"Deprem olacak, tsunami de olabilir"

Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gülay Altay, Türkiye'nin en tehlikeli fay hattının, Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğunu belirterek, "Bugünkü bilimsel çalışmalar, depremin nerede ve kaç büyüklüğünde olacağı hakkında bilgiler veriyor. Ancak, depremin ne zaman olabileceğini kestirebilmek, bugünkü imkanlarla zamanını bilmek mümkün değil" dedi.

Marmara Denizi'nin tabanında meydana gelen hareketliliğe ilişkin açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Altay, Türkiye'nin en tehlikeli fay hattının Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğunu hatırlatarak, "Bu fay hattı, muntazam ve yıkıcı bir şekilde deprem üreten bir hat oldu. Dolayısıyla, Kuzey Anadolu Fay Hattı, tehlikeli olması halini devam ettiriyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Altay, "İstanbul'u da büyük oranda etkileyecek 7,5 şiddetindeki bir depremin yüzde 60 olasılıkla 30-35 yıl içinde olmasının beklendiğine" işaret ederek, enstitü olarak karada kurulu bulunan 45 adet istasyon aracılığı ile deprem riski olan bölgelerin çok yakından izlendiğini bildirdi. Prof. Dr. Gülay Altay, sözlerine şöyle devam etti:
"Deprem riski olan bölgelerde deprem açısından küçüklü büyüklü kümelenmeler var. Bugünkü bilimsel çalışmalar, depremin nerede ve kaç büyüklüğünde olacağı hakkında bilgiler veriyor. Ancak, depremin ne zaman olabileceğini kestirebilmek, bugünkü imkanlarla zamanını bilmek mümkün değil. Bizim çabamız, deprem bilgilerini sağlıklı alabilmek ve istasyonlardan gelen parametreleri, verileri, kurumlara, halkımıza, sağlıklı ve hızlı bir şekilde dünya standartları doğrultusunda iletmek."

Bazı çalışmalar sırasında geçmişte Marmara Denizi'nde tsunami olduğunu gösterir bulguların saptandığına değinen Gülay Altay, "Evet, Marmara Denizi'nde tsunami yaratacak aktivite önemli ölçüde var. Bunu bilim adamları da ifade ediyor. Ancak, boyutları, 3-5 metre civarında olabilecek dalgalar ve heyelanlar olarak belirtiliyor. Dolayısıyla, deprem tehlikesinin mevcudiyeti şimdiye kadar bir çok kez tekrarlanmış. Gerek bilim adamlarının analitik çalışmaları, gerek deneysel çalışmalarla, gözlem istasyonları ile bu açıklanıyor zaten" dedi.

Reklam
Reklam

AA