Depresyona Girmek Yediklerimizle İlgiliymiş

Peki ne yemek lazım?

Her canımız sıkıldığında ağzımıza sütlaç tıkıştıran ninelerimize minnettarız!

Halkımızın uzun zamandır geçirdiği bu inanılmaz zor zamanlarda bile halâ ayakta kalabilmemizin, TV dizilerini takip edebilmemizin ve hattâ arkadaşlarımızla karşılıklı kahve içip mutlulukla muhabbet edebilmemizin ardında ninelerimiz varmış. Onların ''Canın sıkkınsa az daha ye gülüm!'' taktikleri sayesinde depresyona girmiyor, girsek de sınırlı ölçülerde tutmayı başarıyoruz.

Evet; depresyona girmek, en azından ruhsal olarak depresyona yakınken süreci hızlandırmak gerçekten de yediğimiz, içtiğimiz şeylerle ilgiliymiş. Geçtiğimiz günlerde New York Times'da yayınlanan bir araştırma bu durumu apaçık gösteriyor. - - - - - -

Reklam
Reklam

İngiliz beslenme uzmanı Eva Kalinik'ten alıntılıyoruz:

Beyin ve mide nöronları, Vagus Siniri (onuncu kafa siniri) üzerinden direkt olarak bağlıdır. Bu durum, kışkırtıcı bir olayla karşılaştığımızda neden midemizde kelebekler hissettiğimizi açıklıyor.

Araştırmanın ortaya çıkardığına göre depresyon, aynı anksiyete, hattâ otizm ve hiperaktivite gibi gastrointestinal (sindirim sistemi) anormallikleriyle oldukça alakalı. Diğer yandan; depresyon da aynı obezite, kalp rahatsızlıkları, kanser ve diyabet gibi inflamatuvar hastalık olarak değerlendiriliyor. Midenizdeki inflamasyon durumunun depresyona etkisi de buradan anlaşılıyor. - - - - - -

Türkçe'si: Midenizdeki yanmalar depresyonu tetikleyebilir!

Peki ne yapmak lazım? Hemen sıralıyoruz:- - - - - -

Reklam
Reklam

1- Daha az işlemden geçirilmiş besinleri tercih edin.

'Organik besin' de diyebiliriz ismine.

Taze ve işlemsiz ürünleri daha fazla tercih ederseniz, vücudunuza girecek doğal olmayan toksinlerden kurtulmuş olacaksınız. Bu kimyasal toksinler, adı üstünde doğal olmadıkları için vücudunuza yabancılardır ve çoğunlukla bahsettiğimiz yanma hissini arttırmaya meyillilerdir.

Presicion Nutrition'da yayınlanan başka bir makaleye göre, işlem görmüş besinler depresif hissetme ihtimalinizi %60 oranında arttırmaktadır. Dikkat!- - - - - -

2- Şekerin ve süt ürünlerinin rafine hallerinden uzak durun.

...ve gluten'e de pek yanaşmayın.

Reklam
Reklam

Doğal şekerler, tahıllar ve süt ürünleri sağlığınız için çok çok yararlıdırlar. Ancak rafine edilmiş ürünler midenizde kötü bakterilerin oluşmasına sebep olurlar, üstelik işlenmiş süt ürünlerinin besin değerleri tahmin ettiğinizden de fazla düşüktür. - - - - - -

3- Yağ ve proteini elden bırakmayın!

Her yağ da kötü değildir.

Hattâ tavuk, hindi, yumurta ve balıktaki doğal yağ vücudunuz için oldukça yararlıdır! Bu besinler vücudunuz için gerekli aminoasitleri, vitaminleri ve mineralleri bulundururlar; beyninize modunuzu arttıran hormonları salgılatırlar. - - - - - -

4- D Vitamini dostunuzdur.

Beyin fonksiyonlarınıza yardımcı olan vitamin, güneşle aktive olan vitamin; D vitamini.

Kendinizi depresif hissediyorsanız bolca peynir, tereyağı, balık, istiridye, yumurta, patates, mantar ve soya tüketin!

Reklam
Reklam

_Kaynaklar: Lifehack.org, Precisionnutrition.com, News.rice.edu, Nytimes.com & Iyigelenyiyecekler.com_