LEFKOŞA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, AB ve diğer ülkelerden "Kıbrıs Türkü'nden 'evet' oyu almak için" vaat ettiklerini yerine getirmelerini istemenin hak; 40 yıllık adaletsizliği, hak edilmemiş insanlık dışı bir cezayı kaldırmanın bedeli olarak Kıbrıslı Türklerin egemenlik ve devletten vazgeçmesini beklemenin ise haksızlık olduğunu belirtti.
"Bu Allah'ın da razı olmayacağı bir adaletsizliktir" diyen Rauf Denktaş, "Kıbrıs'ta iki eşit halk olduğunun inkarı, bizi azınlık statüsüne mahkum etme oyununun devamıdır" dedi.
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bu sabah Görmezler Derneği'ni kabulü sırasında, AB Komisyonu'nun açıkladığı önlem paketi hakkında basına yazılı bir açıklama yaptı.
Basına okuduğu bu açıklamasında AB Komisyonu'nun açıkladığı önlem paketinin hedefi ve gayesinin Kıbrıs Türklerinin Rumlara ve AB'ye entegrasyonunu sağlamak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Denktaş, "AB, KKTC ile ticaret kapısını açtı' şeklindeki haberlerin insanın kanını dondurmaya yettiğini söyledi.
Denktaş, "AB, KKTC'yi yok farz ediyor. Yapacağını söylediği açılımların tanınma anlamına gelmediğini, gelmeyeceğini söylüyor. Kıbrıs Türklerini 'Meşru Kıbrıs' addettiği Rumlarla birleştirmeyi hedefliyor. Hangi statüyle söylemiyor. Bizi Rum idaresinde 40 yıldır cezalandırılan bireyler olarak ele alıyor. 'Kıbrıs hükümeti' addettiği Rum idaresine de 'Aman karşı çıkma, birleşmeniz için yapıyoruz' diye yalvarıyor" diye konuştu.
Mali yardımın nasıl harcanacağını sevk ve idare edecek komitede "Kıbrıs" adına Rum temsilci de bulunacağına dikkat çeken Rauf Denktaş; yardımın sivil kuruluşlara, kooperatiflere, belediyelere ve kişilere yapılabileceğini; Kıbrıs Türkü'nün toplu olarak tanınmasının söz konusu olmadığını, statüsü bulunmadığını söyledi.
Verheugen'in açıkça "Paket siyasi tanınma anlamına gelmiyor" ve "KKTC'yi tanımak söz konusu değildir" dediğine işaret eden Denktaş, bu hakarete cevap verenin bulunmadığını kaydetti.
Komisyonun paketi uygulamaya koyabilmesi için AB Konseyi'nin oybirliğiyle karar vermesi gerektiğini belirten Denktaş, Rumların pakete itirazları bulunduğunu ve Rum basınına göre uygulamanın Ekim ayına kadar ertelendiğini ileri sürdü.
Denktaş, "AB'nin ve diğerlerinin halkımızdan evet oyu almak için vaat ettiklerini yerine getirmelerini istemek, bunda ısrarlı olmak haktır; ancak 40 yıllık adaletsizliği, hak edilmemiş insanlık dışı bir cezayı kaldırmanın bedeli olarak egemenliğimizden ve devletimizden vazgeçmemizi beklemek en büyük haksızlıktır. Bu, Kıbrıs'ta iki eşit halkın var olduğunun inkarıdır, bizi azınlık statüsüne mahkum etme oyununun devamıdır" şeklinde konuştu.
"Bize yapılacağı söylenen açılımların diyeti budur. Bunu bilelim ve bunlar yapılırken bizden istenen diyeti verecek insanlar olmadığımızı da birlikte haykıralım. Devletimize, egemenliğimize sahip çıkalım" diyen Denktaş, "Egemenliğimizden vazgeçersek, azınlık olmaya; devletten vazgeçersek, Kıbrıs'ın 5-10 yıl içinde Girit'e dönüşüne razıyız anlamına gelecektir. Bunları bilerek konuşalım. Pazarlığı buna göre yapalım. Bu devleti bize Verheugen hediye etmemiştir. Bunun bilinci içinde olalım" ifadelerini kullandı.