Depder Başkanı Can “deprem Risklerinden Kaçınabiliriz”

Düzce Depremzedeler Derneği (DEPDER) Başkanı Av. Ayşegül Şenol Can, Marmara depreminin 17 Yılı nedeniyle yaptığı açıklamada “Önceden önlem almak yani doğru planlama ve kamusal denetim ile deprem risklerinden kaçınabiliriz” dedi.DEPDER Başkanı Ayşegül Şenol Can, 17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan depremin son yüzyılın en büyük depremlerinden biri olarak tarihe geçtiğini anımsatarak, rakamsal verileri paylaştı. Can, resmi kayıtlara göre; 17 bin 825 yurttaşımızın yaşamını yitirdiğini, on binlerce kişinin yaralandığını, 96 bin konut ağır hasar, 107 bin konut orta hasar, 124 bin konutun az hasar gördüğünü kaydetti.“Depremlerden ve diğer bütün doğal ve yapay afetlere karşı etkili önlem alınması yönünde talepler, sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama isteği her yurttaş için temel bir insan hakkıdır” Diyen Can, meydana gelecek afetlerin zararlarından korumanın, siyasal, toplumsal ve Anayasal bir sorumluluk olduğunu vurguladı.Can, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Belediye meclisleri eliyle yapılan imar plan tadilatları ile gündelik çıkarlar gözetilerek kat artış kararları alınmaktadır. Şehrin deprem riski yüksek alanlarında iki katla sınırlanan kat sayısı bugün geldiğimiz noktada dört kata çıkartıldığı gibi yine kenttin yöneticileri yedi kattan dahi bahsetmektedir. Şehrin gelişime açık nispeten sağlam zeminli alanlarında yüksek katlı binalar yapılmakta olduğu halde bu yapılarda gereken denetimin sağlanıp sağlanmadığı yönünde ciddi kuşkular vardır.”Can ayrıca, yeni eğitim öğretim yılında bir kısım okulların hala daha depremden arta kalan prefabrik binalarda eğitime başlayacak olması gibi bir kısım yeni okulların ise imar planına aykırı olarak altı katlı yapılmasının endişe verici olduğunu kaydetti.Yapı denetiminde en önemli görevin Belediyeler başta olmak üzere Valiliklere düştüğünü belirten Can, “Toplumsal manada bu konuda meslek odaları başta olmak üzere tüm toplumun duyarlı olması gerekmektedir. Deprem bir doğa olayıdır. Biz yaptığımız yanlışlarla depremi afete dönüştürüyoruz. Ancak bu bir kader değildir. Önceden önlem almak yani doğru planlama ve kamusal denetim ile deprem risklerinden kaçınabiliriz” dedi.