Deprem sırasında neler yapılabilir?

KONYA (İHA) - Son yaşanan 5.9 şiddetindeki Elazığ depremi ve beklenen olası İstanbul depremi, "Depreme ne kadar hazırlıklıyız?" sorusunu akıllara getiriyor. Topraklarının yüzde 92'si deprem riski taşıyan ve nüfusunun yüzde 95'inin bu bölgelerde yaşadığı ülkemizde yaşanacak bir deprem, alınacak tedbirlerle en az hasarla atlatılabilir.

İçişleri Bakanlığı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü'nün resmi internet sitesinde yer alan bilgilerde, olası bir deprem öncesi alınacak tedbirler ile deprem sırasında ve sonrasında yapılması gerekenler belirtiliyor. Sitede yer alan bilgilere göre, ülkemiz topraklarının yüzde 92'sinin deprem riski taşıdığı ve ülke nüfusunun yüzde 95'inin de bu bölgelerde ikamet ettiği belirtilirken, bu durumun ülkemizde konuyla ilgili hazırlık çalışmalarının sürekli ve etkili yapılmasını gerektirdiği ifade ediliyor.

Reklam
Reklam

Sitede verilen bilgilere göre, deprem öncesi tedbirlerinde ilk olarak yerleşim bölgelerinin titizlikle belirlenmesi, kaygan ve ovalık bölgelerin iskana açılmaması ve gevşek toprağa sahip meyilli yerlere ev yapılmaması gerektiği belirtilerek, "Binaların deprem etkilerine karşı dayanıklılığı ve mukavemeti arttırılmalı, imar planında konuta ayrılmış yerler dışındaki yerlere ev ve bina yapılmamalıdır.

Bina ve daire sahipleri Doğal Afet Sigortaları Kurumu'na (DASK) dahil olmalı ve binaların depreme dayanıklı olup olmadığı yetkili kişilere test ettirilmelidir. Ev ve büro içinde ise dolap üzerine konulan eşya ve büro malzemelinin kayarak düşmesini önlemek için plastik tutucu malzeme kullanılmalı, soba, ısıtıcı, dolap ve devrilebilecek diğer eşyalar birbirine ve duvara sabitlenmelidir. Duvar bölmeleri ve panoları zikzak düzende yerleştirip, yere, tavan ve duvara asılan avize, klima vb. cihazlar ise bulundukları yere ağırlıklarını taşıyacak şekilde sabitlenmelidir.

Gaz kaçağı ve yangına karşı, gaz vanası ve elektrik sigortalarını otomatik hale getirmeli, binadan acilen kaçmak için kullanılacak yollardaki tehlikeleri ortadan kaldırmalı, bu yolları işaretlemeli, buralara gereksiz eşya ve malzeme konulmamalıdır. Bir deprem planı hazırlanıp, bu plana göre nasıl davranılması gerektiğinin tatbikatı zaman zaman yapılmalı, gerekli ilk yardım malzemesi, yedek pil ve pilli radyo, el feneri, temizlik malzemeleri, sinyal düdüğü, mum, kibrit, kuru gıda ve bisküvi gibi malzemeleri bir çanta içerisinde kolayca ulaşılabilecek bir şekilde her an hazır bir şekilde bulundurulmalı, herhangi bir çökme durumunda çöken ağırlıktan fazla etkilenmeyecek ve altında yaşam üçgeni oluşturabilecek eşya ve yerler tespit edilmelidir" denildi.

Reklam
Reklam

DEPREM SIRASINDA NELER YAPILMALI?

Eğer deprem sırasında bina içinde bunuluyorsa kesinlikle panik yapılmaması gerektiği belirtilerek şu bilgilere yer verildi:

"Varsa sandalyelerle desteklenmiş masa altına veya dolgun ve hacimli koltuk, kanepe, içi dolu sandık, çamaşır-bulaşık makinesi ya da çelik kasa gibi koruma sağlayabilecek eşya yanına çömelmeli veya uzanılmalıdır. Baş, iki elin arasına alınarak veya bir koruyucu (yastık, kitap vb) malzeme ile korunmalı, sarsıntı geçene dek beklenmelidir.

Mutfak, imalathane, laboratuar gibi iş aletlerinin bulunduğu yerlerde; ocak, fırın ve bu gibi cihazlar kapatılmalı, dökülebilecek malzeme ve maddelerden uzaklaşılmalıdır. Sarsıntı geçtikten sonra elektrik, gaz ve su vanaları kapatılmalı, soba ve ısıtıcılar söndürülmelidir. Diğer güvenlik önlemleri alınmalı ve daha önceden hazırlanmış acil durum çantası ile gerekli olan eşya ve malzeme alınarak derhal bina daha önce tespit edilen yoldan terk edilip toplanma bölgesine gidilmelidir. Merdiven, balkon, koridor ve geniş sahanlı yerlerden, kolonlardan ve pencerelerden uzaklaşılmalı, kesinlikle asansör kullanılmamalı, asansörde bulunuluyorsa kat çıkış düğmesine basarak asansör terk edilmelidir.

Reklam
Reklam

Okulda bulunuluyorsa sınıfta kalarak sağlamsa sıra altlarına ya da sıra yanına eller başı korur biçimde oturulmalıdır. Eğer deprem sırasında bina dışında bulunuluyorsa enerji hatlarından, diğer binalardan ve duvar diplerinden uzaklaşılmalı, açık arazide çömelerek etraftan gelen tehlikelere karşı hazırlıklı olunmalıdır. Deniz kıyısından uzaklaşılmalı, binalardan düşebilecek baca, cam kırıkları, sıvalar ve toprak altındaki kanalizasyon, elektrik ve gaz hatlarından gelecek tehlikelere karşı dikkatli olunmalıdır. Deprem sırasında araç kullanılıyorsa ve bulunulan yer güvenli ise durmalı ve araç içinde kalınmalıdır. Araç karayolunda seyir halinde ise; yolu kapatmadan sağa yanaşıp durulmalı, kontak anahtarı yerinde bırakılıp, pencereler kapalı olarak araç içerisinde beklenmelidir."

DEPREMDEN SONRA ALINACAK ÖNLEMLER

Açıklamada, deprem sonrasında da kesinlikle panik yapılmaması, sarsıntı kesilince önceden hazırlanan afet çantası ile acil ihtiyaç duyulacak diğer malzemelerin (giysi, battaniye, su ve gıda gibi) alınarak derhal bulunulan yerin önceden belirlenen yollardan terk edilip toplanma yerine gidilmesi gerektiği kaydedilerek, "Deprem sonrası yaşanacak artçı depremlere hazırlıklı olunmalı, hasarlı binalara girilmemelidir. Telefon hatları meşgul edilmemeli, araçlarla trafiğe çıkılarak trafik engellenmemelidir. Kurtarma ve sosyal yardımlar sırasında panik ve kargaşaya yol açmadan ilgili ve görevlilere yardımcı olunmalı, deniz kenarı yerleşimlerinde, dev dalgaların oluşması olasılığına karşı deniz kenarından uzaklaşılmalıdır. Yetkililerin uyarıları dikkate alınarak uygulanmalı, bilinçsizce binalarda kurtarma çalışması yapılmamalıdır" denildi.

Reklam
Reklam

YIKINTI ALTINDA KALINMASI HALİNDE YAPILMASI GEREKENLER
Deprem sonrasında yıkıntı altında kalınması durumunda yapılması yapılması gerekenler ise şöyle sıralanıyor:
"Eğer deprem sırasında bina çöker ve altında mahsur kalınırsa paniklemeden durum kontrol edilmeli, hareket kabiliyeti kısıtlanmışsa çıkış için hayatı riske atacak hareketlere kalkışılmamalıdır. El ve ayaklar kullanılabiliyorsa su, kalorifer, gaz tesisatları yada zemine vurmak suretiyle yıkım altında yaşayan olduğu duyurulmaya çalışılmalıdır. Ses çıkarılabiliyorsa kurtarma ekiplerinin duyması için seslenilmeli, ancak enerji kontrollü tutulmalıdır. Depremlerde çöküntülerden 9 gün sonra bile sağ insan çıkarılabildiği unutulmamalı, buna göre enerji tedbirli harcanmalıdır. Hareket kabiliyeti varsa bulunulan yerde su veya yiyecek maddesi olup olmadığı kontrol edilmeli, yatak kenarlarına şişe ile su konulmalıdır."