LEFKOŞA (İHA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 8 Ağustos Erenköy Direnişi yıldönümü ile aynı tarihte ve aynı bölgede ateşli tatbikat yapılacağını açıklayan Kıbrıs Rum Kesimi'ni uyardı. Rum Yönetimi Lideri Glafkos Klerides'i tatbikatı ertelemeye çağıran Denktaş, "Kabadayılığa gerek yok. Bu işin şakası yok" dedi.
Cumhurbaşkanı Denktaş bugün bir kabulünde sorulara karşılık, Rum Milli Muhafız Ordusu'nun Erenköy Direnişi'nin anılacağı 8 Ağustos'ta aynı bölgedeki Pirgo'da deniz hedeflerine ateşli tatbikat yapma kararı almasını "büyük tahrik" olarak niteledi. Denktaş, şöyle konuştu:
"Biz 8 Ağustos'ta Erenköy'e gitmek mecburiyetindeyiz, görevimizdir, şehitlerimizi anacağız. Böyle bir günü seçerek o bölgede ateşli tatbikat yapacaklarını açıklamaları iyi niyet gösterisi değil. Ümit ederim Sayın Klerides, haberi basından okumuştur ve kendi insanlarına 'böyle bir günde tatbikat doğru değil' der. Bir gün önce veya sonraya alınabilir. Bizim ziyaretimiz ertelenemez, ama tatbikat, insanlık varsa ertelenebilir, ertelenmesini arzu ediyoruz, talep ediyoruz ve bekliyoruz. Bunu Klerides'ten bekliyorum. Bu işin şakası yoktur."
YARINKİ GÖRÜŞMEDE DE ELE ALINACAK Bir soruya karşılık, gerekli girişimlerin yapılması için BM'ye müracaat edileceğini, konuyu yarın Klerides'le yapacağı görüşmede de gündeme getireceğini söyleyen Denktaş, "Görüşmelerde mümkün olduğu kadar bu gibi şeyleri gündeme getirmemeye çalışıyoruz ama bu çok önemli bir husus. Bugünden söylüyorum, yarın ümit ederim ertelendi haberini alır ve rahat ederiz" diye konuştu.
Rum tarafının 24 saatte 100 bin yedek asker çıkarabilmekle övündüğünü ve tüm köylerde sivillerin mühimmatlarının yanlarında olduğunu da belirten Cumhurbaşkanı Denktaş, şöyle konuştu:
"Dünyadan zaman zaman 30 bin Türk askeri niçin gereklidir diye soruluyor. İşte cevabı budur. Kıbrıs hükümeti sahte unvanı arkasına saklanan Rum idaresi, en modern silahlarla bir şeylere hazırlanıyor, yedeklerini hazır tutuyor, Kuzey'e gelme hakkını mahfuz tutuyor ve Avrupa Birliği'ne de bu maksatla girdiğini açıklıyor."
Rumlar'ın aynı şeyleri 1960'lı yıllarda da yaparak sivilleri silahlandırdıklarını ve daha sonra "siviller öldürüldü" diyerek "kayıplar" konusunu propaganda malzemesi haline getirdiklerini anlatan Denktaş, 1974 Barış Harekatı'nın yapıldığı günlerde Rum Radyosu'ndan yayınlanan bültenlerden uzun uzun alıntılar yaparak, "Türk askeri sivilleri öldürdü diye propaganda yapanların kendi belgelerinde bu sivillerin baştan aşağı silahlandırılmış kişiler oldukları anlatılıyor" dedi.
İBRET VERİCİ Denktaş, dün Rum basınında yer alan emekli Korgeneral Haralambos Lottas'ın açıklamalarını da değerlendirdi ve 1960'lı yıllarda Rumlar'ın Türkler'e karşı silahlı mücadelesinin anlatıldığı bu yazının ibret verici olduğunu söyledi. Bu açıklamaların Kıbrıs Türkü'nün nasıl kapana sıkıştırıldığını ve Akritas Planı'yla yok edilmek istendiğinin ifadesi olduğunu belirten Denktaş, "Bugün de bütün mücadele uzlaşma olmadan Kıbrıs'ı AB üyesi yaparak Türkiye'yi uzaklaştırmak, bizi yalnız bırakmak ve böylelikle son hesaplaşma sayfasını açmaktır" dedi.
"Tarihini bilmeyen insan geleceğe sahip çıkamaz" diyerek herkesin bu gerçekleri iyi bilmesi gerektiğini söyleyen Denktaş, Rum tarafının Kıbrıs Türkü'nü "cemaat" olarak takdim etmesinin nedeninin de Kıbrıs'a sahip çıkma arzusu olduğunu söyledi. Denktaş, "Kıbrıs Türküyüz ve bununla övünüyoruz demek, Rum'un 'Kıbrıs milleti vardır' siyasetine karşı bize düşen milli görevdir" ifadelerini kullandı. Denktaş, şunları söyledi:
"Bu manzarayı görelim de neden devletimize sahip çıkmamız gerektiğini, neden egemenlikten taviz vermememiz gerektiğini, neden iki egemen halk arasında bir ortaklığın altında kağıt üzerinde bir anlaşma yapamayacağımızı herkes tekrar düşünsün. Egemenliğe dayanmayan hak, hak değildir. Bu hakkı, egemenliği, can ve kan pahasına kurtaran, devletini kuran Kıbrıs Türkü'ne kimse 'egemenliğinden vazgeçerek bir anlaşma yap' demesin. Bu bize en büyük haksızlık, hakaret olur. Hiç bir Türk bunu kabul edemez."