrıs meselesini Türkiye'nin önüne AB yolunda bir engel olarak ortaya koyanların Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyen çevreler olduğunun altını çizen Denktaş, "Türkiye, Kıbrıs meselesini yaratmış ve yaşatmış bir taraf değil. Rumların başlattığı ve Yunanların desteklediği katliamlar dolu bir sürece dur demenin ötesinde, Kıbrıs'a barış getirmenin ötesinde Türkiye'nin yaptığı birşey yoktur. AB, Türkiye'yi alacaksa ilk yapacağı işaret, Kıbrıs meselesini Rumların önüne engel olarak koyup, Türkiye'nin önünden kaldırması olmalıydı" değerlendirmesini yaptı. Annan Planı üzerinde hassasiyetle ayrıntılara inilmesi, Türk tarafının ulusal güvenliğinin ve varlığının dikkate alınarak hareket edilmesi gerektiğini ifade eden Denktaş, "Biz Kıbrıs Türkleri olarak ulusal çıkarlarımızı ve Kıbrıs'ı, Türkiye'nin bağrına batacak Yunan hançeri haline gelmemesi, enosis yapılamaması, kurucu eşit haklara sahip toprağından emin bir duruma gelmesi olarak görmekteyiz" dedi.

Reklam
Reklam

MGK BİLDİRİSİNE DESTEK VERDİ
Türkiye'nin tüm kademelerinden çıkan kararlarda bu ilkelerin korunduğunu belirten Denktaş, olmazsa olmazların gerçekleşmediği Annan Planı'nda çok büyük sakıncalar olduğunu dile getirdi. Planın olduğu şekliyle kabul edilmesinin mümkün olmadığının duyarlı kesimler tarafından dile getirildiğini hatırlatan Denktaş, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) açıklamasının endişeleri belirlediğini ve bunların altını çizdiğini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı'nın bazı rizikoların alındığı beyan ettiğine atıfta bulunan KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, Kıbrıs Türklerinden okumadıkları, içeriğini bilmedikleri, geleceklerini bağlayacak 9 bin sayfalık belgeye gözleri kapalı oy vermelerinin istendiğini söyledi.

'CİDDİ ENDİŞELERİMİZ VAR' Derogasyonlar ve Türk tarafına tanınan hakların AB'nin 'birincil hukuk' haline getirilmemesine de tepki gösteren Denktaş, bu durumun kendileri için ciddi endişe kaynağı olduğunu ve riskler taşıdığını ifade etti. Denktaş, "Durduğumuz yerde risklerle dolu bir geleceğe onurumuzu vermek beklenmemelidir. Kıbrıs Türklerine bu risklerin varlığı açıkça anlatılmalıdır. Bu plana olumlu oy vermek suretiyle neleri kaybedeceği açıkça gösterilmelidir. Bu 5-10 içinde bizim görevimiz bu olacaktır" mesajını verdi. Denktaş, derogasyonların ve referandumdan sonra ortaya çıkacak durumun birincil hukuk olarak kabul edilmeyip sadece uyum senedine bağlanmasının hukuki bir değer taşımadığını belirterek, bunun bütün çevrelerce büyük bir rahatsızlık ve endişe yarattığını söyledi. Annan Planı'nın son halinin ve derogasyonların geçici olmasının uygulamada hayati sorunlar yaratacağı endişesini taşıdığını vurgulayan Denktaş, 19 yıl aradan sonra Rumların vilayetten başka birşey olmayan kuzeye istedikleri sayıda yerleşmelerine imkan sağlandığını söyledi. Denktaş, Türk halkına tanınan hakların AB parlamentolarından geçirilmesinin hakların kalıcı olması için zorunlu olduğuna da işaret ederek, "Bu haklarımız AB parlamentolarından geçirilmedikçe bir anlam ifade etmeyecek ve hiçbir şey kazanılmış olmayacak. Zaman alır diyorlar, bu mazeret değil. Bu yapılıncaya kadar Annan Planı uygulanamaz bir seviyede tutulmalıdır" uyarısında bulundu.

Reklam
Reklam